Tüm dünyada olduğu gibi şehrimizde de nereden ne zaman geleceği belirsiz olan corona virüsü yüzünden büyük bir tedirginlik yaşanıyor.
Teknolojinin bu denli gelişmediği dönemlerde dedikodunun mekânları sınırlı ve dardı.
Ama şimdi sosyal medya sayesinde alan olabildiğince geniş ve hatta sınırsız bir hal almış.
Batman ile ilgili bir dedikoduyu ABD’deki biri anında duyabiliyor, ABD’deki bir dedikodudan da Batman’dakiler anında haberdar oluyor.
Dedikodu ve kirli deformasyon zaman zaman toplumda boş yere gerilim ve strese neden oluyor.
Korona sürecinde de dedikodu almış başını gidiyor.
O kadar söylenti dolaşıyor ki insan neye inanıp inanmayacağına şaşırıyor.
Sosyal medya üzerinden paylaşılan doğru ve yanlış her gelişme, toplumu, dolayısı ile her kesimi bir şekilde etki altında bırakıyor.
Birileri, haberdar olmadıkları bir bölge veya kişi ile ilgili görüşlerini açıklarken çoğu kez sosyal medya üzerindeki yalan doğru bilgilerden beslenebiliyor.
Corona ile ilgili değerlendirmelerde yöntem pek değişmiyor.
Bu nedenle yaşadığımız zorlu süreçte şehrimiz ile ilgili bir değerlendirme yapılırken kimin değerlendirme yatığına bakmaksızın insan inanıp inanmayacağı arasında kararsız kalabiliyor.
Nitekim İstanbul Üniversitesinden Prof. Dr. Haluk Zülfikar’ın corona virüsü riski altındaki iller ile ilgili yaptığı değerlendirmede de böyle bir durum yaşadık.
Prof. Zülfikar’ın Batman’ın 20 riskli il arasında olduğuna dair açıklamasına bir çok kişi hem inanmadı hem de tepki gösterdi.
Çünkü bu tespitte bulunurken Batman’ın neden 20 riskli il arasında olduğuna dair hiçbir veri ve tespitte bulunmadı.
Her nekadar neye dayanarak bu tespiti yaptığı belirtmediyse de ben de Batman’ın corona virüsü açısından riskli şehirler arasında olduğuna inanıyorum.
Neden inandığıma gelince;
1- Batman her ne kadar şehir olarak büyük şehir değil ise de merkez nüfusu birçok büyükşehir statüsündeki şehirlerden daha fazla.
2- Ekonomik, sosyal ve kültürel yapısı.
3- Koruyucu sağlık altyapısı,
4- Mimarı yapı, çarpık kentleşme.
5- Yeşil alan oran azlığı
6- Şehrin altyapı sorunu ve besicilik.
7- Petrol şehri oluşumuz.
8- Şehrimizin çukur bir yerde olmasından yeteri kadar hava sirkülâsyonunun olmayışı.
9- Sağlıklı beslenmeye dikkat edilmemesi.
10- Kamuya ait sağlık kuruluşlarının tanı ve tedavi konusunda yeteri donanım ve fiziki yapıya sahip olmaması.
11- Batman’a ülke dışı ve şehir dışından geliş ve gidiş açısından insan trafiğinin yoğun olması.
12- Halkın “evde kal” uyarılarına yeteri kadar uymamaları.
13- Evlerde sosyal mesafeye yeteri kadar dikkat edilmemesi.
14- Hastalığın yeteri kadar ciddiye alınmaması
15- Hane nüfuslarının yoğunluğu ve bazı evlerde birden çok ailenin bir arada yaşaması.
İşte bütün bu nedenlerden dolayı corona virüsü riski altındaki şehirlerden birinin de Batman olduğuna inanıyorum.
Bundan dolayı herkes corona riskini ciddiye alması gerekir.
Çünkü sadece Batman’da değil, tüm dünyada gelinen aşamada her birey potansiyel hasta veya taşıyıcıdır.
Yapmamız gerekenler, çok zor durumda kalmadıkça evden çıkmamak, hijyen ve bağışıklığı güçlendiren beslenmeye dikkat etmektir.
Evet, bu büyük belayı ancak hepimiz, kendimizi ve sevdiklerimizi koruyarak, dayanışmamızı güçlendirerek yenebiliriz.
Gerçekten karşı karşıya olduğumuz tehlike ciddi ve büyük ve en önemlisi, şehrimiz de en çok risk altında olan illerden biri.
