KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİNE CAMİLERDEN BAŞLANMALI

24-10-2018

Bir kadın isminin camiye verilmesi, pek rastlanan bir durum değildir.

Ankara Ulus Meydanındaki Melike Hatun Caminin ismi ile karşılaşınca Cuma Namazını burada kılmaya karar verdim

7 bin kişinin aynı anda namaz kılabildiği Ulus İtfaiye Meydanında bulunan camide, Cuma Namazı Hutbesinde vaiz, kadın haklarına geniş bir şekilde değindi. 

Vaiz, bu güne kadar kimilerinin, işine geldiği gibi dine göre kadını yarım görmesine cevap olabilecek sözler söyledi.

Kadına ikinci sınıf muamele edilmesi ve kadına yönelik şiddetin İslam Dinine göre yanlış olduğundan söz etti.

Kadın haklarına ağırlıklı olarak vurgu yapılan cami, fiziki olarak kadınların da erkeklerle birlikte Cuma Namazı ve diğer farz namazlarını imamla aynı anda kılabilecekleri şekilde dizayn edilmiş.

Az da olsa Cuma Namazı esnasında birkaç kadın, Cuma Namazını kılıyor.

Bu manzarayı görünce yıllardır kadın hakları için mücadele edenlerin bu alanda de neden kadın haklarını savunmadıklarını düşündüm.  

Aslında kadına yönelik ayırımcılık neredeyse, asıl mücadeleye oradan başlamak gerekmiyor mu?

Türkiye geneli camilerde bir kaçı hariç, ibadet koşulları açısından ne yazık açık bir şekilde ayırımcılık söz konusudur.

İbadet için cinsiyet farkı gözetmeden eşit koşulların oluşturulması, nereden bakılırsa bakılsın zorunludur. 

İbadetlerini Allahın evleri olarak tabir edilen ibadethanelerde cami cemaati ile birlikte yapmak, elbette kadınların da hakkıdır.

Kadınların, cami cemaatine diledikleri vakit katılım sağlamalarının önünde ne yazık ki birçok engel var.

Camilerde erkeklere rahatlıkla ibadet etmeleri için nasıl ki her türlü kolaylık sağlanıyorsa, aynı haklar kadınlar için de sağlanmalıdır.

Erkeklerin her kamusal alanı tekellerine geçirdiği gibi camileri de buna dahil etmeleri kabul edilemez.

Ne yazık ki bu tekelleşme zihniyetine karşı bu güne kadar kadınlara ibadethanelerde eşit hakların tanınması için bir mücadele verilmedi.

Mesela şehrimizdeki camilerin genelinde ya kadınlara hiç yer ayrılmamış ya da camilerde kadınlara ayrılan yerler çok yetersizdir.

Sadece Ramazan Aylarında, teravih namazlarında, Batman’da kadınlar için genelde üst kat veya bodrumlarda yer ayrıldığına şahit olduk bu güne kadar.

Kadınların ibadethanelerden eşit şartlarda istifade edebilmesinin önündeki en önemli sorunlardan biri de camilerde kadınlar için uygun abdesthane bulunmamasıdır.

Bazı camilerde güya kadınlara özel ibadethane için ayrılan üst katlar ise ısınma ve soğutma sistemleri yetersiz, ibadet yeri dar, çıkış merdivenleri ise yaşlı ve engellilerin erişimine uygun değil.

Camilerin fiziki şartlarıyla ilgili bu tür problemlerin yanında sosyal ortamdan kaynaklı sıkıntılar da mevcuttur. 

Kadınlar cami avlularında görününce her nedense erkekler tarafından bu durum tuhaflıkla karşılanıyor.

Erkeklerden oluşan cami cemaatleri, öyle bir bakışla bakıyor ki adeta “siz kadınların burada ne işi var?” derecesinedir.

Kadınlar bu yaklaşımdan dolayı kendilerini cemaatten dışlanmış olarak görüyor.

 

Bu tür yaklaşımlardan bir an önce vazgeçilmesi ve kadınların rahat bir şekilde camilerde namaz kılabilmesine engel olan fiziki kısıtlamaların biran önce ortadan kaldırılması gerekir.

Camilerde engelsiz olarak ibadet etmek, her Müslüman’ın hakkıdır.

Cami cemaatinin cinsiyetinin erkek veya kadın olmasının ise hiçbir önemi yoktur.

Kadın haklarını kendine dert edinmişler ve din alimleri, kadın ve erkek eşitliğini öncelikle camilerde sağlarlarsa, eminim ki kadın erkek eşitliği için büyük bir katkı sunmuş olacaklardır. 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?