BANKAMATİKLER MİKROP SAÇIYOR

11-04-2017

Eskiden tüm dünyada para azdı.

Her şey para değildi.

İnsanlar bu yüzden paralarını saklayacakları yer noktasında zorlanmıyordu.

En bilindik para saklama yeri ise yastık altlarıydı.

Şimdi ise dünyanın bütün paralarını toplasan, herhalde Türkiye gibi bir ülkenin bütün topraklarını kağıt ve madeni para ile kaplayabilirsin.

Para çoğalınca bu parayı sığdıracak yer sorunu da baş gösterdi.

Evlerde, işyerlerinde kuytu köşelere konulan para kasaları da hırsızların hedefi haline gelince paralar, banka kasalarına gitti.

Tabi bireylerin banka ile olan hukukları sadece “para yatırma” işlemi ile sınırlı değildir.

Kredi kartları, maaşlar, havaleler, her türlü para transferleri de bankalar üzerinden yapılınca insanların en çok uğradığı kurumların başında bankalar gelmeye başladı.

İnsanlar, bankaların en gözde yerlerinde duran bankamatiklere uğrayıp işlemlerini genelde bankamatikle yapıyor.

Diyebilirim ki çoğu kişi en yakın akrabaları ve arkadaşlarından çok, bankaların bankamatiklerini ziyaret ediyor.

İçi tomar tomar para olan bankamatiklerin tuşlarına basarak işlemlerini yapıyorlar.

Bankamatiklerin tuşuna basar basmaz son derece kibar bir sesle “hoş geldiniz” diye karşılanıyorlar.

Sonra çoğu kir içerisindeki bankamatikte dakikalarca işlem yaparak zaman geçiriyorlar.

Birçok bankaların ATM makinesi tam bir mikrop yuvası.

Dünyada ne kadar mikrop varsa bankamatik tuşlarında konumlanmış adeta.

Son gittiğim bir kamu bankasının bankamatiğindeki mikroplu görüntüyü, fotoğrafladım.

Bu çarpıcı fotoğrafı yazımla birlikte sizlerle paylaşacağım.

Gerçeği bu fotoğrafta görünen bankamatiğin iğrenç hali ile eminim siz de karşılaşıyorsunuz her gün.

Ama ne yazık ki hiç biriniz bu mikroplu halinin farkında değilsiniz.

Çoğunuz o anda bankada çekeceği paranın miktarı ile meşguldür daha çok.

Her gün bir kişi bankamatiklerdeki kirlilik ile ilgili banka müdürlüklerine tepki gösterseydi eminim ki bu durumda olmazlardı.

Ancak toplumun genel hastalığı olan “bana ne “ hastalığı yüzünden bankamatikler mikrop içerisinde yüzüyor adeta.

Makinelerin tuş ve ekranı mikroplarla kaplanmış kimsenin umurunda değil.

Çünkü bankamatiklerin bu mikroplu hali ceplerine yansımadığı için umurlarında değil.

İşin sağlık ve temizlik boyutu kimseyi pek ilgilendirmiyor.

Banka yöneticileri de bu durum karşısında kör ve sağır rolünde.

Bu ayıp, başta onların eksikliğidir.

Ancak hiç de oralı olmuyorlar.

Çünkü bu onların ticaretini ve müşteri potansiyelini etkilemiyor.

Etkilemiş olsaydı şimdiye kadar çoktan bu meseleye el atmışlardı.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?