İnsanlık kaybetmeye devam ediyordu Helinler, İbrahimler, İsmailler, Musalar, Ceylanlar, Tahirler, IUğurlar, Tanerler, Aliler,Hamzalar,Ali Gaffarlar,Ahmetler,, Hrantlar............
Bizi her gün biraz daha vicdanımızla/vicdansızlığımızla başbaşa bırakıp yalnızlığımızın lanetine terreddüt etmeden terkeden kimler kimler?Ve sonu bitip tükenmek bilmeyen bir öksüz isimler silsilesi. Bir gün, ben vuruluyorum. Bir gün, sen vuruluyorsun.Yani anlayacağın sevgilim her gün, altmış saniyede bir biz vuruluyoruz. Üstelik sen de yoksun. İşte o zaman topukundan vurulmuş sokaklar imansız kalıyor sen yokken. İnsanlık kan kaybediyor... İnsanlık yeryüzünün en büyük hastalığı olmuş. Cavad 19 denilen dijital dünya hastalığı insansızlığı yok etmek için bulunulan bir aşıymış meğer.Hepimiz insan olacağız, başka çaresi yok diye haykırıyordu. Fakat o bile dokunamıyordu vicdanların insansız tribal enfeksiyonlarına.Çare turşu kavanozlarını beyinlere boşaltıp beyinleri sirkeli sarımsaklı turşuyla doldurmak .Ya da beyinleri kavanozlara boşaltıp limonlu sirkesiz beyin turşusu kurmak. Kavanoz dipli dünyayı kavanoz adamlara çevirmek.. Yani beyin nakli artık şart....
Adam içeri girdi, elini yıkadı...beyni dolmuş taşımıştı adamın arının kıvrımlarındaki mor oluklardan dökülüyordu. Beyin naklini nasıl başaracağım düşünüyordu.. Ölü bedenler, maymunlar ve sonrada küçük bir farenin kafası büyük bir fareye nakledilmiş.. Kadavralararası nakil başarılmış.. İtalyan doktor Sergio canavar insanlar arası beyin naklinin duyurusunu yapıyor tüm reklamsal haber bültenlerinde... Artık insanlık kurtarılmalıydı..Hepimiz insan olmalıydık.Robotik uzmanı ve beyin cerrahı Dr. Bruce Mathew, robotik cerrahi, kök hücre ve sinir ameliyatındaki gelişmelerle beyin ve omurilik transferinin yapılabileceğini söylüyor suya otuz elham on dört Kevser bir nas okuyarak...Huuuuuuuuuuuuuuu....
Öncelikle ölen yeni bir insanın vücudu ve naklin gerçekleştirileceği kişinin kafası, beyin hücrelerinin ölmemesi için soğutulacak. Ardından alıcı ve vericinin boyunları kısmi olarak kesilecek. Sonrasında ölen kişinin omuriliği dikkatli bir şekilde kesilecek ve gönüllünün vücuduna yerleştirilecek. Polietilin glikol maddesi kullanılarak, omuriliğin vücuda tam olarak oturması sağlanacak. Son aşamada ise tüm damarlar ile sinirler vücuda bağlanacak. Daha sonra nakil yapılan kişi, üç dört hafta yapay koma halinde tutularak, omuriliğin vücuda iyice yerleşmesi sağlanacak. Ki çoğumuz ömrümüzün yüzde doksan dokuzunu gerçek aşka ihanet edercesine yapay komada geçiriyoruz.
Düşman başına beyin dilencisi/fukarası evladının dinlediği yüksek tempolu sevişmeli biraz da ezme salatalı müzik sesi beynini tarumar etmişti adamın. Ar bırakmamıştı adamın beyinciğinin güney yarumküreainde. Beynini tuttu yatak odasına girdi, uzand ve gözlerini kapattı.. Kadın üstüne rahat bir kıyafet giydi, odaya girdi. Öpücüklerle adamı harekete geçirmeye çalıştı. Lakin hem Arşimed'in suyun kaldırma teorisine hem de Alman Welzem'in hareket teorisine aykırıydı bugün, bütün hareketler. Adam lütfen sevgilim çok yorgunum. Yarın önemli bir beyin nakli ameliyatım var.Bugün iki köpek arasında beyin nakilni gerçekşeitirdim. Yarın insanlık ve dünya için en önemli gün. ilk insan beyin naklini gerçekleştirecem.. Başarırsam dünya kurtulacak.Düşünsene barış, adalet, demokrasi ve özgürlüğü beyin nakli ile sağlayacam... Kötülüğü bitirecem, kökünü kazıyacağım bütün kavadsal dünya düzeni ilişkilerin. Kadın deli danalar gibi çok sinirlendi. Ne varsa labaratuvardaki kedi, köpek ve farelerin. Benim bir köpek kadar, oğlunun bir fare kadar, kızınınsa bir kedi kadar değeri yok değil mi deyip ağlayarak birbiri ardına bu gece kırılacak kadehlerin ardına sığınmaya gitti...
