Batman’da ekoloji ve çevre hayvan hakları denince akla ilk gelen, Batman Çevre Gönüllüleri Derneği oluyor.
Çevre Derneğinin ilk olarak akla gelmesi, elbette boşuna değildir.
17 yıldır aralıksız olarak samimi ve cesur bir şekilde Batman’da gönüllülüğe dayalı olarak yaşanabilir bir çevre mücadelesi vermelerinden dolayıdır, bu denli hafızlarda yer edinmeleri.
Bu önemli sivil toplum örgütü, kıt imkânlarla, hiçbir projecilik ve sponsorluk desteği almadan, çevre mücadelesi alanında adeta mucizeler yarattı diyebilirim.
Dernek yönetimdeki görevim bir yana, her zaman üyesi olmaktan gurur duyduğum Batman Çevre Gönüllüleri Derneği, çalışmaları ve ilkeli duruşuyla, doğayı korumakla görevli olan kurumlardan daha çok etkili ve özverili çalışmalar yapıyor.
Kurumların çoğu, bunu bilip hissettiği için derneği adeta bir rakip olarak görüp öyle davranıyor.
Çevre bilincinin Batman’da gelişmesi, canlıların ve bitki çeşitliliğinin korunması için farkındalık yaratan çalışmalara imza atan derneği, çevreye zarar verenler, avcılar ve anız yakan çiftçiler kadar, bazı kamu görevlileri de sırf muhalefetinden ötürü sevmiyorlar.
Tabi ki bu dernek, birilerine kendini sevdirme derdinde değil.
Tek dertleri, yaşanabilir Batman ve dünya.
Yılbaşından bu yana gerçekleştirdikleri sadece birkaç çalışmasına bakarsanız, dertleri de niyetleri de hemen belli olur zaten.
Çölleşmeye karşı toplumsal duyarlılık çağrısı yapıldı.
Dernek yönetimi, çevre sorununu siyasilerin gündemine dahil etmek için Milletvekili Adaylarının katılımı ile çevre sorunları ve çözüm önerilerini, serbest kürsüde tartışmaya açtı.
Hasat dönemi nedeniyle anız yangınlarına karşı alınması gereken tedbirler ve çözüm önerileri ile ilgili toplantı gerçekleştirmiş.
Risk altındaki ormanlık ve yeşil alanlar ile ilgili bir toplantı düzenleyerek, alınması gereken önlemleri ve sonuç raporunu kamuoyu ile paylaşmış.
Nesli tükenmekte olan canlıları avlayanlara tepki amaçlı olarak, avcıların Raman Dağlarındaki taştan mevziilerini yıkmış.
Şehrimizdeki endemik bitki türlerini araştırmak için doğa gezisi düzenlemiş.
Öğrencilere çevre ile ilgili konferans verip, fidan dikim etkinliği gerçekleştirmiş.
Doğayı tehdit eden zirai ilaçların boş ambalajlarına dikkat çekmiş.
Çöp alanına dönüştürülen mera alanına dikkatleri çekmeyi başarıp, temizlenmesi sağlamış.
Bitki örtüsünün önemini ve sevgisini toplumda artırmak, ağaçların bakımı ve ekimi hakkında ücretsiz eğitim vermiş.
Kuşların barınma ve beslenme haklarına dikkat çekmek için kuş evleri kampanyası başlatmış.
Beşiri İlçesinde anneleri ölen yavru tilkilerin Belediye Hayvan Barınma Merkezine teslim edilmesini sağlamış.
Kafesteki bir şahinin doğaya salması için Doğa Kuruma Şubesi ile irtibatlaşmayı sağlamış.
Elbette bunlar, 6 aylık süre zarfında gerçekleştirdikleri birkaç çalışmadan bir kaç tanesi.
Yaptıkları, sadece bunlarla sınırlı değil elbette.
Ne acıdır ki bütün bunlara rağmen hala Batman Çevre Gönüllüleri Derneğinin önemini ve amaçlarını anlamayanlar var.
Elbette durduk yere bu kanıya varmıyorum.
Mesela geçen hafta Orman ve Su İşleri Bakanlığı 15. Bölge Müdürlüğü’ne bağlı Batman Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü tarafından Batman İlinin karasal ve iç su ekosistemleri biyolojik çeşitlilik envanter ve izleme projesi çalıştayını gerçekleştirdiler.
Amaç, ülkemizin sahip olduğu biyolojik zenginli ortaya çıkarmak olan bu çalıştaya bu alanda büyük uğraşılar veren Batman Çevre Gönüllüleri Derneği davet edilmemiş.
Tabi sadece çevreciler değil, yakın zamanda Batman İl Tarım Müdürlüğünce, Beslenme ve Gıda için Biyoçeşitlilik Projesi Lider Çocuk Tarım Kamp Eğitimini gerçekleştiren kamu görevlileri de davet edilmemiş.
Bir otelin konferans salonunda, sadece kurumun çalışanları ve dışarıdan gelen uzmanlarla yürütülen proje kapsamında son derece dar kapsamlı bir toplantı gerçekleştirilmiş.
Eminim ki bu toplantıya çevrecilerin haberi olsa ve katılmış olsalardı, çok önemli katkı sunarlardı.
Ama demek ki toplantıyı gerçekleştirenlerin derdi, çok çeşitlilik ve katılımcılık değil, daha çok bakanlığın talimatlarını usulen yerine getirmektir.
Her halde o yüzden ne çevrecileri ne de bu konuda çevrecileri ve çok önemli katkı sunacak uzman ve vatandaşları çalıştaya katmadılar.
