Eski eşi tarafından boğazı kesilerek vahşice öldürülen Emine Bulut’a yönelik şiddeti, belleklere yıllarca unutulmayacak şekilde kazındı.
Emine Bulut’un can çekişirken “ölmek istemiyorum” deyişi, 10 yaşındaki kızının annesi can çekişirken “anne lütfen ölme” çığlığı, hepimizin yüreğini dağladı.
Bizim de boğazımız kesilmiş kadar acı yaşadık.
İçimiz kanadı.
İnsan olmaktan utandık.
Bu yaşanan dramdan sonra kadına yönelik şiddet, tüm Türkiye’nin gündemine oturdu.
İşin acı tarafıysa böyle hassas bir konuda bile toplum ikiye bölündü.
Azınlık da olsa erkek egemen topluluğun erk damarları yeniden kabardı.
Utanmadan kadını aşağılayan ikinci sınıf muamelesi yaklaşım ile her tülü hakareti ve şiddeti meşrulaştırma çabası içerisine girdiler.
Ama asıl baskın çıkan taraf, bu kez kadın şiddetine karşı duranlar oldu.
Kadın şiddetine karşı ses çıkarmanın sembol çığlığı haline gelen “anne ölme lütfen” sözü Batman’da da yükseldi.
Batman Barosu Kadın Komisyon öncülüğünde kadına yönelik şiddete dikkat çekmek için basın açıklaması yapıldı.
Birçok STK’nın da destek verdiği basın açıklamasında anlamlı afişler dikkat çekti ama en çok dikkat çeken çığlık “lütfen ölme anne” oldu.
Batmanlılar “Yeter artık anneler ölmesin, genç kızlar erkek şiddeti sonucu yaşamından olmasın” dedi.
Ben de bu anlamlı etkinliğe destek verenlerdenim.
Beni bu etkinliğe davet eden genç avukat arkadaşlar her ne kadar şehir içi trafiği yüzünden açıklamaya yetişmediyse de etkinliğe çok farklı kurumlardan destek gelmesi anlamlıydı.
Batman Barosu Kadın Merkezi Üyesi avukatlarının kadına yönelik şiddete dur demek için hazırladıkları dövizler dağıtılırken bana da “yaşam hakkı kutsaldır ihlal edilemez” yazılı döviz kaldı.
Tam da bir insan hakları savunucusu, hak temelli bir gazeteci olarak ben de yıllardır bunun mücadelesini veriyorum.
Elimde tuttuğum döviz güzel bir tesadüf oldu benim için.
Yaşam hakkını sadece insanlar için değil, börtü böcek için de yıllardır veren biriyim.
O amaçla kim ki canlıların yaşam hakkı için bir şeyler yaparsa ben her zaman yanında yer alırım.
Batman Barosunun Kadın Hakları Merkezinin kadına yönelik şiddete dikkat çekmek için yaptığı basın açıklamasında, hafızlara işlenen kadın cinayetlerine de dikkat çekildi.
Açıklamaya katılan kadın sayısı kadar erkeklerin de olması ve vahşi saldırıları hep bir ağızdan lanetlenmesi anlamlıydı.
Emine Bulut’un çığlığı belleklerimizde uzun yıllar silinmeyecek.
Batmanlı Kadınlar, Emine Bulut'un “ölmek istemiyoruz” çığlığını duyurmak ve yaşam hakkı kutsallığına dikkat çekmek için meydandaydı.
Hep beraberde haykırdık;
“Kadınlar ölmek istemiyor. Kadınlar, erkek şiddeti ile ölmemelidir”
“Eşit, özgür ve güven içerisinde yaşamalıdırlar”
