NEDİR BU BATMANLININ ALTIN SEVDASI ?

10-02-2015

Batmanda ciddi bir araştırma yapılsa ve bu çerçevede "Batmanlılar en çok hangi yatırımı sever" sorusuna cevap aransa, sonuç ne olur biliyor musunuz?

Tabi ki çok kolay bir soru olduğu için eminim bilmişsinizdir; cevabınız da "Tabi ki altın" olmuştur.

Evet, 350 bin nüfuslu bir kentte, 350'ye yakın kuyumcu dükkanı var.

Arz ve talep misali, kuyumcu dükkânlarına her gün bir yenisi ekleniyor. İstanbul ve Ankara hariç, hiç bir kentte bu kadar çok kuyumcu yok.

Batman’da kuyumculuk o kadar çok yaygın ki; kuyumcu pasajı sayısı 10’u buluyor.

Genel anlamda altıncı esnafın işi, iyidir de: Her altıncıda ortalama 7 kilo altın varsa, bu da demektir ki sadece kuyumcularda 2.500 kilo altın var. Bir beş misli de kişilerin kasalarında varsa, buyurun size yaklaşık 15 bin kilo altın demek oluyor.

Bu da bilmem kaç trilyon lira demektir. Kuyumculardaki dövizin, gümüşün hesabı da ayrı tabi. Kuyumculardaki altınların büyük bölümü, müşterinin emanet altınlarıdır. Yani bir bakıma Batmanlı altın zenginidir. Aslında Batman’a haksızlık yapılmış. Altın borsası İstanbul’da değil, Batman’da olmalıydı.

İşsizliğin, yoksulluğun başkenti olarak bilinen Batman’da, işte böyle bir gerçeklik de var.

Yani anlayacağınız altını da, yoksulu da çoktur Batman’ın. Altın en çok kazandıran yatırım biçimi değil; ama en az riskli yatırım biçimi denilebilir.

Batmanlının yatırım noktasında, ya kafası çok çalışmıyor ya da cesareti yok. Çünkü bu parayla Batman’da, bin küçük ölçekli fabrika ve işletme kurulabilir. Ama ne yazık ki bunu düşünen yok.

Bırakın altını fabrikaya dönüştürmeyi; bu kadar altının işlem gördüğü Batman’da, hala küçük bir altın işleme dükkânı yok.

Batman piyasasına altınlar Gaziantep, Ankara ve Adana’dan geliyor.

3 kuyumcu bir araya gelse, kendi çaplarında bir altın işleme atölyesi kurabilir. Fakat ne yazık ki kimse, bunu akıl etmiyor.

Bırakın bir atölyeyi; ciddi manada altınları tamir edebilen bir tezgah bile kurulmamış.

Batman’da sanatkâr, yatırımcı yetiştirmiyor sadece; satan ve alan yetiştiriyor.

Üreten de yetiştirmiyor; daha çok tüketen, lüks arabalar ve konforlu evlerde yaşamayı tercih edenler yetiştiriyor.

Hal böyle olunca da; Batman işsizliği, yoksulluğu, geri kalmışlığı yenemiyor. Böylelikle gelir dağılımında bir uçurum oluşuyor.

Az bir kesim varlıklı ve zengin; büyük çoğunluk da yoksul ve yardıma muhtaç…

Batman’da yeşil kartlı oranı yüzde 52.66’dir. Dolayısıyla Batman genelinde, yeşil kartlı kişi sayısı 240 binin üzerindedir. Bu rakam insanı üzen, tedirgin eden ve düşündüren bir rakamdır.

Tabi ki bunun bir çok sebebi var; ama en büyük sebeplerden birisi de Batmanlının, kentini yatırım kenti yapma hayali ve azminden uzak durmasıdır.

Kürtçe’de bir söz var "Mirovê serê xwe, bi destê xwe ne xwurînê beredaye." (insan başını eli ile kaşımazsa, kaşıması geçmez)

Bu sözü iyi anlamak ve bu doğrultuda hareket etmedikçe, daha çok kuyumcu dükkânı açılacaktır.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?