BATMAN’DA KADINA YÖNELİK ŞİDDETİN KARNESİ

05-11-2018

Av. Necat Özdemir, sosyal medya hesabında, kadına yönelik şiddetin en az olduğu iller ile ilgili bir paylaşım yaptı.

Sonuçları itibarı ile bana hiçbir şekilde inandırıcı gelmeyen araştırmaya göre kadına yönelik en az şiddet sıralaması şöyleymiş:

1.Batman

2. Hakkâri

3. Şırnak

4. Van

5. Bitlis

6. Bingöl

7. Mardin

Kadına yönelik şiddetin en çok olduğu iller sıralamasında ise:

1. Bilecik

2. Elazığ

3. Isparta

4. Karaman

5. Kayseri

6. Denizli

7. Bartın

8. Yalova

9. Ardahan

10. Bolu

11. Manisa

12. Amasya

Av. Necat Özdemir’e sosyal medya hesabı üzerinden araştırmanın kaynağını sordum ama ne yazık ki bir cevap alamadım.

Paylaşımcı, bir avukat olduğuna göre şayet gerçekten bir araştırma yapılmışsa muhtemelen adli kayıtlar üzerinden bir araştırma yapılmış olabilir.

Sosyal medyadaki bu paylaşım, şayet gerçek bir araştırmayı kapsıyorsa bile kesinlikle Batman’ın bu alanda sicilinin çok temiz olduğuna inanmıyorum.

Paylaşımlar ve yapılan yorumlara bakıldığında başta erkeklerin bu sonuca çok sevindiklerini gördüm.

Çünkü bu sonuç, birçoğunun yaptığı ayıbı örtüyordu bir yerde.

Batman’ın bu alanda birinciliğine inanmadığım sosyal medya paylaşımlarına dayanamadım, bir yorum da ben yaptım.

Yorumumda “Bu araştırma şayet gerçek olsaydı bir Batmanlı olarak çok gururlanırdım. Ben ise aksini düşünüyorum, hatta şehrimizde sıklıkla yaşanan kadın intiharlarının perde arkasında da baskı ve şiddet olduğuna inanıyorum. Bu araştırma sadece adlı rakamlar ve hastane raporlara bakılarak yapılmışsa gerçekleri yansıttığına inanmıyorum.  Çünkü bana göre Batmanın diğer şehirlerden sosyal yapısı açısından farkı kadının gördüğü şiddeti hep gizlemesi ve dışarıya yansıtmamasıdır” dedim.

Bu görüşüme, kadına yönelik şiddet konusunda belli ki sicilleri temiz olmayanlar sinirlendi, seviyesiz bir şekilde beni gerçekleri çarpıtmakla suçladılar.

Oysa ben yıllardır sahadayım.

Bir insan hakları savunucusu,

Aktif bir sivil toplumcu,

Bir gazeteci olarak kadınların yaşadığı zorbalık, zulüm ve işkenceden biliyorum ki yapılan araştırma gerçekleri yansıtmıyor.

Kadına yönelik şiddet konusunda izlenimlerim ve tanık olduklarım kadarı ile ne yazık ki çok iyi bir yerde değiliz.

Kadın haklarının gaspı, özgürlüklerinin kısıtlanması, zorla evlendirme, taciz, tecavüz her türlü iğrençlik yaşanıyor toplumumuzda.

Şehrimizde işlenen kadın cinayetleri, zaten başlı başına ne durumda olduğumuzu gösteriyor.

Bin araştırmanın yapıldığı söylense ve her bininde Batman temiz çıktı denilse de hiç kimse bana Batman’ın kadına yönelik şiddet konusunda karnesinin iyi olduğunu söyleyemez.

Çünkü çektiği eziyeti, ölüm tehditlerini ve şiddeti gizleyen nice kadın gördüm şimdiye kadar.

Size kadın haklarını ve şiddetin sadece fiziki olduğunu, feminist bir dille söz anlatmayacağım 

Sadece şehrimizde yakın zamanda şiddet gören bir kadının hikâyesini anlatacağım.

Bir süre önce şiddetle ilgisi olmayan çok farklı bir konuda bitirme tezi hazırlayan bir kız öğrenci rasgele birkaç eve giderek görüşmeler yapar.

Bir eve gittiğinde perişan vaziyetteki anne ve üç çocuğu ile karşılaşır, kadınla biraz sohbet ettikten sonra kadın, öğrencinin sorduklarını değil yaşadıklarını anlatmaya başlamış.

Kocasının sürekli kendisine ve çocuklarına işkence uyguladığını, başkalarına söylerse kocasının, kendisini evden kovacağını ve çocuklarını kendisinden alacağını, akan gözyaşları ile birlikte söylüyormuş.

Öğrenci, kendi soracaklarını unutmuş, başlamış kadını dinlemeye.

Kadın, anlatmış da anlatmış yaşadıklarını.

Öğrenci, sorunu bana aktarıp kadını yaşadığı eziyetten kurtarmak için yardım istedi.

Ben kadını nasıl bu eziyetten kurtulacağının bildik tüm yasal yollarını anlattım ve öğrenci, gidip kadına anlattı.

Şiddet mağduru kadın ne dedi biliyor musunuz?

Ağlaya ağlaya;

“Bu açığa çıkarsa adımı geçimsize, kötüye çıkaracaklar. Çocuklarım elimden alınacak, kimse bana yardım etmeyecek. Lütfen bu size anlattıklarımı kimseye anlatmayın”

Bu, sadece aile içi kadına şiddetin bir yüzü.

Sokakta, iş yerinde, her yerde kadınlar günümüzde çeşit çeşit şiddete maruz kalıyorlar.

Ve toplumdaki yanlış algı ve yaklaşımlar, kamu görevlilerin sorunu küçümsemesi, “kocadır döver de sever de” penceresinden bakıldığı için Batman’da ve bütün ülkede kadınlara karşı şiddet, gizli ve cezasız kalıyor.

Bu yüzden öncelikle toplumun kadına bakışının iyileştirilmesi ve kadın-erkek eşitliğinin sağlanması gerekir.

Bir süre önce bu köşede gündeme getirdiğim “Kadın-Erkek Eşitliğine Camilerden Başlanması Gerekir”  sözlerimle ne demek istediğimin tam olarak anlaşılması gerekir.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?