Her sene sıcaklar başladığında aynı manzara, aynı trajedi.
Her yıl onlarca kişi serinlemek için girdikleri akarsularda boğuluyor.
Sadece akarsularda değil, gölet, sulama kanalı ve kuyularda da boğulanlar oluyor.
Dün boğulma mevsimi resmen açılmış oldu.
İki gencecik insanın Dicle’nin ve Batman Çayı’nın kirli sularında boğulduğu haberini aldık.
Yıllardır insanlara ucuz bir ölüm reva görülüyor.
Kimse bunun bir önlemini, tedbirini almıyor ne yazık ki.
Önlem ve tedbir nedir biraz ona değinelim;
Tedbirlerden başlayacak olursak; havuz ve nehir kenarlarında yüzme amaçlı oluşturulan yapay göletler yok.
Olan da ücretli olduğundan dolayı pek tercih edilmiyor.
Batman Çayı kenarında atıl durumdaki yüzlerce dönüm alan mesire yeri, gölet ve havuzlara dönüştürülmüş olsaydı insanlar Dicle’nin kirli sularını tercih etmezdi.
Ne tür önlemler alınması gerektiğine gelince;
Bir kere Dicle Nehri suyu sağlık açısından hiçbir şekilde kullanılamaz ve suya girilmesi sakıncalıdır.
Yaz aylarında su seviyesi düştüğünde bu durum, kokusundan ve renginden de anlaşılıyor.
Bu meselenin halka anlatılması ve nehre girilmesinin yasaklanması gerekiyor.
Sağlık açısından nehre girilmesi yasaklandıktan sonra nehir boyunca uyarı levhalarının asılması ve özelikle hafta sonunda ekiplerin nehir boyunca dolaşıp halkı tehlikelere karşı uyarmaları gerekir.
Yani iş, boğulma aşamasına geldikten sonra müdahale etme mantığından vazgeçilmelidir.
Ne yazık ki bu güne kadar hiçbir önlem ve tedbir alınmış değil.
Boğulanın cesedini sudan çıkarıp yakınlarına vermek marifet değildir.
Önemli olan boğulmaları önlemektir.
Peki, yetkililere soruyoruz; boğulmaların önüne nasıl geçilebileceğine dair bir yöntem ve planınız var mı?
Varsa kamuoyu ile bunu paylaşın biz de bilelim.
Yoksa şayet yukarda sırladığımız öneriler makul ve mantıklıdır.
O zaman bu sorunun çözümü nedir, nasıl olacak lütfen bulun.
Son olarak bu işin muhataplarını da yazalım ki, bu yazının muhatapları da kendini bilsin.
Batman Valiliği (İlin en büyük mülki amiri olması münasebeti ile)
Batman Belediyesi (Kentte yüzme havuzları, mesire ve piknik alanları olmak üzere, ihtiyaca göre sosyal mekânlar oluşturması gerektiğinden)
İl Çevre Şehircilik Müdürlüğü ( Nehir yatağında gelişi güzel kum alındığından çukurlar oluştuğu, yine nehre her tülü atık atılmasından dolayı)
DSİ ( Tüm akarsulardan mesul olduğundan dolayı)
İl Afet ve Acil durum Müdürlüğü-AFAD ( Tehlike altında olanları kurtarma ve boğulanları sudan çıkardığı için)
Son bir soru… Peki, bu işin sorumları bu güne kadar bir araya gelip sorunu etraflıca hiç konuştular mı acaba?
