Dün gazetemizin manşetindeki haber “Derede can pazarı” haberi yer alıyordu.
Habere göre Petrolkent Mahallesinde kontrolden çıkan araç, İluh Deresine yuvarlandı.
Kazada 15 işçi yaralandı.
Haber kısaca böyleydi.
Minibüsün yuvarlandığı dere İluh deresiydi.
Hani şu Batman’ı ikiye bölen, her seçimde siyasilerin vaatlerinin başında gelen dereye uçmuştu içinde yirmiye yakın kişinin bulunduğu kamyonet.
Kamyonetin içinde dereye düşen ve yararlanan 15 kişi, o pis sular içinde dakikalarca kurtarılmayı beklediler.
Keşke o dereye muhtemelen asgari ücretin altında bir ücretle çok zor koşullarda çalışan emekçilerin yerine bu güne kadar bu derenin ıslahını seçim malzemesi yapan bütün siyasiler düşseydi.
Evet, bugüne kadar 10’larca araç uçtu bu dereye...
Aşırı yağışlarda dere taştı onlarca kişi yaşamını yitirdi.
Şark çıbanı başta olmak üzere çeşitli hastalıklara neden oldu.
Mikrop saçtı.
Çevreyi kirletti.
Kötü bir görünümün oluşumuna neden oldu.
Derenin güney kısmının gelişimine engel oldu.
Lağım ve petrol tesislerinin de ki pis ve zehirli sular açıkta aktı.
Kentin üzerine pis kokular yaydı.
Yeni ne tür olumsuzluk arasanız bu derede mevcuttur.
Ancak buna rağmen hala bu kangrene dönüştürülen soruna bir çözüm bulunamadı.
Bu gidişle sorun çözülecek gibide görülmüyor.
Çünkü çözülse siyasiler için seçimlerde önemli bir malzeme de kalmayacak.
Yani seçimden seçime gündeme geliyor.
Sonrada sorun unutuluyor.
Önce halkı boş vaatlerle kandırın sonrada vaatleriniz tutmayın.
Bir kez daha tekrarlıyorum keşke bu güne kadar “İluh deresini ıslah edeceğim” deyip sözünü tutmayanlar o zavallı emekçiler yerine onlar dereye uçsaydılar.
Böylece belki her seçimde verdikleri vaatleri akıllarına gelirdi.
