ZORLU SÜREÇ

10-08-2020

Zorlu sürecin viraj kısmına girdik. 
Burada ya arabayı sükûnetle ve kontrollü süreceğiz. Ya da virajdan hızla geçen aracı şarampole yuvarlayacağız.
Kıskaç giderek daralıyor.
Hasta sayısı artıkça artıyor. Tedbirler ise maalesef yeterli değildir. Nedir tüm olanlar?
İddialara bakılırsa durum vahim. 
Hadi iddialara bakmayalım da resmi açıklamalara bakalım dersek maalesef o da yok.
İddialardan biri Batman’da korona test cihazı ya da PCR test cihazı sadece bir Özel hastanede varmış. 
Yeni gelen cihaz ise ambara bırakılmış.
Bölge Hastanesinde bulunan cihaz arızalı. Yakın zamanda onarılmış mı o da meçhul. 
Çünkü Sağlık yetkililerinden gelen bir açıklama yok.
Bu arada Korona virüsü kapanların semptomları değişik olmaktadır. Mutasyona mı uğramış bilinmez ama farklı semptomlar ortaya çıkmış.
Korona virüsü kapanların birçoğu evde bu süreci geçirmek zorunda bırakılıyor. 
Oysaki kontrol olmadığı için durumu pozitif olanların bu süreci nasıl ve nerede geçirdikleri belli değil.
Bu arada plazma tedavisine ihtiyacı olanlar plazma ihtiyaçlarını bireysel çabalarla ve sosyal medyayı kullanarak gidermek durumunda kalıyorlar.
Facebook veya twitter gibi sosyal medya aracılığıyla plazma aranacağına Sağlık Müdürlüğü yetkilileri vasıtasıyla aranırsa daha iyi olmaz mı?
Tedavi görmüş ve uygun olabilecek donörlerin listesi ile adaylar aranıp bulunsa daha iyi olur sanırım.
Sayı giderek arttığı için kontrol da giderek zayıflıyor. Sayının artması her türlü mekânın kısa bir aralıkta açılması yüzünden oldu.
Tabi ekonomik faktörler yüzünden sosyal mekânlar açıldı. Ancak açılan mekânlar da maalesef kontrolsüz bırakıldı.
Eğlence mekânlarında sayı sınırına dikkat edilmedi ve edilmiyor. Özellikle plajlardaki insan yoğunluğuna baktığımızda sayının neden artığını anlıyoruz.
Halk plajlarında da durum vahim. Çünkü plajlara giren insan sayısı çok fazla ve dolayısıyla sosyal mesafe kuralları hiçe sayılmaktadır.
Camilerde ve Cuma namazlarında ise aynı şekilde kontrolsüz bir şekilde ibadet sürmektedir. Camilere gelenlerden bazıları maske takmamakta ve bunları kimse uyarmamaktadır.
Bu arada ekonomik düzenlemeler de eleştirilmesi gereken bazı durumlar vardır. Kısmi çalışma ödeneğinden aslında KOBİ’ler faydalanmalı idi.
Bugün neredeyse Devlet kadar güçlü Holdingler de Kısmi çalışma ödeneğinden faydalanmaya devam ettiler.
Milli Eğitim Bakanlığının okulların açık olmadığı halde öğretmenlere ek ders ücretini vermesini öğretmenlerden bazıları sorguladılar.
Bazı öğretmenler diyorlar ki;”Biz Okula gitmediğimiz halde ve ders vermediğimiz halde bize ek ders ücreti verilmesini doğru bulmuyoruz.”
Zorlu süreçte Okullar açılacak mı sorusu gündeme gelmektedir. 
Okullar açılır açılmasına da bir süre sonra tekrar kapanır diyenler var.
Tabii işin ucunda özel okullar da var. 
Bu özel okullar da öğrenci toplayıp çarkı çevirmek zorunda kalacaktır.
Zira Özel okullarda çalışan binlerce öğretmen ve çalışan var. Tabi kurs, etüt merkezi ve dershane için de aynı şeyi söyleyebiliriz.
Geçen eğitim-öğretim yılında öğrenci velileri ile özel okul, dershane ve Özel yurtlar arasında oluşan ücret sorunları bu sene de oluşacak gibi görünüyor.
Devlet bu konuda uzlaşma yolu bulmalıdır. Zira Öğrenci Velilerinde terredüt hâsıl oluşmaktadır. Öğrenci velileri öğrencilerini kayıt yaptırmak istememektedir.
Kısacası zorlu süreç devam etmektedir. Zorlu süreç boyunca istikrar da oluşmadığı için insanlar ne yapacağını bilememektedir.

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?