Batman Çevre Gönüllüleri Derneği, 5 Haziran Çevre Günü’nde bu yıl her seneni olduğundan daha çok etkinlik düzenledi.
Derneğin Kuruluşunun 15. yıldönümü olduğu için bu yılki 5 Haziran Çevre Günü ile birleştirilerek program daha da zenginleştirildi.
Sabah saat 10.00’da başlayan etkinlikler, akşam saatlerine kadar devam etti.
Batman Çevre Gönüllüleri Derneği, Batman’da sadece çevre alanında değil, bütün alanlarda verdiği mücadelelerle ilkeli bir duruş sergiliyor ve bu yönüyle kamuoyu tarafından büyük takdir görüyor.
2001 yılında kurulan Çevre Günleri Derneği’nin 2016 yılına kolay gelmediğini çok iyi biliyoruz.
Batman Sonsöz Gazetesi olarak bu kıvılcımı ilk çakan ve derneğin bu güne gelmesinde emek veren herkese teşekkür ederiz.
Gönüllülüğün çıkar ve rantlara dönüştürülmeden, hiçbir güç ve kuruma dayanmadan nasıl yapılabildiğini gösteren bu dernek, sivil toplum alanında örnek alınacak bir konumdadır.
Çevreye, doğaya ve tabiata zarar verenlerle mücadele ettiği için yani rant ve çıkarlara dokunduğu için bu derneğin pek seveni de yok ne yazık ki.
Örneğin ilin yönetimindeki hiçbir Vali veya Belediye Başkanı bu güne kadar bu derneği ziyaret etmemiştir.
Oysa her Vali veya Belediye Başkanı, göreve yeni başladığında hayırlı olsun ziyaretlerine gider. Çalışmalar konusunda gerektiğinde tüm kamu kurumları ile işbirliği geliştirirler.
Ama ne Vali ve ne Belediye Başkanları ne de Yardımcıları yanlışlıkla bile olsa bu derneğe uğramamıştır.
5 Haziran Çevre Günü’nde Batman’ın çevre sorunlarını tartışmak amacıyla düzenlenen Forum’a da katılım sağlamadılar.
Form’un açılış konuşmasını yapan Dernek Başkanı Recep Kavuş, katılımcıları selamladıktan sonra Vali ve Belediye Eş Başkanlarına teşekkür ederek konuşmasına başladı. Başkan Kavuş, teşekkür gerekçesini de şu ilginç sözlerle açıkladı “Programımızı her kesime etkin bir şekilde duyurmak üzere imkânlarımızı zorlayarak bir davetiye hazırladık, başta Vali Bey ve Belediye Eş Başkanları başta olmak üzere Belediye Başkan Vekiline, Vali Yardımcılarına, her iki kurumun Çevre Müdürlüklerine ulaştırdık. Davetiyeyi ulaştırdıktan sonra programa katılacaklarına dair umudumuz yoktu ve gerçekten de öyle oldu, hiç biri programımıza katılmadı. İlin mülki kademesi bizi yanıltmadığı için kendilerine teşekkür ederiz”
Doğrusunu söylemek gerekirse Çevre Derneği Başkanı kendi siteminde haklıdır.
Hadi diyelim ki Vali Bey ve Belediye Eş Başkanlarının her zamanki gibi yoğun bir programı vardı ve yardımcıları da gelemedi.
Peki, ilgili kurum müdürlerini programa göndermeleri gerekmez miydi?
Çevre Derneğinin programında kentin en önemli meselesi olan çevre sorunları konuşuldu.
Davet edilmeseler bile bu programdan haberdar olmaları halinde katılmaları gerekirdi.
Ama yolunu şaşırarak bile olsa ne Valilikten ne de Belediye’den toplantıya katılan olmadı.
Daha bir hafta önce büyük paralar harcanarak düzenlenen bir organizasyonda kentin en lüks mekânlarından olan bir sosyal tesiste “Ahilik Haftası”na katılan protokol üyeleri, tüm dünyada yükselen değer olarak görülen Çevre Haftası etkinliklerine katılmadı.
“Ahilik Haftasına niye katıldılar?” demiyoruz ama Ahilik Haftasına tam kadro ile katılım sağlıyorlarsa Çevre Günü etkinliklerine katılmamaları gerekirdi bizce.
Her birey için yaşama hakkının olmazsa olmazı olan sağlıklı bir çevre hakkı için, gönüllülük temelinde büyük özveri ile mücadele eden bu sivil toplum örgütünün bu kente kazandırdıklarını sanırım bilmeyen yoktur.
Derneğin kuruluşundan bu yana ne Avrupa Birliği ne SODES ve ne de DİKA’nın fonlarından yararlanmayan, tarafsızlığını ve bağımsızlığını koruyan bu derneğe il yöneticilerinin mesafeli yaklaşımlarını anlamak mümkün değildir.
