BARO BAŞKANI İLE “BÊ MİNNET” BİR SÖYLEŞİ

08-03-2015

Avukatlar görevi gereği toplumun özel yaşamı dâhil her alanında ve sürecinde yer almaktadır.

Avukatların meslek odası olan Barolar ise ülkede hukukun üstünlüğü ile evrensel hukuk ilkelerinin belirlenmesinde ve kurumsallaşmasında büyük rol oynar.

Bu rolünün yanında bir de toplumsal meseleler noktasında barodan baroya bakış açısı da değişebiliyor.

Bölgemizdeki bir Baro ile İzmir’deki Baronun en basit bir soruna yaklaşımında dahi farkındalık açık bir şekilde kendini gösterebiliyor.

Farklı bakış açılarının olması biraz da meseleye hangi pencereden baktıklarından kaynaklanmaktadır.

Batman Barosu gerek bölgesel gerekse evrensel sorunlara yaklaşımında hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını hep ön planda tutmaktadır.

Batman Barosu ayrım yapmaksızın tüm insanların yaşam hakkını savunup özgürlük alanlarının daraltılmasına açık bir şekilde karşı çıkarak toplumda ciddi manada bir saygınlık ve güven kazanmıştır.

Batman Barosu ilimizdeki mesleki örgütlerden biri olup bir o kadar da sivil toplum örgütü sorumluluğu ile hareket eden kurumların başında gelmektedir.

Batman’ın il oluşundan bir yıl sonra, yani 1991 yılında kurulan Batman Barosunun şu anda staj gören hukuk öğrencileri ile birlikte 300’e yakın üyesi bulunmaktadır.

Hukuk bilincinin toplumda yer edinmesi ve kurumsallaşması yönünden çok iyi bir noktada olduğunu söylemek mümkündür.

***

Gazetemiz Batman Sonsöz’ün bu haftaki “Cumartesi Sohbetleri” konuğu Batman Barosu Başkanı Ahmet Sevim’di.

Sayın Ahmet Sevim’le Batman’daki suç oranları, Baronun faaliyetleri, İç Güvenlik Paketi, kadınların sorunları, barış süreci ve daha birçok sorunu konuşma imkânı buluyoruz.

Baro Başkanı Sevim’e sorular hız kesmeyince Gazete Sahibi Ercan Bey, “aman arkadaşlar Başkanı o kadar zorlamayın, bu gidişle konuk bulamayız” diye uyarıyor.

Sayın Sevim biz yazarlara fırsat vermeden “Ercan bey, biz bu daveti kabul etmişsek, bê mineti yê (ne soracaklarsa sorsunlar)” diyor.

Yaklaşık 3 saat boyunca Başkanı ile “bê minnet” bir çerçevede sohbet ettik.

Sayın Sevim ile buluşmayı gerçekleştirdiğimiz yer tesadüfü olarak Batman Barosunun çok amaçlı hizmet binasının karşısındaydı.

Yeni Adliye Sarayının karşısında hızla yapımı devam eden bina 4–5 ay içerisinde tamamlanacak.

Konferans salonu, küçük toplantı salonları, kafeterya ve daha birçok sosyal mekâna sahip olacak.

Ayrıca binanın konferans salonu da sivil toplum örgütlerini faaliyetlerine ücretsiz bir şekilde açık kalacak.

Baro Başkanı ile gerçekleştirdiğimiz sohbetten çıkan satır başlıkları;

-Barış süreci ile birlikte silahların susması önemli bir kazançtır.

-Barış sürecinin başlaması ile ilgili ölümlerde ciddi azalmalar oldu, şiddet büyük ölçüde azaldı.

-Basının dilinde kadına yönelik şiddet ve cinayetler noktasında bir sorun var. Hassas bir konudur, buna dikkat etmek gerekir.

-Batman basını güçlüdür, yerel bir gazete olmanıza rağmen Türkiye’nin en saygın gazetesi ile görüşme yapmış olsaydık, ancak bu sayıda basın emekçisi katılırdı.

-İlk üyesi olduğum sivil toplum örgütü Hasankeyf Gönüllüleri Derneğidir. Birçok hak temelli sivil toplum örgütü var.

-Keşke toplum olarak bu kadar siyasallaşmasaydık. Siyaset bu kadar çok hayatımıza etki etmeseydi.

-Siyasi partilerin kendi elleri ile oluşturdukları kurumlara “sivil toplum örgütleri” denemez. Yani siyasettin gölgesindeki bir dernek ve yapıya “sivil toplum örgütü” denilemez.

-Her şeye rağmen CUMUK gerekli bir uygulamadır.

Baronun yaptıkları pek görülmez. Ama yüzlerce hak ihlalinde Baro olarak davalara müdahil oluyoruz.

 -Suçlu çocuk yoktur suça sürüklenmiş çocuk vardır.

İşsizlik, genç bir nüfusa sahip olmamız, en basiti hava kalitesi açısından en kirli il olmamızdan kaynaklı sorunların toplumsal yaşama etkisi büyüktür.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?