Şeytan insanlığın gönül otağında taht kurmuştu ve bilimle, felsefeyle tarihle, matematikle kovulmalıydı. Bunun için de sevgi lazımdı. Herkes sevsin diye de beyin nakli... Beyin de bedava, beyincik de bedavaydı bütün soğan beyinlerde.Bizse henüz yüzde birini bile kullanmıyorduk beynimizin.. Öyleyse yüzde doksan dokuzu lüzumsuzdu aslında. Bir şair ölüme iki mısra adımı yaklaşmıştı Mısır'da dişlerinin arasındaki son kanlı mısırı çiğnerken. Beyin nakli ilerliyordu, Rus Spiridonov aklında çılgın sorular vardı . Sırlarım, onurum, sevdiklerim, hatıralarım, şerefim ve haysiyetim olmadan nasıl olacak.Şerefli şeref ise şerefsizce yaşamaktansa insanlık için şerefli bir ölümü tercih ederim diyeb beyin nakli olmayı diretiyordu sevdiklerine. Kavanoz dipli bir dünyada bütün adamlar kavanoza konulacaktı.. Ve akıllara zarar değişik sorular geliyordu. Bir erkeğin beyni bir kadına nakledilse ne olurdu? Feodal egemen bir kadın dünyası olur muydu tüm ortaklar.. Ya da bir kadının beyni bir erkeğe nakşedilseydi ne olurdu sözüm ona erkeklik kitabının on beşinci sayfasına göre birinci derecede korunulması gereken erkek tohumu çiçek açar mıydı?
Bir teoriye göre
Açlık biter, avaşlar biter insanlık kazanır mıydı? Bilm adamları nerde? Bunun üzerine araştırmalar yapmalı... Ahhh Einştaın yoldaş, ahh can Stephen Hawking canımsınız devrime inanın. Masa başı devirime de masa altın evirim teorilerine de inanın artık .Stephen Hawking, evreni açıklarken “entropi” şeklinde bir terim kullanıyordu oysa. Ona göre entropi, herhangi bir şeyin zamanla bozulup, yitip gitmesini ifade ediyor. Galaksiler, yıldızlar, gezegenler, insanlar, bitkiler, hücreler, DNA sarmalları, nükleik asitler, atomlar, atom altı parçacıklar... Hepsi zamanla bozuluyor, yitip gidiyor, yerine yenisi gelse de aynısı olmuyor
Bilimin ışığında bir akarsuda kaç kez, kaç kişi yıkanabilirdik. Ya da nehirlerin oluk oluk kan koktuğu aynı a-KANsuda daha kaç kez yıkanabilir bir insan. İnsanlığın geleceğini kökünden değiştireceğini düşündüğünüz şeyler neler? Bir başka gezegene gitmek, iklim değişikliğini ortadan kaldırmak, ekonomik sistemleri yeniden inşa etmek, fırsat eşitsizliğini yok etmek, silahları çiçeklere dönüştürmek, asker miğferlerinde çilek yetiştirmek... Hepsi ne kadar da imkânsız görünüyor. Her şeye rağmen; mümkün olan, gerçekleşmesi için de zaman gereken bir dönüm noktası var.
5g ve nesnelerin İnternet devrimine şok şok, çok çok yakınız artık. İkibinli yıllardan beri trans hümanist bilim adamları da bu konsepte hazır ve nazır nasılsa gittikçe çoğalıyor....
Koştuğunuzda yorulmadığınız, ağrılar yaşamadığınız, organlarınızın sorunsuz şekilde çalıştıkları, enerji için beslenmek zorunda kalmadığınız, her açıdan mükemmel bir beden mümkün artık.. İnanın buna çocuklar..Gelin TeknoGelecek dijital dünya serimizin yeni bölümünde, yapay bedenleri mümkün kılması beklenen bilinç aktarımı ya da beyin nakli konularına hep birlikte destek olmak gerek...
Nasılsa beyin bedava.. Nasılsa beynin yüzde doksan dokuzu gereksiz... Aman boşvvvver kavanoz dipli dünya hiç sorgulama o kaça bu kaça değil cey cey okaça bütün beyinler bedava... Yani kafa nakli, beyin nakli şart...