Batman Turizm Müdürlüğünün 7 günlük Turizm Haftası etkinlikleri start aldı.
Bir hafta boyunca turizm ile ilgili sosyal ve kültürel bir dizi etkinlik yapılacak.
Kültür ve Turizm Müdürünün yalnız kaldığı organizasyon için İl Müdürü İhsan Aslan’lının büyük emek ve çabasının olduğunu biliyoruz.
Gayret ve iyi niyetli çabaları sadece Turizm Haftası ile sınırlı değil tabi.
Ulusal ve uluslararası fuar ve organizasyonlarda, kentimizin tanıtımı ve turizmin gelişmesi için de büyük çaba sarf ediyor.
Geçmişte bu tür etkinliklerde kentteki tüm kurumlarla, sivil toplum örgütleri ile ortaklaştığını biliyoruz.
Bu yıl ki Turizm Haftasında neden yalnız kaldığını bilemiyoruz.
Bir haftalık program, bir haftadır gazetelerde duyuruluyor.
Programın içeriğine baktığımızda en önemli ve isabetli program ilk gün düzenlenen “Çözüm Süreci ve Turizm ilişkisi” adlı paneldi.
Panele konuşmacı olarak AK Partili Galip Ensarioğlu dışındaki tüm davetliler katıldı.
Panelde özellikle şuna vurgu yapıldı: “Huzurun ve güvenlik sorunu turizmin olmazsa olmaz şartlarındandır”
Yani bu iki faktörün 30 yıldır büyük engel teşkil etmesi nedeniyle bölge turizmi yeteri kadar gelişmemektedir.
Bu bir gerçektir.
Bu engelleri de ortadan kaldıracak olan en önemli faktörde çözüm sürecinin başarıya ulaşmasıdır.
Bu nedenle Turizm Haftası’ndaki en önemli etkinlik “Çözüm Süreci ve Turizm İlişkisi” konulu paneldi.
Programa baktığımızda iş olsun diye programa dahil edilen etkinlikler de var.
Mesela Mereto Dağına doğa yürüyüşü (ki bu mevsimde hava muhalefeti nedeni ile bu mümkün değildir) sinema gösterimleri, tiyatro gösterimleri gibi.
Diğer turizm haftalarına oranla bu yıl ki etkinlikler daha çok kültürel alanda olmuş.
Okullarda çocuklara verilecek seminerler elbette önemlidir, ancak Batmanın turizm potansiyeline dikkat çekebilecek etkinliklere daha çok yer verilmeliydi.
Aslında daha çok şunu kendimize sormamız gerekir “Batman gerçekten turizm kenti midir?”
Eğer cevabımız “evet” ise o zaman Turizm Haftası önem kazanır. Bu durumda ne yapılacaksa başta Ticaret Odası, diğer sivil toplum örgütleri ve kamu kurumları ile ortaklaşarak programlar zenginleştirilmelidir.
Turizm kenti olma potansiyeline sahip bir kentiz, bu inkâr edilemez.
Ancak değerlerimize zenginliklerimize sahip çıkma noktasında kafa karışıklığı yaşanıyor.
Uluslar arası turizm için cazibe merkezi olacak değerlerimizi görmezden gelmemiz başlı başına bir ayıptır.
Böyle bir haftada Hasankeyf gibi bir değeri, kültürel, inanç değerlerini tanıtacak pazarlayacak etkinlikler yapmayacaksın da ne zaman yapacaksın?
Anlayacağınız bir takım kaygı ve korkulardan kurtulmadıkça turisti çekecek değerlerimizi de pazarlayamayız.
Öncelikle bunu aşmamız gerekir bunu aşmadıkça senenin bütün günlerinde Turizm Haftası etkinlikleri düzenlesek dahi hiçbir anlam ve kazanımı olmaz.
