ANIZ İŞİNİ NASIL ÇÖZERİZ?

25-09-2020

Renk cümbüşünün ılık esintilerle dans ettiği, toprak kokusunun kuş sesleriyle karıştığı, tepeden bakan yaprakların yüzümüzü yalayarak yuvarlanırken hayallere gark ettiği, insanın olgunluk evresini hatırlatan sonbahar mevsimi, maalesef bizim için artık siyah beyaz bir kabustan ibaret!
Eskiden bu tarz cinayetler yoktu. İnsanların en canisi, çıkar bir insan öldürürdü!
Lakin bugün insanlar, insanı değil insanlığı öldürüyorlar! Üstündeki, altındaki ve yanındaki tüm varlıklarla birlikte!
Bir depo mazot yakmamak için anız yakıyoruz diyorlar!
Halbuki toprağı yakıyorlar, içinde milyonlarca yıldır var olan milyarlarca mineralle birlikte. Bu mineraller geri gelir mi hayır!
Bunlar olmayınca ekmekten, karpuzdan, domatesten, elmadan eski tadı alabilir misiniz, hayır!
Hastalıklar ve verim düşüklüğüne bağlı olarak yapılacak ilaçlama ile o mazotun 10 katı masraf olur mu?
Bunu o kafasızlara anlatamazsınız!
Toprak yanınca, içindeki börtü böcek, kelebek, keklik, tavşan ve her türlü hayvan, yanar mı?
Peki, bu yangından çıkan duman havayı kirletir mi?
Yoldaki görüş mesafesini düşürüp kazaya neden olur mu?
Yaşlı, çocuk ve hastaların solunumunu zorlaştırır mı?
İnsanları koku duman ve dökülen isten dolayı balkona hatta sokağa çıkamaz hale düşürebilir mi?
Bunları niye sayıyorum, çünkü anız yakmanın öyle can yakıcı bir cezası yok. Ama bu saydıklarım ve bunun gibi onlarca kalemin şahsa, topluma ve insanlığa karşı işlenmiş suç olarak, yasalarda bir karşılığı var.
Baromuzun, çevre ve sağlık konusundaki duyarlılığını biliyoruz. Bu konuda bir çalışma yaparsa, başta çevre, sağlık ve hayvanları koruma dernekleri olmak üzere, hepimiz bu insanları dava yağmuruna tutabiliriz.
Öyle bir şey yapmalıyız ki bu adamlar karakola ve mahkemeye gitmekten tarlaya gitmeye fırsat bulamasın. Bu işi para ve hapis cezasıyla da taçlandırırsak ne ala.
Birde Baro’dan şöyle bir şey istirham ediyorum. Anız yakarak, sadece insanlığı değil kâinattaki tüm canlıları tehdit eden bu yaratıkları hiçbir avukat savunmasın.
İyi de bu adamları nasıl yakalayacağız diyeceksiniz?
Aslında köyün muhtarı, çobanı ve jandarması bu kişileri çok iyi biliyor. Sadece somut delil gerekiyor. Bunun için kalkacak bir İHA tüm sorunları çözer. Geçtiğimiz günlerde mısır tarlasında sigara içen bir terörist tespit edilip etkisiz hale getirilmişti.
Demek ki en sık noktada, çıkacak en seyrek duman bile tespit edilebiliyor. Ne kadar profesyonelce saklanırsan saklan…
Sayın Milli Savunma ve İç İşleri bakanlarımız bu konuda destek olabilirler. Sadece 1 ay 1 İHA’yı bu işe yönlendirirseniz, terörden çok daha büyük bir sorunu çözmüş olursunuz. Hem bu yakma işleri, İHA taburunun bulunduğu Batman havaalanı etrafında yoğunlaşıyor.
Hatta sayın Selçuk Bayraktar’dan sırf bu anız yangınları için özel bir İHA üretmesini talep edebiliriz.

Teknofest bunun için iyi bir fırsat. Biz buradan yazıyoruz, birebir görüşürsekte aktaracağız. Biz görüşemesekte görüşecek hemşehrilerimiz bu konuyu kendisine iletirse çok güzel olur. Onun için çok basit bir iş ama insanlık için çok büyük bir adım olacaktır bu.
Şuan için ivedilikle, Ak Parti il başkanı Akif Gür, Ak Parti Milletvekili Ziver Özdemir ve vali Hulusi Şahin’in bakanlarımız Hulusi Akar ve Süleyman Soylu ile görüşüp İHA görevlendirme işini çözmeleri elzemdir.
İha şahısları çıktıkları noktadan girdikleri noktaya kadar tespit ettikten sonra, iş Baro ve diğer tüm duyarlı derneklere kalıyor. Bunlar halkı organize edip seri davalarla, şahısları hapishaneye olmasa bile, karakol ve mahkemelere hapsetmeli ki bir daha böyle bir halta fırsatları da cesaretleri de kalmasın.

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?