PETROLSPOR’UN REÇETESİ

29-11-2016

Peşinen söyleyeyim bu yazıyı Petrolspor’un son 3 yıldır hiçbir maçını izlememiş biri olarak yazıyorum.

Oysa 2012 yılına kadar Batman’da yapılan hiçbir profesyonel futbol maçını kaçırmamış biriyim.

Maçlara gitmememin nedeni kişisel olmadığı için biraz uzun bir mesele, asıl değinmek istediğim de maçlara neden gitmediğim değil tabi.  

Anacak şunu da belertmekte yarar var; maçlara gitmeyen biri olarak Petrolspor ile ilgili gelişmeleri takip eden, başarısına sevinen, başarısızlığına üzülen biriyim.

Çünkü ben Petrolspor’u salt 3. Lig’de mücadele eden bir futbol takımı olarak değerlendirmiyorum.

Batman’ın tek profesyonel futbol takımı olduğu için, kent açısından önemli bir misyonu üstelendiği için önemsiyor ve desteklenmesi gerektiğine inanıyorum.

Meseleye bu pencereden bakıldığında Petrolspor’un başarısı da başarısızlığı da Batman’a mal oluyor.

Hem sporun bütün dallarındaki gelişmişliği, bir kentin sosyal ve ekonomik gelişmişliğinin de ölçütüdür bir bakıma.

Petrolspor 2016–2017 futbol sezonuna da hala Süper Ligde değil,1. Lig ve 2. Lig’de değil 3. Lig’dedir.

Bu da şu anlama geliyor her ne kadar Batman 400 nüfuslu bir şehir ise de sosyo- ekonomik açıdan hala 3. Lig konumundadır.

Kısacası her şeyimizle 3. Lig konumundayız.

Hiçbir şeyde ortaklaşma ve dayanışmayı beceremiyoruz.

Kusura bakmayın ama sporda içinde bulunduğumuz durumu izah edecek başka bir benzetme bulamadım.

***

Petrolspor’daki başarı durumu ve istikrarsızlığa gelecek olursak;

Bunca harcama ve emeğe rağmen Petrolspor, istenen başarıyı yakalayamıyor.

Birinci neden bana göre takıma yeteri kadar maddi ve manevi destek sağlanmıyor.

TP’nin, kuruculuğunu yaptığı ve hala hukuki açıdan ilişkisi devam eden takıma daha çok destek vermesi gerekir.

Özelikle sanayiciler, işadamları, özel hastane ve alışveriş merkezi sahipleri, takıma maddi destek sunmalıdırlar.

Futbol takımına verilecek manevi destek de maddi destek kadar önemlidir tabi.

Batman Valisi Ahmet Deniz’in göreve başlaması ile geçen yıllara oranla her ne kadar Petrolspor’a destek artmışsa da hala yeteri desteğin verildiğine inanmıyorum.

Başarısızlığın diğer bir nedeni ise bana göre kötü yönetim ve yönetişimdir.

Petrolspor ortada kalacağı bir sırada takımın yönetimini devralan Aydın Gülmez, bu güne kadar hiçbir Batmanlının bir spor takımına veremeyeceği kadar büyük bir maddi ve manevi destek vermiştir.

Ama buna rağmen Petrolspor’da bir türlü istenen istikrar sağlanamıyor.

Çok inişli ve çıkışlı bir grafik çiziyor bu sene özelikle.

En son oynanan maçta kendi saha ve seyircisi önünde Kemerspor’a 2–1 mağlup oldu.

Bu maçı alsaydı ligin zirvesine çıkma noktasında büyük bir avantaj sağlayacaktı.

Tabi yenmek de var yenilmek de var.

Ancak istikrarsızlığın nedeni sadece futbolcuların performansı ile ilgili değildir.

Petrolspor, yönetim ve teknik açıdan bir türlü istediği niteliğe ve istikrara sahip olamıyor.

Bu yüzden de bir türlü başarılı olunmuyor.

Çok adamla başarı elde edilmez, tecrübe ve liyakatle, istikrarlı bir yükseliş mümkün olur.

Petrolspor’u başarıya götürecek formül bence üç kişilik bir organizasyondur.

Bir sportif direktör, bir mali sorumlu ve bir kulüp müdüründen oluşan yönetimle kulüp, rahatlıkla yönetilebilir.

Hadi diyelim olmadı;

Aydın Başkanın yoğunluğu göz önünde bulundurularak, ikinci başkan da olsun.

Böyle bir yapılanma şarttır Petrolspor’da.

Günümüzde şirketleşip tümü ile profesyonelleşen takımlar, daha başarılı oluyor.

Petrolspor da böyle bir sistemle yönetilmelidir.

Tabi üç-dört kişilik ekibin belirlenmesinde de “adamcılık ve duygusallık”tan uzak bir yaklaşımla hareket edilmelidir.

Bu, daha fazla gecikmeden hayata geçmelidir.

Bana göre Petrolspor’un tek kurtuluş reçetesi de budur.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?