ADIM DA SOYADIM DA İHANET ;DUMA DUMA DUM,KAN-DI-RIL-DIM....

09-04-2021


Ey fâni sevgili! Sana yüklediğim mânâları sakın ola senmişsin gibi düşünme inan ki aldanırsın.. Sen o anlamlarla sadece zâhirde varsın sen gönül dünyama yansıyandan ayrısın.. Ben seviyorsam sen bahanesin asıl sevdiğim Hakk’tır unutmayasın. (Hz. Mevlana Celaleddin Rumi)

İlişki durumu ihanet yazılmalı ; artık tüm kimliklere.ADIM İHANET, SOYADIM ALDATMA ise kimliğime ilişki  durumu ihanet yazılmalı.VE ihanet eden herkesin  kimliğine  hem büyük hem de altın  harflerle kazınmalı ve yazılmalı  ilişki adı ihanet,soyadı aldatma  diye....

İhanet mi o da ne?

Bazen Allah kurtarıyor ,siz ayrılık sanıyorsunuz diyordu hava durumları.

Yakalanmadığın sürece sonuna kadar kod adı inkar...

Kod adı Coronal vaka sayıları 
Birincil çelişkimiz futbolcular mı yoksa 
İkincil çelişkilere atılan  Marks'ın  emekçileri mi
Sevmek mi sevilmek mi 
Gitmek mi kalmak mı 
Sağlıkçılar kaybettik kalp yetmezliğinden yetmez öğretmenler mi ölsün böbrek yetmezliğinden..
Rakamlarda  Elli beş  binlik
İndirim mi  dört bin ateş böcekli bindirim mi 
Kurulu bilim mi 
Bilim kurulu mu
Mustafa muzkafa,
Mustafa Mıstık, evde dört duvara da  arabaya da  kıstık....

Oysa hiçbir yalan sonsuza kadar sürmüyordu,
 Bazen kahpe, bazen de  hain gecelerin ıssız ve ıslak  keki andıran  dudaklarında.. 

Bir dedektif hassasiyetinde iddia makamı titrek İskeletor  savcı tarafından okunur, bütün suçlar yüzüne yüzüne....

 Aman Allah'ım,ben Heman bekleyin, geliyorum hemen. Gölgelerin gücü adına..... Çektim kılıcımı, güç  bende artık Orko....Arabada beş evde on beş....Sen hâlâ Aşk dediğin bel altı değil bel üstü yaşanmalı  diye tuttur da halin yaş...Kelle koltukta ya kuzgun leşe ;ya devlet başa....

İtiraf ediyorum sayın hakim ama bir sorun hele. Neden yaptım diye?
Ya da bütün mesele yaptım mı?Aslında sorun şu: Sayın hakim, yapmadım değil ; yapamadım....

Her şey dönmeseydi gerçek aslına Juliet Hamlet'e,Leyla Mecnun'a,Havva Adem'e, Adem Allah'a,Kerem de  Aslı'ya, ihanet etmeseydi ; zira ben  aldatır mıydım hiç...

Göbek bağlarımız vardı bir de üzüm bağlarımız, bağ bozumu tanrısı Dionysos'tan beri  ve biz göbekten birbirimize bağlıydık...Hepimiz Adem ile Havva'dan geliyorduk.Adem ise topraktan; öyleyse demek ki neymiş demek ki hepimiz Bingöllüyüz.

Hem bakınız önce şeytan dedi ki bana:"Yap , bir kereden ne çıkar." Kandırıldım.Bir kere yaptım..Sonra:" Bir kere yaptın, ruhun çoktan oruspulaştı ;artık yapsan da bir yapmasan da bir." dedi. Yine kandırdı...Kandırıldım sayın hakim anlayabiliyor musunuz;yoksa ben yapar mıydım hiç? Ardından şeytan kulağıma fısıldadı yine: "Herkes aldatıyor sen aldatsan ne olur aldatmasan ne olur." dedi. Yine kandırdı..Şeytan tam üç el  kulağıma fısıldadı üç el  kandım.Bütğn kanmalarım kana dair ve kansızlığa dairdi.Tam sekiz kan gurubu dururken ben kansızlığı seçmiştim.Çünkü ben  kanmaya hazırdım..üstelik Şeytan sadece fısıldamışken ve hiçbir cümleyi ikinci kez tekrar etmez iken...Ben kandırıldım Hakim bey..Ama hani kandırılmaya da hazırdım yani dünden...

