ÖĞRENCİNİN DÜŞMANI, BAHANELER

28-12-2018

Günlük hayatta aslında hepimizin düşmanı olan (olumsuz) bahaneler, maalesef ki her alanda bizleri ağustos böceğine çeviriyor. İyi de nerden geliyor bu kötü alışkanlık. İçinde bulunduğum, eğitimin özel sektöründe bu davranışın doğuşuna şahitlik ediyorum.

El emeği, göz nuru ile "aman, bir öğrenciyi nasıl kazanabilirim." derdi ile dertlenen, biz öğretmenler(robot öğretmenler hariç) ders esnasında anlattığımız bilgilerin pekişmesi için ev ödevi veriyoruz, tekrar kontrol edilmek suretiyle.

Fakat üzülerek belirtmeliyim ki, öğrencilerin büyük bir çoğunluğu verdiğimiz bu ödevleri yapmıyorlar.

Tohum ektim, dostum olan kara toprağa meyve verirse şayet, erişirim refaha

deyip olumlu bir sonuç beklerken, sonu hüsran bir tablo bizleri üzmekte.

Tabi bu olumsuz davranış biçiminin birden fazla sebebi var.

1- Öğrencilerimiz öğrendikleri ya da öğrenecekleri bilgileri neden öğrendikleri hakkında bilgi sahibi değiller.

2- Bu bilgileri, gerçek hayatta karşılaştıkları problemler karşısında nasıl kullanacaklarını bilmiyorlar.

3-Aileler, doğru bildiği yanlışlıkların farkında değiller.

4- Çocuğunun öğrenim hayatını sadece başarı endeksli tutup, çocuğunun insani yönünü unutmaları

5- Öğrencilerin sosyal medya bağımlılıkları

6- Baskı ile büyütülen çocukların, gizli kapaklı davranışlar sergilemesi

Vs. Vs.

Tüm bu sebeplerin pençesine esir düşen öğrenciler "-miş gibi" tavırlar sergileyip, ders çalışmamak için çeşitli bahaneler üretiyorlar.

Peki ama çözüm ne?

Bu sorunun cevabını bulursak sorun olmaktan çıkacaktır zannımca.

Sorunun cevabını aşağıdaki sorulara samimi cevaplar vererek bulabiliriz.

?Neden öğreniyorum?

?Ne işime yarayacak?

?Gerçek hayatta bana dönütü ne olacak?

?Ben bunu istiyor muyum?

?Bahanelerden kurtulmak istiyor muyum ve bunun için yarın değil bugün ilk adımı atacak mıyım?

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?