Yöntem olarak tasvip etmesem de gidişine sevindiğim Melih Gökçeksiz Ankara, daha sevimli olmuşsa da hala soğukluğu üzerinde.
Yağış yoksa da hava buz gibi dondurucu.
Melih Gökçek'in artık Büyükşehir Belediye Başkanı olmadığı Ankara'nın daha önce yaşadığım soğukluğu, sadece Gökçek ve mevsimden kaynaklanmıyormuş meğer.
Soğuk ve büyük çıkar ilişkilerinin olduğu bu şehirde gece ve gündüzü birbirinden ayıramıyor insan.
Hayat, durmaksınız akıp gidiyor.
Bu hayatın içerisinde çok yabancılık hissediyor insan.
İnsanın, siyah makam araçlar ile en çok karşılaştığı Türkiye'nin başkentinde ağır iş, ihale, makam peşinde olanların koşuşturması var.
Çıkarcılardan kenara çekilmesen koşuşturmalarından ayakaltında ezilirsin.
Ezilmemek istemiyorsan çok dikkatli olmak gerekir.
İnsanlar menfaat, kural ve profesyonelleşme arasında insanlığından gittikçe daha da uzaklaşıyor.
Bu sadece Ankaralılar için geçerli değil, burada yaşamaya başlayan her insan için geçerli.
Ankara'ya ayak basar basmaz karşılaştığım Batmanlı Hemşerimin tavrından da bunu anladım.
Sadece "merhaba dedi"
Özel arabası ile geldiği terminalden tek başına ayrılırken nezaketen "gittiğim istikamete gidiyorsanız bırakayım" da demiyor.
Sonra gittiğim yere hangi toplu taşıma araçları ile gideceğimi soruyorum, tek kelime ile de olsa bir cevap alıyorum.
"Peki, o araçlar nereden kalkıyor " diye ikinci soruyu sorunca da, yüzünde bir ekşilikle "bak olmadı işte, ikinci soruyu sormayacaksın" cevabı karşısında daha terminalde iken sadece iklimin değil insanların ne kadar soğuk davrandıklarını bir kez daha anladım.
Neyse ki bu şehirde hala insanlığından, asaletinden, bilgeliğinden zerre kadar ödün vermeyen Fernas Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Necat Nasıroğlu’nun duruşu, ilgisi bu soğuk ortamda insanın içini ısıtıyor.
Türkiye'nin yönetildiği şehir Ankara’da kaldığım üç günlük süre içerisinde Sayın Necat Nasıroğlu dışında iş dünyası, siyaset ve bürokrasi kesiminde de önemli kişilerle görüşmelerim oldu.
Karamsarlığın yanında geleceğe dair umut taşıyan insanlar da var.
Örneğin ABD’nin Kudus’ü Filistin’in başkenti ilan ettiği provakatif kararına karşı TBMM’de grubu bulunan dört siyasi partinin uzun süreden beri ilk kez aynı metnin altına imza atmasını, yeni ortaklaşmanın bir adımı olarak değerlendirenler var.
Siyasette özlemi duyulan bu tablonun devamının, ülkedeki siyasi gerilimi dağıtma adına faydalı olacağı söyleniyor.
Ülkemizin de buna çok ihtiyacı var.
Bu sağlanırsa inanıyorum Ankara’nın buz kese havası da kış mevsimine rağmen ılıman bir hal alır.
Hepimizin öncelikli beklentisi bu yönde...
