ÇOK ÖNEMLİ VE CESUR HIRSIZ ARKADAŞLAR

26-01-2016

Size bu köşede seslenmemin temel nedeni bir arkadaşımın ricası üzerinedir.

Kendisi ve 2 çocuğu işsiz olan bir baba, yıllarca biriktirdiği parayı sermayeye dönüştürerek kendi işini kurdu.

Büyük umutlarla kurduğu işyerinde gece-gündüz demeden kendisine bir gelecek kurmak için çocukları ile birlikte var güçleri ile çalışıyordu.

İşler tam olarak umduğu gibi gitmiyordu ancak en azından çocukları ile iyi kötü çalışabilecekleri bir ekmek kapıları olmuştu.

Bu yüzden umutla ve gayretle ilerisi için planlar yapıyor, yeni müşteriler kazanmaya çalışıyorlardı.

Taaa ki siz cesur ve önemli hırsız arkadaşlar bir gece yarısı kapısını kırarak içeride para eden değerli eşyaları silip süpürene kadar.

Size cesur dedim çünkü Batman’ın en işlek noktalarından birinde, kameraların önünde elinizi kolunuzu sallaya sallaya dükkânı boşalttınız.

Bu yaptığınız büyük bir cesaret!

Bu cesaretinizden dolayı sizi kutlamak geliyor içimden.

Ancak sizi ne hikmetse göremeyenler, benim sizi kutlamamı suç sayarlar diye sizi tebrik edemiyorum.

Hakkınız olan tebriki, haklı gerekçelerle sizden esirgediğim için kusura bakmayın!

Bir de size çok önemli dedim ya, belki neden önemli dediğimi merak edenler olabilir, bu yüzden biraz açayım.

Tabi benim gibi evi gece soyulmuş kişiler için değil, başkaları için önemlisiniz.

Neden önemli olduğunuza geleceksek;

Hırsızlığın arttığı tolumda ciddi anlamda yozlaşma baş gösterir.

Kişiliksiz, kimliksiz, inançsız bireyler çoğalmaya başlar.

Ayrıca toplumda hırsızlık yüzünden ciddi anlamda kişisel husumetler baş gösterir.

Bu tür bir toplum, ne yazık ki birilerinin de işine gelir.

Bu yüzden toplumun geneli içim her ne kadar önemsiz ve zararlı olsanız da aslında birileri için önemli ve gereklisiniz.

Yani bilerek veya bilmeyerek topluma sadece maddi değil, inanılmaz derecede manevi açıdan zarar veriyorsunuz.

Bu yüzden yaptığınız her hırsızlık vakası toplumda ciddi manada yaralar açıyor.

Size burada bir tavsiyem var, bu cesaretinizi topluma zarar vererek değil, yararlı işler yaparak değerlendirin.

Haksız kazançla doyamaz, mutlu da olamazsınız.

İnanın evini ve işyerini soyduğunuz insanlar da sizin gibi gariban ailelerdir.

Ne şartlarda ev veya işyeri kurduklarını bilseniz, değil mallarını çalmayı, onlara kendi malınızdan verirsiniz.

Bir zengin, bir makam sahibinin evine girmek isterseniz de giremezsiniz, üstelik bir saat geçmeden yakalanırsınız.

Bütün bu gerçeklere rağmen fakir fukaraya halen nasıl zarar veriyorsunuz şaşıyorum size.

Biliyorum bu sorunu bitirmek sadece sizin vicdanınıza kalmış.

Bu yüzden direk size seslenmek istedim.

Lütfen ama lütfen ve çok çok rica ediyorum, zaten toplumun başında bir bin dert var, bari siz rahat bırakın onları.

Not: Benim bu yazıda kast ettiğim hırsızlar, o devleti farklı yol ve yöntemlerle soyan büyük hırsızlar değil. Şu, bizim mahallelerin gariban küçük ölçekli hırsızlarıdır.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?