Bencilliğin, Sevgisizliğin Bu Kadarına da Pes!

07-10-2015

Bir haftadır duman altı yaşıyoruz ya…

Yaşlısı, hastası, çoluk çocuğu adeta bu yöntemle eziyet edildi.

En sağlıklı ve dinamik insan bile dumanlardan gözleri boğazı yandı.

Yaşananlar aslında birçok şeyi anlatıyor bizlere.

Doğaya, tüm canlılara sevgi, saygının ne denli azıldığını gösteriyor her şeyden önce.

Şu anız yangınlarını sadece birkaç çiftçinin tarlasını yakarak duman çıkarmak olarak ele almamak gerekir.

Aslında bu anız yangını bize genel olarak insanlarımızın sadece birbirine değil doğaya, canlıya çevreye karşı saygı ve sevgisinin ne denli olduğunu öğretiyor.

Soruna bu pencereden bakınca da ne kadarda ortada iç karartıcı bir tablo çıkıyor.

İnsanın özgürlük ve yaşam alanına müdahale eden o kadar çok yanlış var ki anız yangınları onların yanında hiç kalır.

Hadi anız yangınlarında yılda iki üç ay çekiyoruz.

Ya yine insanların duyarsızlığından kaynaklanan diğer rahatsız verici meselelere ne demeli.

Örneğin şehir içi trafikte sürekli yerli yersiz korna çalanlar.

Yerlere tükürenler.

En basit sevinç gösterilerinde havaya silahla ateş edenler.

Gece yarısı havayı fişeklerle yeri göğü inletenler.

Gelişi güzel çöplerini yere atanlar.

Daha onlarca böyle rahatsızlık veren hal ve hareket söz konusu toplumumuzda.

Bu yanlış hareketler dinimiz İslam da mekruh ve günahtır.

Bir arada medeni bir şekilde yaşamanın gereği olarak kişinin uymak zorunda olduğu ahlak, terbiye ve nezaket kuralları ve dinimiz İslam bize öğrettiği bu değildir oysa.

İnsanlar arasında saygı ve dayanışma azaldıkça insanlar birbirlerini daha çok rahatsız etmeye başlıyorlar.

Toplum gittikçe bencilleşen, birbiri ile bağı kopan bir mecraya doğru hızla sürükleniyor.

Bu sürükleme işte beraberinde insanın insanı rahatsız eden her türlü hal ve davranışlara neden oluyor.

Buna yol açan en önemli sebepte maneviyatsızlıktır.

Dini ve milli temelde manevi boşluk artıkça yaşamın her alanında sorunlarda büyüyor çeşitleniyor.

Bu yüzden de toplumun en küçük problemlerinden en büyüğüne kadar işin dayandığı nokta maneviyattır.

Bu temeli sağlamlaştırmak gerekir.

Bunu sağlam zemine oturtmadığımız sürece toplum birbirinden uzaklaşıp birbirine daha çok zarar verecektir.

Anız yangını ve diğer önemli meselelerimize ancak bu temelde yaklaştığımızda ancak çözebiliriz.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?