Eğitimde başarının en büyük etkilerden biri, okul yönetimi ve öğretmenlerin tutumudur.
Yani eğitimde şayet şehir olarak 84 il arasından, sürekli dipteki iller arasında yer alıyorsak bir sebep de kuşkusuz ki okul yönetiminin yanlış tutumundan kaynaklanmaktadır.
Bana göre yanlış tutumlar arasındaki en önemli faktörlerden biri de şiddettir.
Benim öğrenci olduğum 80’li yıllarda ilkokuldan orta öğrenime kadar görmediğimiz şiddet türü kalmadı.
Akla hayale gelmeyecek şiddet metotları vardı o dönem.
Ders anlatımını sırf dayak yememek için dinliyor gibi yapıyorduk.
Sorulan sorulara “ya söylediklerimiz doğru değilse” diye korkudan cevap veremiyorduk.
Sabah 3–5 dakika bile geç kaldığımızda “dayak yeriz” diye sınıfa giremezdik.
O dönem disiplin adı altında okullarda adeta terör estiriliyordu.
Geçmişle kıyaslandığında okullarda şiddetin hem şekil hem de vaka bazında azaldığı inkâr edilemez bir gerçektir.
“Ancak okullarda hiçbir şekilde şiddet uygulanmıyor” diyecek şartlar ise oluşmuş değildir.
Şiddet denince sadece fiziki olarak uygulanan yöntemler değil elbette.
Şiddet, sözlü ve psikolojik de olabilir.
Ne yazık ki şiddetin bu türü eğitim kurumlarda öğrencilere karşı uygulanıyor.
En merkezi okullardan en kenar semte kadarki okullara kadar her yerden bu yönde ciddi manada şikâyetler geliyor.
Başarıyı disiplinli olmakla karıştıran ne yazık ki birçok eğitimci var.
Bu eğitimcilerin çoğu, 15 yıldan fazladır aynı okullarda görev yapıyor ve tek özelikleri de derebeyi mantığı ile okulda hâkimiyet kurmak.
Ne yazık ki birçoğunun başarı özelliği de budur.
Bağırıyorlar, çağırıyorlar, azalıyorlar ve hatta kimi zaman sinkaflı sözler kullanıyorlar.
Tabi dün de basına yansıdığı gibi zaman zaman fiziki şiddet de yaşanıyor okullarda.
Tabi istisnada olsa bazen öğrenci velileri ve öğrencilerin de öğretmenleri darp ettikleri oluyor.
Ama çoğunlukta şiddete maruz kalan taraf, öğrenci oluyor.
***
Dün de şehrimizde bir öğrenciye uygulanan şiddetle ilgili gazetelerde haberler yayımlandı.
Habere baktım öğrencinin şiddet gördüğüne dair birçok belge ve bulgu vardı.
Çekilen fotoğraflarında öğrencinin boğaz ve yüz kısmında kan ve kızarıklıklar vardı.
İddiaya göre bir öğretmen, öğrenciyi tuvalete kilitleyip darp etmiş.
Kafasını duvarlara vurmuş.
Kuyubaşı TOKİ Dumlupınar Ortaokulu’nda meydana gelen şiddet olayı ile ilgili Valilik de açıklama yaptı.
Valilikten yapılan açıklamada “Ulusal ve yerel medyada yer alan “Öğrenciye darp haberiyle ilgili olarak ilimiz merkezindeki TOKİ Dumlupınar Ortaokulu’nda 03.01.2017 tarihinde saat 12.30 sularında iki erkek öğrenci okul idaresine başvurarak, İngilizce Öğretmenleri tarafından erkekler tuvaletine götürülüp dövüldüklerini belirtmişlerdir. Öğrencilerden birinin vücudunda kızarıklık ve morarmayı tespit eden okul idaresi, öğrencilerin velilerini çağırarak ivedilikle sağlık kuruluşuna yönlendirmiş ve olayı tutanak altına almıştır. Valiliğimizce konuyla ilgili inceleme ve soruşturma başlatılmıştır” denildi.
Valilik açıklamasında da görüldüğü gibi konu ile ilgili yasal işlem yapıldığına göre demek ki şiddet haberi doğrudur.
Tabi her şiddet olayında olduğu gibi öğretmen de kendince haklı gerekçeler ve iddialar atacak ortaya.
Oysa gerekçe ne olursa olsun, öğretmenin, bir öğrenciyi darp etmesi doğru değildir.
Öğrenci anormal ve uygunsuz davranışlarda bulunursa rehberliğe bildirecek önce, bu çözüm olmadığı takdirde ise disiplin kuruluna sevk edecek.
Hiçbir gerekçe, öğrenciye ve yahut öğretmene şiddeti meşru kılamaz.
Kaldı ki şiddetle, baskıyla eğitimde başarı yakalanamaz.
Bunun için ne yapıp edip bir an önce şehrimizdeki okullarda şiddet sarmalından kurtulmamız gerekir.
