KİŞİSEL VERİLERİMİZ TEHLİKEDE!

10-05-2021

Kişisel Verilerin Korunması Kanun Tasarısı, 18 Ocak 2016 tarihinde 6698 sayılı "Kişisel Verilerin Korunması Kanunu" adıyla TBMM Başkanlığına sevk edilmiş, 24 Mart 2016 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından onaylanıp kanunlaşmış ve 7 Nisan 2016 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.(Vikipedi)

6698 sayılı yasanın amaç maddesinde şöyle denilmektedir. “Madde 1: Bu Kanunun amacı, kişisel verilerin işlenmesinde başta özel hayatın gizliliği olmak üzere kişilerin temel hak ve özgürlüklerini korumak ve kişisel verileri işleyen gerçek ve tüzel kişilerin yükümlülükleri ile uyacakları usul ve esasları düzenlemektir.”

Kişisel verilerimiz özel hayatımızın gizliliğini temin etmelidir. Bu konuda kendimiz gerekli özeni göstermeliyiz.

Ayrıca bunu ihlal eden şahıs, firma, şirket vs her kim olursa olsun uyarmalı ve yasal yollara başvurmaktan çekinmemeliyiz.

Her gün ismini bilmediğimiz, yeni öğrendiğimiz firma ve şirketten mesaj almaktayız. Genelde bunlar reklam amaçlı olup firmalar kendi ürünlerinin reklamlarını yapmaktadırlar.

Özellikle marketlerden sıklıkla SMS mesajı almaktayız. Peki, kendi isteğimiz dışında bize gönderilen bu mesajları almak zorunda mıyız?

Kendi isteğimizle olmayan ve bir bakıma bizleri taciz eden bu reklamları durdurmanın bir yolu yok mudur? Acaba.

Ben kendi isteğimizle alınmayan bu tür kısa mesajların bir daha alınmaması için “Red” yazarak mesaj içeriğinde yer alan numaraya göndermeyi kastetmiyorum.

Bir defa isteğimiz dışında hiçbir mesajı almamalıyız. Eğer bir kısa mesaj isteğimiz dışında gönderiliyorsa bunu sorgulamalıyız.

Bize isteğimiz dışında mesaj gönderen firma, market vs' nin özel veri kapsamına giren Cep Telefon numaramızı nereden aldığını sormalıyız.

Firmalarda veri sorumlusu bulunmalıdır. Veri sorumluları kişisel verilerin nerelerden alındığını söylemeli ve ilgisiz numaraların silinmesi için gereğini yapmalıdırlar.

Firmalar ve Şirketlerde bulunan Veri Sorumluları bizlere Cep Telefon numaramızı nereden aldıkları bilgisini vermek zorundadırlar.

Eğer Veri sorumluları Cep numaramızın nereden alındığı konusunda bilgi vermezseler, ilgilenmeseler veya ilgimizin olmadığı bir firma ise şikâyet yoluna gitmeliyiz.

Peki, nasıl bir yol izlemeliyiz? Ya da Şikâyet edeceksek nereye şikâyet etmeliyiz? Öncellikle Kişisel Verileri Koruma Kuruluna başvurmalıyız.

Kişisel Verileri Koruma Kuruluna başvurarak Cep Telefon numaramızı bilgisini irademiz dışında alan ve bize mesaj gönderen firma, market veya kurumu bildirmeliyiz.

Kişisel Verileri Koruma Kurulu bu konuda kendisine bildirilen şikâyetleri değerlendirip söz konusu firma, şirket veya marketlere büyük miktarda cezalar kesmektedirler.

Ayrıca yasal yollara başvurarak Kişisel Verilerimizi temin eden firmaların ceza almasını da sağlayabiliriz. Bunun için Savcılığa suç duyurusunda bulunmak gerekir.

Savcılığa suç duyurusunda bulunup Kişisel Verileri Koruma Kanununa muhalefet edildiğini ve aykırı hareket edildiğini belirtmeliyiz.

Peki, bizim Kişisel Veri kapsamına giren Cep telefon numaramızı temin eden firmalar bu bilgiyi nereden temin etmektedirler?

Cep Telefonlarımızın bağlı bulunduğu GSM Operatörünün baz istasyonu ile sürekli irtibatlı olması Cep Telefon numaramızın GSM Operatöründen temin edildiği ihtimalini doğurmaktadır.

 Özel isimle mesaj gönderen Kurum, Firma, Genel Müdürlük, Bakanlık vs mesaj gönderilecek kişilerin numaralarını Özel isimle SMS gönderilmesini sağlayan Firmalar ile paylaşmaktadırlar.

Paylaşılan numaralar bir havuzda toplanıp SMS Firmaları tarafından talep edilen Market, Kurum ve Firmalara para karşılığında satılıyor olabilir.

Her ne şekilde olursa olsun Cep Telefon numaramızı irademiz dışında temin eden ve bu bilgiyi paylaşan firmaların bunu yapmaya hakları yoktur.

Ancak bizim yapmamız gereken buna karşı sesiz durmayıp şikâyet yoluna giderek yaptıklarını cezasız bırakmamalıyız.

İkinci bir önemli bir nokta vardır ki, bu da trajik-komik bir durumdur. Bilgilerimizi kendi irademizle paylaşıp tehlikeye yol açıyoruz.

Sanal medya vasıtasıyla her türlü bilgimizi, resmimizi vs paylaşıyoruz. Böyle yapmakla ileride bize karşı kullanılabilecek yollar açıyoruz.

Geçen gün sanal medya da bir furya başlatılmıştı. Bu furyada önce ünlü kişiler yirmili yaş fotoğraflarını paylaştılar.

Ardından hemen hemen herkes bu furyaya katılmak için yirmili yaş fotoğraflarını sanal medyada paylaşmaya başladı.

Bu veriler her şekilde aleyhimize kullanılabilir. Doğum tarihimiz, ikametgâhımız, mesleğimiz gibi bilgiler afişe edilmişti.

Şimdi de çeşitli yaşlardaki resimlerimiz sanal medyada afişe edilmiş oldu.

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?