Batman Valiliği’ne bağlı SYDV (Sosyal Dayanışma Ve Yardımlaşma Vakfı), her sene olduğu gibi bu sene de kömür dağıtımını sürdürüyor.
Geçen seneye oranla bu sene kömür dağıtımında bir gecikme yaşandı.
Gecikmenin ana nedeni, ihaleyi alan yüklenici firmanın teknik şartnamede belirtilen kömürdeki düşük kükürt oranı ile ilgili yaşadığı sıkıntıdan kaynaklıydı.
Manisa’dan Batman’a trenle getirilen kömürler teslim alınmadan kükürt oranı ve diğer özelikleri incelenir, sözleşmede belirtilen özelikler ile arasında az da olsa bir farkın olduğu tespit edilir, mevzu Vali Hulusi Şahin’e bildirilir .
Yeni Valimiz, kömürün teslim alınmaması talimatını verir.
Yüklenici firma, kömürü kabul ettirmek için her yola başvurur ancak Vali Bey haksız bir kazanç elde edilmemesi ve Batman’ın havasının daha fazla kirlenmemesi için kömürleri iade ettirir.
Binlerce kömür, tekrar geri götürülüp yerine şartnamede belirtilen özeliklere harfi harfiyen uyan kaliteli kömürler getirilir.
Birkaç gündür şehrimizin varoşlarında hummalı bir şekilde kömür yardımı dağıtımı yapılmaktadır.
İhale ilanında yer alan dağıtım verileri rakamlarını göz önünde bulundurduğumuzda bu yıl 22 bin 666 aileye 750’şer kilo kömür yardımı yapılacak.
Bu da yaklaşık 17 bin ton kömüre tekabül etmektedir.
Kömürün nakliyesi ve dağıtımı ile birlikte toplam maliyetinin, neredeyse 4 Milyon TL’yi geçtiğini tahmin ediyorum.
Bu da her aileye dağıtılan kömürün maliyetinin 1.500 TL’yi geçtiği anlamına geliyor.
Dağıtımı yapılan kömürlerin de gerçek manda hak sahipleri tarafından değerlendirilmediğine inanıyorum şahsen.
SYDV’nin son derece iyi niyetle dağıttığı kömürlerin, bir süre sonra elden ele satıldığına şahit oluyoruz.
Geçmiş yıllarda seyyar satıcılar, köy ve kenar semtlerde sattıkları ürünleri, cüzi bir fiyatla kömürle takas ediyorlar.
Anlayacağınız bir nevi, bir istismar da söz konusu.
Yine ne kadar kükürt oranı düşük olursa olsun, ister istemez yakılmaya başlandığında şehrimizin hava kalitesini de olumsuz açıdan etkilemektedir.
Bir de kömürü tedarik eden firmaların tek başına sağladığı kazanç ve dağıtımda yaşanan aksaklık gibi olumsuzluklar göz önünde bulundurulduğunda bu yardımın, zaruri hale geldiği görülmektedir.
Yakacak yardımının, vatandaşın da devletin de yararına olabilmesi için bir formül bulunmalıdır.
Mesela aklıma ilk gelen, kömür yerine yardıma muhtaç ailelere yakacak bedeli adı altında doğalgaz ve elektrik faturalarının ödenmesi yöntemi düşünülebilinir.
Doğalgaz firması ile anlaşma yapılarak, bir takım sebeplerden dolayı hala doğalgaza geçemeyen konutlara indirim sağlanması ve SYDV’nin de maddi destek sunması, bir yöntem olabilir.
Elbette kömür yardımının dağıtıldığı tüm yerlerde doğalgaz olmayabilir, ancak kömür dağıtımı dışında başka bir yöntem mutlaka bulunmalıdır.
Çünkü her sene dağıtımı yapılan kömürlerle ilgili sorun ve sıkıntılar yaşanmaktadır.
Bu yıl da duyarlı yöneticiler sayesinde kömür ihalesini alan firmanın fırsatçılığı hemen fark edildi.
Fark edilmeseydi veya göz yumulsaydı, söz konusu firma, yoksullara ayrılan paradan haksız yere kazanç elde etmiş olacaktı.
İşte bütün bu sorun ve sıkıntılardan dolayı bence gelecek yılın kışından başlayarak kömür dağıtımına son verilmelidir.
Emin olun bu, hem devletin hem de vatandaşın yararına olacaktır.
