OKUMAYA YOL AÇALIM!

23-03-2017

Valimiz Ahmet Deniz hayırlı bir kampanya başlattı.

Kitap Okuma kampanyası ile birçok kişi okumaya başladı.

Her ne kadar kitap okumalar, görüntü ağırlıklı olsa da neticesi itibari ile insanların dikkati kitaba ve kitap okumaya çekildi.

Gazeteler, Kitaplar, Dergiler v.s. okunacak birçok kaynak var. Ancak onca kaynak olmasına rağmen maalesef insanlarımız okumuyor.

Okuma neden bize zül hale geldi? Önceleri öyle miydik?

Kısıtlı imkânlar, kitap okumak için kütüphaneye gidip saatlerce rafları incelemek zorunda kalmak…

İstediğiniz kitabı bulamamak, aradığınız konu ile ilgili bir bilgiye erişmek için saatler bazen günlerce mesai harcamak…

İstediğimiz konuyu bulamayıp yakın bir kaynağı bulduğumuz zaman ne kadar da sevinirdik. Ama kaynak kısıtlı bir zaman ve üstelik ödünç verilirdi.

Ayrıca kırtasiyelerde kitap bulamayıp aradığınız bilgiye erişemediğimiz durumlarda harcadığımız emek ve gayret boşa çıkardı.

Şu anda imkânlar var, her türlü bilgiye erişim mümkün ancak erişmek isteyen, arayış içinde olan kimse yok. Arayış ihtiyacı hisseden yok.

Gazeteler metin ağırlıklı olup da resim ve görsel materyal ve objeler yok iken insanlar okurdu. Görsel materyaller artıkça insanlar metin okumadan imtina ettiler.

Zamanla insanlar okumaktan sıkılır hale geldiler. Manzaraya, resme, görsele ve magazine bakmayı tercih ettiler.

Batı toplumu okumayı elden bırakmadı.

Okumayı hayatın vazgeçilmez bir unsuru olarak gören Avrupa ürettikçe üretti.

Avrupa üretimin merkezi olmayı okumakla sağladı. Neden bizler tüketici onlar üreticidirler? Sanırım Onların okumalarında ve bizlerin okumamasında bunu aramalıyız.

Bizde Farabiler, İbni Haldunlar,Mimar Sinanlar, Gazaliler, İbni Sinalar, Yunus Emreler artık yetişmiyor?

Sanırım artık okumuyor, araştırmıyor ve üretmiyoruz da ondan dolayı yetişmiyor.

Okumaya yol açmalıyız. Zamanımızı iyi değerlendirmeliyiz.

O kadar çok boşa geçen zamanımız var ki eğer bunları değerlendirebilirsek sanırım kısa zamanda çok yol alacağız.

Çocuklarımızın okuma alışkanlığı kazanması için yol bulmalıyız.

Öğrenci servislerinde gürültülü müzik eşliğinde geçen zamanlarını kitap okumaya çevirebiliriz.

Her çocuğun serviste olduğu süreyi kitap okuma süresine çevirebilirsek, aile içinde her akşam en az birer saat kitap okursak, kitap okuyan çocuklarımızı ödüllendirirsek güzel bir gelecek inşa ederiz.

Dedikodu ortamlarımızı, kahvehanelerdeki boş zamanlarımızı ve dizi seyretme zamanlarımızı kitap okuma zamanlarına dönüştürürsek gelecek aydınlık olacaktır.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?