“EV ALALIM” KAMPANYASINA DAVET

10-01-2016

Merhaba sevgili okur.

Müdür beyin ufak bir ikazıyla “yazar kilitlenmesi”nden kurtuldum kurtulmasına lakin şu anda da habire yazasım geliyor walla.

Çamurlu yollardan dolayı Belediyeyi yaz, doğalgaz çukurlarından dolayı SİBADAŞ’ı yaz, elektrik kesintilerinden mütevelli DEDAŞ’ı yaz, onu yaz, bunu yaz… Yaz babam yaz…

Yazıyoruz ama yazdıklarımızın işe yaradığını da bilmek istiyoruz.

İşte tam da bugün, dikkate alınması istemiyle, önemli bir konuya değineceğim.

Cumartesi günü gazetemizde “Bu Bir İnsanlık Ayıbı” başlığı ile manşete taşıdığımız haberi okudunuz mu bilmiyorum. (okuyanları takdir, okumayanlara ise teessüf ettiğimi dipnot olarak geçmek isterim)

Hemen kısa bir hatırlatmada bulunayım.

Aylar öncesi kocası tarafından terk edilen 6 çocuklu bir annenin dramını konu alıyordu haberimiz.

Çamlıca Mahallesinde yıkık dökük bir evde yaşamaya çalışıyor annemiz.

Bir kızı engelli üstelik.

Yaşadıkları sefalet, soğuk kış günlerinde ikiye katlanmış.

Gazeteci arkadaşlarımızın dikkati sayesinde Şut Ailesinin dramı haberleştirildi.

Duyarlı okurlarımız (ki ben bu kesim okurumuzu yürekten tebrik ediyor, sımsıcak selamlarımı yolluyorum) haberi okuyup geçiştirmek yerine harekete geçti.

Gıda ve giyim yardımları ulaştırıldı aileye.

Amma velâkin yetmez efendim…

Zira bu aileye acilen tavanı akmayan, duvarları yıkıldı yıkılacak gibi durmayan, sıcak bir yuva lazım.

Gıda ve giysiden çok ev lazım yani ev…

Batman, ana kucağı gibi bir şehir. Ezidi’ye kucak açtı, Suriyeliye kucak açtı, Afganlılara kucak açtı… Onları barındırdı, doyurdu.

Bu konuda takdire şayan bir duyarlılık örneği sergiledi ama sanıyorum bunu yaparken kendi yoksullarını unuttu.

Kentin göbeğinde, derme çatma bir evde yaşayan 6 çocuklu bir annenin gözü, komşularından gelecek sıcak bir çorbada...

Çocuklarının karnını nasıl doyuracağını düşünmekten, gözlerine uyku girmedi belki de.

Soğuk günlerde ne yaşadılar bilmiyoruz bile…

Peki, yardım için var olan kurumlar, dernekler, nasıl sessiz kaldılar bu manzaraya?

Neyse ki eleştiri dozumu hafif tutacağım. Çünkü kırgınlık ağır basıyor bugün. (Bunu ufak bir gözdağı olarak da kabul edebilirsiniz)

Şimdi, Batman olmanın zamanı.

Ana kucağı gibi yani…

Sarıp sarmalamalı bu aileyi. Ama önce bir ev almalı.

“Çam sakızı, çoban armağanı” deyip, gelen bütün 3–5 kuruşları toplayıp bu aileye yuva yapmaya var mısınız?

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?