Kamuda adeta kölelik sistemi ile çalıştırılan 850 bin taşeron işçisinin statüleri nihayet değişecek.
Asgari ücretle en ağır işlerde çalışan taşeron işçilerine tanınacak haklarla birlikte, devlet ile aralarındaki müttehitlik firmaları çıkmış olacak.
Bu sayede kamu kaynaklarının emekçiler yerine taşeron şirkete ödenmesinin önüne geçilecek ve bir nebzede olsa işçilerin haklarında iyileştirme olacak.
Bu karar, şehrimizde binlerce kişiyi ilgilendiren bir durum.
Batman’da taşeron işçi çalıştıran kurumların başında Belediye gelmektedir.
Batman Belediyesinde Bin’in üzerinde taşeron işçi çalışıyor.
En çok taşeron işçisi çalıştıran diğer kurumlar ise kamuya ait hastaneler.
Bölge Hastanesi ve Kadın Doğum Hastanesinde de Binin üzerinde taşeron işçi çalışmaktadır.
Gençlik Spor İl Müdürlüğü, İl Özel İdaresi gibi kurumlarda da müteahhit elemanı olarak adlandırılan taşeron işçiler çalıştırılıyor.
Batman’da kamuda geçici statüde çalışan personel sayısı ne kadardır, kaç kişi kadro alacak, doğrusu buna ilişkin somut bir bilgi yok elimizde.
Ancak tahminime göre bu sayı 5 bin dolayındadır.
Bunlardan önemli bir bölümü de Batman Belediyesi’nde müteahhit elemanı olarak çalışmaktadır.
Sayıları 1500’ü bulan geçici işçiler, kadroya alınma konusunda pek mutlu görünmüyorlar.
Çünkü taşeron işçiler ile ilgili kadro meselesi tam olarak tamamlanmadan, tasarının kamuoyuna açıklanmasında belirsizlikler var.
Bunun en somut örneği de;
450 bin işçinin 657/4-d kapsamında kamu işçisi olacağı, ancak yerel yönetimlerde çalışan 400 bin işçinin ise kamu işçisi değil belediye şirketleri bünyesinde kadroya alınacağı açıklamasıdır.
Henüz kanun, meclise gelip yasallaşmadı ancak durum gerçekten bu şekilde ise kamu çalışanlarının kadroya alınmasında bana göre Belediye işçileri açısından bu pek de iyi bir karar olmayacak.
Belediyelerde çalışan işçiler en ağır işi yapan ve en çok kadroyu hak eden emekçilerdir.
Belediye işçileri gibi müteahhit elemanı olarak çalışanlar kamuda kadrolu işçi olacak, belediye işçileri ise özel şirket statüsündeki şirketlerde işe alınacak.
Bu durum gerçekten Belediye işçileri açısından birçok açıdan mağduriyete neden olacak.
Şayet belediye personelleri için öngörülen düzenleme gerçekten buysa ücret ve sosyal haklar açısından emekçiler için ciddi hak kayıplarına neden olacak.
Bu yüzden Belediyelerde çalışan taşeron işçiler de mutlaka kamu işçisi olarak kadroya alınmalıdır.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, 450 bin taşeron çalışanın 'amasız, fakatsız' şekilde direkt kadroya alınacağını söylediğinde, biz Belediye işçilerinin de aracısız olarak direk belediye bünyesinde işçilerin kadroya alınacağını düşünmüştük.
Ancak henüz ortada bir yasal düzenleme yok iken ve mağduriyetin telafisi mümkün iken alınan kararın yeniden gözden geçirilmesi gerekir.
Bana göre en çok kadro statüsünü hak eden, Belediyenin Taşeron İşçileridir. Çünkü en az güvenceleri olan emekçilerdir.
Her seçim sonrası Belediye Başkanı değiştiğinde yapılan ilk icraat, önceki dönem işe giren taşeron işçilerinin çoğunun çıkarılıp, yerine yeni başkana yakın olanların işe alınmasıdır.
Bu adaletsizliğin önüne geçmenin tek yolu, geçici işçileri daimi işçi statüsüne kavuşturmaktır.
Yapılacak yasal düzenleme ile Belediye emekçilerinin de diğer taşeron işçiler gibi haklarının güvence altına alınmasını istiyorsa iş işten geçmeden önce taleplerini ilgililere iletmeleri gerekmektedir.
