Batman , halen havası en kirli kentlerden birisi.
Denizimiz gibi temiz havamız da yok.
Temiz hava hakkından mahrumuz.
Batmanın havasını kirleten birçok unsur var.
Sanayiden kaynaklı kirlilik,
Çölleşmeden kaynaklı toz duman.
Araçlardan çıkan egzoz dumanları,
Tandır dumanı,
Şehir içinde yapılan hayvancılık,
Tüpraş rafinerisinden salınan gazlar,
Arabistan’dan, Afrika’dan gelen çöl tozları.
Hepsi bir olup nefes almamızı adeta imkansız hale getiriyor.
Maşallah tozdan, dumandan, gazadan yana şansımız çok.
Hava kirliliği daha anne karnındayken bebekleri bile olumsuz etkiliyor.
Hava kirliliğinden dolayı neredeyse Batmanlıların yarısı, astım, üst solunum alerjisi, kronik obstrüktif akciğer hastalığı (koah) , kanser. kalp rahatsızlığı yaşıyor.
Henüz bebeklikten başlayan bir sürü astım hastası var.
Batmanın yerleşkesi çanak şeklinde düşük bir rakımda olduğundan toz, gaz ve dumanlar yayılmıyor.
Olduğu gibi solunum yolu ile bu kirli havayı içimize çekiyoruz.
Batmanlı çevreciler, yıllardır hava kirliliği ile mücadele ediyor.
Batman Çevre Gönüllüleri Derneği de olmasaydı kim bilir şimdi batmanın havası ne durumda olurdu?
Çevrecilerle hava kirliliği ve çevre sorunlarına karşı birlikte omuz omuza yaptığımız mücadelede en çok sonuç aldığımız sorunlardan biri de anız yangınlarıydı.
Anız yangınları ile ilgili mücadelemiz en az 15 yılı buluyor.
Köy köy dolaşıp çiftçileri bilinçlendirdik.
Protesto ve etkinlikler düzenleyerek pankartlarımızla yorulmadan hep yürüdük.
Şehrimizdeki kurumları görevini yapmaları için harekete geçirdik.
Yetmedi, Silvan ve Bismil’deki kurumları da ziyaret ederek tepkimizi gösterdik.
Yangın söndürmeye kadar bu sorunla mücadele ettik.
Bu sayede anız yangınlarının önlenmesi notasında ciddi manada bir mesafe kat ettik.
Ancak son günlerde özellikle çevre ilçelerde yakılan anız yüzünden özellikle geceleri şehrimizin havası kirleniyor.
Bu kirliliği en çok hasta ve yakınları his ediyor.
Kendisi engelli bir birey olan şehrimizin tanınmış esnaflarından Abdülkadir Tatlı anız yangını dumanları yüzünden astım olan çocuğunun geceleri krize girdiğinden yakındı.
Yine komşuları olan KOAH olan çocuğun oksijen maskesi ile ancak balkona çıkabilmektedir.
Hava kirliliğinden etkilenen on binlerce hasta da eminim bu durumdan etkileniyor.
Abdülkadir Tatlı, bu yüzden anız yangınları her nerede yakılıyorsa sınır dinlemeden gidip yerinde mücadele edilmesi gerektiğini söylüyor.
Doğruda söylüyor, Silvan, Bismil, Kurtalan her neresi ise fark etmez anız dumanlarının kaynağını bulup sorunun çözümü için o şehrin mülki amirleri ile koordineli bir şekilde sorunun üzerine gidilmesi gerekir.
Anız kâbusu dumanı bir daha gere gelmemelidir.
Anız yakanlar toprağa, doğaya sadece zarar vermiyorlar insan sağlığına da ciddi manada zarar veriyorlar.
Anız yangınları yüzünden sonbaharız bu serin günlerinde insanlar pencere ve kapılarını kapatmak zorunda kalıyor.
Bu yüzden acilen anız yangınlarının kaynağı bulunup sorunun üzerine gidilmesi gerekmektedir.
