IŞİD MAĞDURU EZİDİ’LERE BU DA YAPILIR MI?

13-01-2019

Şengal’den dört yıl önce IŞİD’den kaçanlardan yaklaşık Bin Ezidi, başta Beşiri İlçesi’ndeki köyler olmak üzere Batman’a sığınmıştı.

Bunlardan büyük bölümü Avrupa’ya göç etti.

Yaklaşık 200–300 kişi, ülkelerine geri döndü.

Yaklaşık 300 kişi ise hala çoğu Beşiri Köyleri’nde zor şartlarda yaşam sürdürüyor.

IŞİD’in katliamından birçok yakınını kaybeden, zar zor canlarını kurtaran Ezidi Muhacirler, memleketlerine dönmenin umudu ile yaşıyorlar.  

Savaş mağduru Ezidi’lerden yaklaşık 40 aile, Beşiri’nin Uğurca (Koriğ) Köyü’nde geçici olarak ikamet ediyor.

Bu kışın dondurucu soğuklarında büyük bir yokluk ve sefalet içerisinde yaşama tutunmaya çalışıyorlar.

Diğer savaş mağduru Suriyeli muhtaç mültecilerden daha büyük sorunlarla boğuşuyorlar.

İnanç ayırımcılığından ötürü yöre halkının zekat ve yardımlardan da diğer mülteciler kadar yararlanamıyorlar.

İş bulup çalışamıyorlar.

Bu nedenle hiçbir ek gelirleri de yok.

Kızılay ve Sosyal Yardımlaşma Fonunun kısıtlı imkânları ve bazı duyarlı insanlar olmasa açlıktan belki de ölmüşlerdi.

Tabi bir de köyün Muhtarı Erhan Tagay’ın çaba ve yardımlarını da unutmamak lazım.

Muhtar ve ailesi, adeta sofrasındaki her lokmayı mağdur muhacirlerle paylaşıyor.

Koriğ Köyü’nde yaşam savaşı veren Ezidi’lerin başından geçen bir olayı duydum ve çok üzüldüm.

Bu olayı sizlerle de paylaşmak istiyorum.

Mülteci Ezidiler’den 3’ü, ek gelir elde etmek için bir işe koyulur.

Dar günler için bir köşede sakladıkları para ile yaz ayında ortaklaşa 120 adet hindi palazı satın alırlar.

Altı ay boyunca hindilerle ilgilenirler.

Hindilerin yarısı, daha yavru iken ölür. Geriye 60 kadar hindi kalır.

Ortak hindileri paylaşırlar.

Ortaklardan biri, hindilerini satmak için köyün yanından geçen yolda, tel örgülü bir alanda hindileri satışa çıkarır.

Hindilerden 2’sini satar, parasını alır. Emanet olarak onlar da yanında kalır.

Hindilerinin başına bir şey gelmesin diye geceleri nöbet tutar.

Sabaha doğru gün ağırınca uykuya dalar.

Uyuduğu bir sırada tüm hindiler, hırsızlar tarafından çalınır.

Hindilerin çalındığını öğrendiğinde adeta dünyası yıkılır.

Bütün umutları yıkılır.

Bu ahlaksızlığı hangi vicdansız yaptı bilemem ama bildiğim bir gerçek var ki bu hırsızın mağdur, çaresiz Ezidilere yaptığının, İŞİD barbarlığından bir farkı yoktur.

Bu tür alçaklığa bu Allah’ın belalarını sevk eden de Ezidiler’e yıllardır yapılan inanç ayırımcılığının bir sonucudur.

Öyle bir algı yaratılmış ki toplumda, Ezidiler’e hiçbir yardımda bulunulmaz, toprakları, malları ve servetlerini ellerinden almak caizdir.

Oysa inancı ne olursa olsun,  Allah’ın yarattığı tüm insanlara şefkat ve merhametle yaklaşılmalıdır.

İslam dini bunu emrediyor.

Ezidileri de Allah yaratmış ve her Müslüman kadar onlar da Allaha inanıyor ve itaat ediyorlar.

Onların malına canına her kim göz koyar ve el uzatırsa bir Müslüman’a zarar vermiş gibi günah işliyor.

Kim bu alçaklığı yapmış bilemiyorum ama bu vesile ile bize düşen sorumluluğu hatırlatmak istiyorum:

Bizim yapmamız gereken, sadece hindileri çalınan Ezidi Aileye değil, bu kışın zor günlerinde çadırlarda yaşam mücadelesi veren tüm Ezidi Mültecilere temel ihtiyaç malzemeleri yardımında bulunmaktır.

Haydi Batman;

Mülteci Ezidi Mağdurlarla dayanışmaya…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?