KOBANİ’DEKİ ESİR KÜRTLER!

05-02-2017

Kürtlerin tarihleri boyunca yaşadıkları en büyük talihsizlik, İngilizlerle tanışmalarıdır!

Kürtler, İngilizlerle tanıştıktan sonra düşmanı hiç dışarıda aramamıştır.

Her zaman kendi soyundan, kendi dininden, kendi şehrinden olanlarla savaşmış, onları öldürmüş, onları talan etmiş, onları mağdur etmiştir!

Bu yapılanlar kime hizmet ediyor derseniz, malum derim ama ilanı da size bırakırım!

Lakin çok derinlere inip konuyu dağıtmak istemiyorum.

Geçen hafta gazeteye bir vatandaş geldi.

Çaresizliğini bizimle paylaştı.

Bir yakının çocuğu yaklaşık bir yıl önce bir şekilde dağa kaçıyor.

Aile, izini sürüp çocuğu Kobani’de buluyor. Çocuk geri dönmek istediğini ama bunun mümkün olmadığını söylüyor.

Baba, oradaki sorumlularla görüşüyor durumu.

Çocuğunun geri verilmesi için 10 bin dolar talep ediliyor.

Ailenin bu parayı verecek durumu yok. Kaçmayı deniyorlar, yanlarındaki çocuk yaşta 5 kişi ile beraber.

Bu kez sınırda ki YPG’liler tarafından fark edilip geri çevriliyorlar.

Bu tarz girişimlerin ağır şekilde cezalandırılacağını belirtiyorlar.

Baba çaresiz, evine dönüyor. Baba ile röportaj yapalım diyoruz, hayır diyor.

Çocuğuna zarar gelmesinden çekiniyor.

10 bin doları bulması imkânsız, bu parayı bulamasa da çocuğuna kavuşması…

***

Geçen hafta da haber sitelerine benzer bir haber düşmüştü.

Bir baba yine aynı durumdaki çocuğuna ulaşıp, gizlice 1000 dolar vermiş, çocukta bu parayı bir aracıya verip sınırdan geçebilmişti.

Bir tarafta çocuk yaşta esir alınmış Kürtler var!

Diğer tarafta yüreği yanan fakir Kürt aileler var!

Karşıda Kürtlerin hakkını savunduğunu iddia eden bir örgüt var!

İşin başında ve dümeninde ise İnsan hakları dersi veren Batılılar var!

Şimdi biz bunlara ne diyelim?

On sekizini doldurmayan çocukların eline niye silah veriyorsunuz mu diyelim?

Bunları ailelerinin rızası olmadan niye alıp götürüyorsunuz mu diyelim?

Bunların ailelerine dönme isteklerini, niye ölüm tehdidi ile bastırıyorsunuz mu diyelim?

Aileye dönüşün faturası niye 10 bin dolar mı diyelim?

Bilmiyoruz, bildiğimiz tek şey, bazı şeylerin yanlış gittiği.

Bu çocukların yeri, ailelerinin yanı ve bunun içinde aileden bir talepte bulunulmamalı!

İlgililer bu talepleri dikkate almalı ve en kısa sürede çözüme kavuşturmalıdır.

İsminin içinde barış, özgürlük, demokrasi, insan hakları ve Kürt geçen tüm organizasyonların harekete geçip, bu mağduriyetlerin giderilmesi için gerekeni yapması gerekmektedir.

Aksi halde bu vebali hepsi paylaşacaktır.

Dağa çıkmaya özgürlük diyenlerin, dönenlere hainlik demesi, toplumun vicdanında derin yaralar açmaktadır.

Hem onlar özgür olmak içinde hain olmak içinde çok küçükler!

Başta vicdan olmak üzere, insani değerlerin değer kaybetmediği bir toplum dileğiyle, sağlıklı ve mutlu kalın...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?