İSTİSMARLAR NASIL ÖNLENİR?

01-03-2018

İstismar vakalarını aylardır yazıp, çiziyoruz.

Batman’da küçük kız çocuklarının, fuhuş batağına çekildiğini, hamile kalan kız çocuklarının bulunduğunu duyurmaya çalışıyoruz da nafile.

Sağır sultan duydu yazdıklarımızı ama Batman Halkı tınlamadı.

Taaa ki Adana’da 4,5 yaşındaki kız çocuğuna yönelik istismar olayı duyuluna kadar…

Şimdi herkes tek bir ağızdan bağırıyor;

İstismarcılara ceza…

İdam…

Konu, hükümetin gündemine girdikten sonra bu tepkileri şova çevirenler de oldu tabi.

Olsun, yine de önemli verilen her tepki.

Geç alınmış olsa da yeni yeni “istismarcıya ceza” konusu konuşulmaya başlandı.

Beklentiler yerine ulaşırsa eğer;

istismarcılara, Türk Ceza Kanunu’nun gelmiş, geçmiş en ağır cezaları verilecek.

Ama doğrusunu söylemek gerekirse;

Beklentilerin boşa çıkacağı,

Yasal düzenlemede, yine bir takım boşluklar bırakılarak, istismarda kaynaklı mağduriyetlerin devam edeceği karamsarlığı hakim bende.

Öte yandan istismarların nasıl önlenebileceğini dair öneri ve sesler de cılız şu anda.

Çocuklara, “bedenine dokundurma”

çığlık at” nasihatleri yapılıyor boyuna.

Tabi bu çabalar da önemli…

Ama;

İstismar anında çocuğun çığlık atmasını sağlamak

Ya da

İstismarcıya ağır ceza verilmesini sağlamak değil mesele…

İstismar zihniyetini yerle bir etmek asıl mesele…

“Her kasada çürük bir elma”

“Her şehirde 3–5 tacizci olur” anlayışı il devam edersek,

Uyuşturucu gibi istismar konusu da önü alınamaz sorunlardan biri olacak,

Ve korkarım, istismar vakalarının, can yakmadığı yuva kalmayacak…

İşte tam da bu yüzden;

Tez elden;

İstismarcıya en ağır cezaların verilmesi yönünde kamuoyu baskısı yaratılsın,

Yasal düzenlemelerde “boşluklara” “iyi hal indirimlerine” asla ama asla müsaade edilmesin

Okullarda “çocuk hakları” ve “istismardan korunma” konuları sık sık işlensin

Rehber öğretmenler bu konuda harekete geçirilsin,

Camilerde konuyla ilgili en az haftada 3–5 sefer vaaz verilsin

Aile ve Sosyal Politikalar Müdürlüklerinde, sosyolog, psikolog ve avukatlardan bir ekip oluşturulsun,

Bu ekip;

Mahallelerde, evleri tek tek ziyaret etsin, anne-babalara ve çocuklara birebir-yüz yüze eğitimler versin

Çocuklara beden mahremiyetini anlatsın,

Başından geçenleri, en güvendikleri kişiye anlatmaları, hiç çekinip utanmadan anlatmaları gerektiği önemle nasihat edilsin,

Kahvehaneler tek tek gezilsin, istismarın toplumda yarattığı tahribat anlatılsın, “çocuklara dokunmayın” densin,

İstismardan caydırıcı cezalar altı çizili kelimelerle tek tek anlatılsın.

Ancak bu tür bir seferberlik hali ile bu belayı def edebiliriz, inanın bana…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?