15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden 5 yıl geçti.
Halen bu menfur olayın etkileri toplum üzerinde devam ediyor.
O gece neler yaşandı, kimler bu kalkışmanın içerisindeydi, tümü ile netleşmiş değil.
O gece tüm Türkiye’de olduğu gibi şehrimizde de bir darbe girişimi oldu.
Ancak çabuk bastırıldı.
Ama şu bir gerçek ki tüm Türkiye’de olduğu gibi Batman’da da Fethullahçılar kamu kurumlarında, toplumsal dinamiklerde ticaret ve eğitim alanlarında ciddi bir biçimde örgütlenmişti.
2014 yılına kadar Batman’da onlardan habersiz kuş uçmazdı.
Yüzlerce cemaat evi, onlarca yurtları bulunmaktaydı.
Okullarında ve dershanelerinde okumayan, bunlara avantaj sağlamayan kalmadı Batman’da.
Esnaf, iş insanı, memur abe ve ablalardan geçilmiyordu.
Ben zamanında “Bunlar birer çıkar ve menfaat suç örgütleridir” derken, herkes kapılarının önünde biat etmek için sıraya girmişti.
Onlar ve etraflarındaki beslemelerine hiç inanmadım.
Darbe gecesi haber alınca da bunların başarılı olmayacaklarını etrafımda bulunanlara ve telefonla görüştüğüm kişilere açıkça söyledim.
Çünkü bunların niyeti ve amacının iyi olamadığını er geç herkesin anlayacağını biliyordum.
Milli ve dini duyguları yıllarca çıkarlarına alet ettiler.
Milyonlarca kişiyi. devlet adamlarını, başka ülkeleri kandırdılar.
Tabi birileri bunun saltanatını yıllarca sürdürdü, bir yerlere getirdi, servetlerine servet kazandırdı.
Onların çoğuna darbe sonrası bir şey olmadı.
Darbenin faturası daha çok maraba ve kimsesiz Fethullahçılara çıktı.
Elbette her kim suç işlemişse cezasını çekmeli.
Suç işleyen gariban da olsa, siyasetçi, padişah ve trilyoner de olsa fark etmez, etmemelidir.
Ama ne yazık ki her meselede olduğu gibi darbeciler meselesinde de birileri işi sulandırdı.
Mesela Fethullahçıların en güçlü olduğu ve önemsediği alan, siyasi kulvardı.
Halen hemen hemen her gün askeriye ve emniyetin içerisinde birileri gözaltına alınıyor ama darbenin siyasi ayağına ciddi manada dokunulmamış.
Her parti ve siyasi oluşumun içerisine adamlarını yerleştirmişler.
50 yıldır virüs gibi her yere sızmışlar.
Elbette bir anda temizlemek mümkün değil.
Ancak siyasi ayak temizlenmeden kesinlikle bu bela tam olarak bertaraf edilemez.
Batman’da da darbeci ve yandaşlarına yönelik yapılan operasyonlarda hiçbir siyasetçinin tutuklandığını duymadık.
Batman’da darbe kalkışmasında rol alan ve destekçileri olanlardan kaç kişi tutuklandı, bunlar tam olarak kimlerdir bilemiyoruz da.
Bildiğimiz tek şey var, yıllarca beslemeler, yandaşları ve akıl hocaları olanların çoğu ya hiç yakalanmadı ya da yakalandıysa kısa süre sonra sanki bu yapı ile hiç ilişkisi olmamış gibi serbest kaldı.
Toplumun genel kanısı, darbeci ve yandaşlarından ziyade, bu yapı ile hiç ilgisi olmayan bazı kişilerin olağanüstü hal ilanıyla hazırlanan kanun hükmünde kararnameler çerçevesinde yapılan uygulamalarla bazı kişilerin haksızlığa uğradıkları yönündedir.
Hak ve özgürlükler kısmen askıya alındı.
Kamudan binlerce kişi Fethullahçılarla hiçbir ilgisi olmamasına rağmen ihraç edildi. İhraçlarla ilgili yargı kararları da olabildiğince geç işledi.
Birçok mağduriyet yaşandı sırf bu yüzden.
Oysa halkın beklentisi bir daha demokrasiyi ortadan kaldırma girişimlerine fırsat verilmemesi için 15 Temmuz’da darbe girişiminde bulunanların hepsinin ve darbenin tüm ayaklarının ortaya çıkarılması ve hak ettikleri cezaya çarptırılmasıdır.