Evet ihanet ettim ; çünkü  ihaneti yaşayacak kadar çok  vaktimiz vardı bizim hep..Hani bütün renkler hızla kirleniyordu, aldanıyordu ya.Mazlum kadınlar  zalim erkekler tarafından bir bir kanatları yolunan serçe misali aldatılıyordu.Her seferinde aldatıldıldım,kandırıldım diye ağlıyordu acıların çocuğu Emrah modundaki Acılar kadını Bergenler koynunda....İşte bu da aşkın ve ihanetin diyalektiği idi..

Oysa sen ne Diyalektiğin Dansını  biliyordun ne de  Marks'ın yöntemindeki diyalektik adımları..Sadece bu merdivenleri adım adım çıkacağına inandırılmıştın, Ahmet Haşim tarafından....Merdivenin iniş diyalektiği de vardı halbuki ve sen bilmiyordun....

Ölüyordu yavaş yavaş, her yürek aldatırken.İlişki durumu ihanet yazılmalıyı; artık tüm kimliklere.İhanet edecek kadar zamanı bile olmuyordu  çoğunun o kadar hızlı boşanıyor ve ayrılıyorlardı ki....

Evet ihanet ettim sana,aldattım seni.. Biliyorum bir utanç şebekesinin çetesinin reisliğini yapıyorum.Hırslıyım ,çok hırslıyım...Seni bir böcek gibi ezer geçerim...Hakka da hukuka adalete de İstanbul misali çift sözleşmeli gözlerine de ihanet ediyorum ve ettimm.

 Ve ihanete devam edeceğim.Benim adım ihanet soyadım aldatmak...ihanet etmeden duramam ben..kimi zaman halkıma,kimi zaman eşime,kimi zaman kadınlara ,kimi zaman çocuklara, kimi zaman doğaya..Hiç kimseyi de bulamazsam ihanet edecek,   kendi kendime ihanet ederim...

Ben aksatmadan ihanet etmeliyim; çünkü ihanetsiz duramam..Hatta hiç kimse, hiçbir şey olmazsa aklıma, ruhuma, organlarıma; ne bileyim işte ellerime ,kalbime güzel olan her şeye  ihanet ederim...

Sana acı çektirmem lazım..Acıların en büyüğünü sana yaşatmam lazım...Önce zevkten dört köşe olmam lazım. Ben hedonist bir  varlık..

Sonra, iki dakikaya kalmadan ayaklarına kapanıp senden  özür dilemem, sana  yalvarmam lazım.. 

Bir dakika öncesi ile bir dakika sonrası arasındaki çelişkili bir gel git olmalıyım...

Bir dakika önce bağıra bağıra bunun tek suçlusunun sen olduğunu ağzımdan kuduz bir köpek misali  haykırmam lazım...

 Bir dakika sonra hayır ben yaptım ,şeytana uydum. Şeytan kandırdı deyip yeniden yeniden sana ve halkıma karşı özürlere özür katmam lazım...

Ve sonra yine aldatmam lazım..Tam da güvenini yeniden kazandığım zaman...Hem de seni daha büyük yıkımlara ve acılara gebe bırakmak için...

İhanetler, yeni geceler doğurmalı.Cümleler yeni sözcükler, sözcükler yeni harfler doğurmalı.Ama ben yine aldatmalıyım. Hem de en güzel ve en aldatıcı aldanmaya müsait sözcüğün Aşkın kollarında...

Seni her her gün kendime yeniden aşık etmeli ve yeniden ihanet etmeliyim sana..önce doğurmalı seni..sonra öldürmeli..Yetmedi sadakat isteyen bütün kadınları öldürmeli.... 

Geceler doğmalı ihanet gecelerden...Mutluluk doğmalı dokuz ay on günlük  acılardan  ve sonra da sarmalar sarılmalı, dolmalar doldurulmalı sözcüklerden/ kahkahalardan..

Göbekler atılmalı ve bir kadının saçları örülecek kıvama gelmişse yeniden örülmeli saçları acılarla....

İlişki durumu ihanet yazıyordu artık tüm kimliklere... Çünkü 
benim adım,ihanet ;soyadım, aldatma ...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?