Birine kızıp beddua edecekseniz veya ceza verecekseniz size bir tavsiyede bulunacağım.
Bakın bu tavsiyeme kulak verin ve uygulayın yüzde yüz memnun kalacaksınız.
Batman şehir içi trafiği, gerçekten insanı strese sokuyor.
Kısacık yol ve yolculuk, strese sokuyor insanı.
Batman Trafiğine özel aracımızla her çıktığımızda, özellikle Edip Solmaz Bulvarı ve Eski Otogar Caddesinde yaşadığımız sıkıntı, stres ve işkence, anlatmakla değil yaşanarak anlaşılır ancak.
Kliması olmayan, gariban işi bir arabam var.
Zorunlu olmadıkça özel oto ile trafiğe çıkılması taraftarı değilim.
Bazı durumlarda, zorunluluktan kendi aracımla trafiğe çıktığımda ise bin pişman oluyorum adeta.
Park edecek yerler yetersiz.
Sürücüler trafik kurallarına uymuyor.
Say say bitmiyor şehir içi trafiğindeki sorunlar…
Şehir içi trafiğinde benim için en büyük kâbus ise özellikle Edip Solmaz, Kıbrıs Şehitleri ve Eski Otogar Caddelerinde, yazın kavurucu sıcağında bir dolmuşun arkasına düşmektir.
Şehir içi dolmuşların arkasında adeta düğün konvoyu oluşuyor.
Çünkü özellikle bu güzergâhlarda durak yerleri belli olmadığı için diledikleri yerde yolcu bindirip indiriyorlar.
Ve genelde de yolu ortalayarak indir bindir işlemini büyük bir sabırla yapıyorlar.
Bazen yol kenarında uygunsuz bir şekilde araçların park etmesinden dolayı minibüslerin, yolu kapattığı oluyor.
Ama çoğunlukla park eden araç olmasa da (alışkanlıktan olacak herhalde) yolun ortasında duruyor dolmuşlar.
Sadece durma esnasında değil seyir esnasında da dolmuşun arkasına düşmüşseniz yandınız demektir.
Çünkü dolmuşların kalkış ve varış yeri arasındaki mesafe için belli bir zaman dilimini kendi güzergâhlarında geçirmeleri gerekir.
İşlek caddelerde çok yavaş, işlek olmayan caddelerde ise çok hız yapıyorlar.
Yavaşken arkasında, hızlıyken de önünde olanın vah haline ki vay haline.
Bu yüzden kim kimi cezalandırmak istiyorsa ve beddua edecekse “Allah seni Batman’da bir dolmuşun arkasında rehin bıraksın” desin yeter.
İnsan, resmen rehin durumda kalıyor.
Ne yaparsan yap, seni takmıyor dolmuş şoförü…
Bu tür durumlarda aracın kliması da çalışmıyorsa yandın demektir.
Şahsen ben, her seferinde acayip demoralize oluyorum.
Dolmuşun arkasına takılan onlarca arabayla kuyruk oluştura oluştura ilerliyoruz çaresizce.
Bu durumu o kadar çok yaşıyorum ki dolmuş arkalarındaki yazıların çoğunu ezberledim neredeyse.
“Yaklaşma toz olursun, geçme pişman olursun”
“Sollama beni, mahcup ederim seni”
“Bana öyle melun melun bakma, biliyorum birazdan sen de gideceksin”
“Gözlerin güzel ama bakmasını bilmiyorsun”
“Benim için ağlama gözlerinden olursun”
“Sarsıldım ama yıkılmadım”
“Miras değil, alın teri”
“Karşılıksız sevenler”
“Son imparator”
“O şimdi asker”
“Toz kaldırma”
Dolmuş arkasında rehin olmakta bize kâr kalan da “dolmuş arkası yazılar repertuarımıza” her seferinde yeni sözler eklemektir.
İşin mizah boyutunu bir tarafa bırakacak olursak;
Bu işe bir an önce çözüm bulunmalıdır.
Batman Belediyesinin ilgili birimleri, İl Trafik Müdürlüğü ve Minibüsçüler Odasının, bu meseleye bir an önce el atıp çözmeleri gerekir.
Çünkü gerçekten dolmuş arkasında rehin kalmak, sıcakların 50 dereceyi bulduğu bu günlerde hiç de çekilmiyor.
