GÜÇLÜ SİVİL BİR SESE İHTİYAÇ VAR

30-04-2018

Batman’da 700’e yakın sivil toplum örgütü kategorisinde yer alan kurum ve kuruluş bulunmaktadır.

Ancak her nedense uzun süredir etkileri ve sesleri duyulmuyor.

Yaşadıkları şehre karşı sorumluluklarını yerine getirdikleri, demokrasi ve çok sesliliğe pek bir katkı sağladıkları ne yazık ki söylenemez.

En önemlisi de bir araya gelme noktasında sorun ve sıkıntıları var gibi.

Geçmişte Batman Kent Konseyi gibi oluşumlarda hepsi olmasa da çoğunluğu bir çatı altında ortak paydalarda buluşabiliyordu.

Batman’da birliktelik ve çoğulculuk açısından iyi de katkılarını gördük.

Ama dediğim gibi şimdi tamamı ile bir dağınıklık ve kutuplaşma söz konusudur.

Bu kanıya nereden vardığıma gelince;

Son zamanlarda Batman’a Tıp Fakültesi kazandırma amacı ile ortaya çıkan Batman Kalkındırma Platformu, bunun açık bir örneğidir.

Kısa adı BAKAP olan Platform içerisinde sadece 29 sivil toplum örgütü yer almakta ve çoğunluğu da anlayış olarak birbirlerine yakın kurumlardır.

Toplumun diğer renk ve görüşleri, bu oluşumun içerisinde yer almamış.

Dışarıda kalan kurumlar mı katılmadı,

BAKAP’ı kuranlar mı onları katmadı,

Bilemem…

Ama sebep ne olursa olsun, doğru bir karar değildir. 

Ama bir sivil toplumcu olarak şunu iyi biliyorum;

Toplumsal barış ve birlikte hayal kurmak için farklılıkların bir araya gelmesi çok önemlidir.  

Batman’da ise önemli bir kusur;

Birbirlerine benzemeden ve birbiri ile benzemeye zorlamadan daha doğrusu birbirini silmeden çalışma anlayışı gittikçe yok oluyor.

Oysa yapılması gereken ise ortak faydalarda buluşmak, diğerini kötülememek, tema ve kimliğe kapanmamaktır.

Bizde ise mevcut durumda birbiri ile iletişime geçmeme,  konuşmama, düşüncelerini dayatma ve rollerini sorgulama, ötekileştirme anlayışı, çok acımasız bir şekilde hakim oluyor.

Bu da demokrasi ile bağdaşmayan bir durum.

Kanaat ve kararlarını etkileme, itibarsızlaştırmanın neresi demokratlıkla, demokrasi ile bağdaşmaktadır?

Yaşanan olumsuzluklar, sivil toplum alanında gittikçe içe kapanmaya, (istenen düzeyde olmasa da) var olan bağların da kopmasına neden olmaktadır.

Ön yargılardan vazgeçilerek mutlaka birlikte hareket etme, konuşma, mücadele etme zeminini oluşturulmalıdır.

Sivil toplum alanındaki bütün dinamikler bir arada olursa ancak güçlü bir ses çıkabilir.

Batman, ancak bu şekilde içinde bulunduğu durumdan daha ileriye getirilip, kalkındırabilir.

Siyasi alanı, bireysel çıkar ve günlük hesaplardan kurtararak Batman’a fayda sağlayacak bir zemine çekebiliriz.

Sivil toplum alanı, birbiri ile hesaplaşma, intikam alma herkesi kendisine benzetme, ötekileştirme arenası değildir.

Bağımsız, adil, etik, vicdanlı ve kamusal çıkarları savunan bir kimliğe sahip olmalıdır.

Sivil sesler ancak bu şekilde duyulur, bu sekil de talepleri, önerileri dikkate alınır. 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?