BAKAR KÖR MÜYÜZ?

05-12-2014

İnsanoğluna, ALLAH (c.c) tarafından nimet olarak verilen göz ve beynimizi ne kadar doğru kullanıyoruz?

Günlük yaşantımızda ‘’yumurtanın üzerinde Allah yazıyor, bal peteğinin üzerinde Allah yazıyor’’ vs. Sıklıkla duyuyoruz bu türden konuşmaları. Acaba sadece yazı veya bir işaretle mi anlıyoruz evrendeki maddelerin üzerinde ‘’ALLAH’’ yazdığını? Eğer durum böyle ise evet biz bakar körüz.

Hâlbuki Rabbimizi tam manası ile düşünürsek, O eşsiz Sani’in her sanatında isminin olduğunu görürüz. Bediüzzaman Said Nursi’nin (rahmetullahi aleyh) Risale-i Nur Külliyatında, defaatle bu konuda risaleler yer almaktadır. Allah’ın sanatına bakıp O’nu düşünmeye tefekkür deriz. Üstad Hazretleri Risale-i Nur’da, kuru bir üzüm ağacının insanlara şerbet tulumbacığı olan üzümleri, Allah’ın izni ile sunmasından bahseder. Yine başka risalelerde elma, armut, şeftali, kiraz ağaçları vs. çamur gibi suyu içip bizlere, farklı tatlardaki meyveleri sunmak için Kudret-i İlahi ile tablacılık yapıyorlar. Koyun, inek, keçi gibi aklı olmayan hayvanların ot yiyip su içip ardından vücudunun içindeki kan ve irine bulaşmadan bizlere süt vermesini; inek, koyun, keçi gibi akılsız hayvanlara dayandırırsak ne kadar divane oluruz? Bir de yumurtayı düşünelim. Farzı mahal kuluçkadaki bir tavuğun altına ördek, kaz, hindi yumurtasını bırakalım. Kuluçkadan sonra bu farklı hayvanların yumurtalarından, tavuk beklemek ne kadar divaneliktir? Yumurtalar birbirine karışır ama netice itibari ile kaz, hindi ve ördek çıkacaktır. O halde sorarım, bu mükemmellikte ALLAH yazmıyor mu?

Yaz aylarında bizi rahat bırakmayan sivrisineklerin yaratılışını düşündüğümüzde, MAŞAALLAH kelimesi ağzımızdan çıkacaktır. Küçücük bir varlık olan sivrisineğin kalbini, gözünü, kanadını vs. Yerleştirenin adını görmemek ve onun rızkını tam zamanında verdiğini anlamamak için kör olmak lazım.

Ne yazık ki bizler sanatın ardındaki Sanatkarı düşünmemekle büyük bir gaflet içindeyiz. Saymakla bitmeyecek bu mucizelerin üzerinde sadece görünen isim olmadığı için basite almakla kulluk görevini yapmıyoruz bence.

Bir güle bakıp ‘’ne kadar güzel’’ demek yerine  ‘’ne kadar güzel yaratmış Yaradan’’ demek çok da ağır değildir zannımca.

Evli olan ağabeylerim iyi bilirler: Akşam iş dönüşü eve gittiğinizde, yengemiz bir değişiklik yapmış ve siz onu fark etmemişseniz vay halinize. Basit bir kul, küçük bir şey için dikkat isterken Rabbimiz bunca mucizelerine tefekkür ve şükür istemez mi?

Esen kalın…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?