ATATÜRK PARKI’NIN GÜVENLİĞİ

28-06-2016

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın katılımı ile Atatürk Parkında yapılmak istenen iftar programına Valilik izin vermedi.

Valilik tarafından yapılan açıklamada; Turgut Özal Bulvarı üzerinde müşteki bir yer teşkil eden ve vatandaşlar tarafından yoğun kullanılan Atatürk Parkı’nda bu tür etkinliklerin düzenlenmesinin Valilik makamının 05.11.2013 tarih ve 2013/01 sayılı kararı ile yasaklandığına yer veriliyordu.

Bunun için program, Kine-Em Parkına alındı.

Valiliğin Atatürk Parkında iftar programına neden izin vermediği ile ilgili olarak basına servis edilen açıklamada parkın önemine de dikkat çekiliyordu.

Yazılı açıklamada “Atatürk Parkının vatandaşlarımız tarafından yoğun olarak dinlenme amaçlı kullanılan yer olması, başkaların hak ve özgürlüklerinin kısıtlanmaması, trafik akışının yoğun olduğu ana güzergâhlar üzerinde bulunduğundan etkinliğin alınan karara aykırılık teşkil ettiğinden belirtilen alanda yapılması uygun görülmemiştir. Tüm bu nedenlerle belirtilen yerde yasal olmayan etkinliğe tevessül edilmesi halinde etkinliği düzenleyenler ve etkinliğe katılanlar hakkında yasal işlem uygulanacaktır” deniliyordu.

Evet, Valiliğin, Atatürk Parkının önemi ile ilgili yaptığı bütün tespitler yerindeydi.

Bütün sosyal ve sportif etkinliklerin, konserlerin, açıklamaların Atatürk Parkına yığdırılması doğru değildir.

Ancak Valilik makamı konumu nedeniyle 05.11.2013 tarih ve 2013/01 sayılı kararı ile etkinliklere yasaklanan Atatürk Parkı’nda, o tarihten bu yana onlarca kez büyük konserler, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı ve 23 Nisan Çocuk Bayramı Etkinlikleri düzenledi.

Ve gerçekten de Valiliğin izin verilmemesindeki gerekçelerden daha büyük zararlar verildi parka.

Parktaki yeşil alanlara, otomatik sulama sistemine ve park yapı ekipmanlarına her defasında zarar verildi.

Bu yüzden Atatürk Parkında hiçbir suretle büyük küçük demeden hiçbir organizasyona izin vermemek daha doğru olur.

Hazır Valilik, Atatürk Parkının öneminden söz etmişken parkın güvenliği ile ilgili birkaç konuya değinmekte fayda var;

Günde belki 50 bin insan sirkülâsyonun olduğu parkta ciddi bir anlamda bir güvenlik tedbiri yok. 

Parkın güvenliği görünürde Belediyeye ait 2 özel güvenlik elemanı ilse sağlanmaya çalışılıyor.

Bu da çok yetersiz kalıyor.

Silahsız, biber gazsız ve güvencesiz bir şekilde güvenliği sağlamaya çalışan bu iki kişinin, park içinde dolaşmaktan başka bir etkileri yok.

Oysa bu parkta hemen hemen her gece gençler arasında kavgalar, yaralanmalar yaşanıyor.

Madde bağımlıları ve satıcıları burada adeta cirit atıyor.

Hırsızlık, kapkaç olayları yaşanıyor.

Bu yüzden de parka dinlenmek için gidenler huzursuz oluyor.

Ama buna rağmen polis görünmüyor.

Yani demek istediğimiz şu;

Valilik, halkın özgürlüğünü kısıtlayan, yukarıda saydığımız olumsuzlukları da gözetmesi gerekir.

Nasıl parkta yapılacak etkinliklerde inisiyatif kendilerinde ise güvenlik noktasında da gerekli hassasiyeti göstermeleri gerekir.

Bunun içinde halkı alenen rahatsız edenlerle mücadele için en az yaz aylarında polisin bu park içerisinde devriye gezmesi ve görünmesi gerekmektedir.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?