Petrolspor çok zor bir süreçten geçiyor ve bu süreçte taraftar da üzerine düşen sorumluluğu iyi bilmesi gerekir.
Kesinlikle kişisel hesaplar peşinde koşmanın ve polemik yapmanın zamanı değildir.
Kim ki Petrolspor’a köstek olursa yanlış yapmış olur.
Geçmişte taraftarlarla yönetimler arasında ne yaşandıysa geçmişe bir sünger çekmek gerekir.
Gün, takımıza her koşulda ve her şartta destek olma günüdür.
“Taraftar takıma, takım taraftara sahip çıkar”
Takım ile taraftar arasında kural ve hukuk, her yerde böyle işler.
Futbol takımlarında yöneticilik yaptığımız yıllarda politikamız hep bu oldu.
O yıllardan sağlam temelde kurulan hukukumuz, taraftarla halen devam etmektedir.
Bizim gibi yöneticiler, başkanlar, teknik heyetler, masörler, sporcular, bir spor takımında gelip geçicidir ama taraftar her zaman kalıcıdır.
Bu yüzden bir takımın gerçek sahibi, bir nevi taraftardır.
Bu nedenle karşılıksız olarak takımlarını destekler ve sahiplenirler.
Petrolspor taraftarlarından da beklenen budur.
Futbol takımlarında yöneticilik yaparken taraftar ruhu ile davrandım.
Halen de Petrolspor’un iyi bir destekçisiyim.
Şehrimizde oynanan futbol müsabakalarında Petrolspor Taraftarı arasında yerimi alırım.
16 Mayıs Şehir Stadında maçlar oynanırken taraftar ve protokol tribünü yan yana olduğu için göz göze gelinebiliyordu bazen.
Ama yeni statta tribünler ayrıldığı için taraftar ve yöneticiler maçtan maça da birbirini göremiyor artık.
Biz taraftarların bulunduğu taraftar tribünü ile protokol tribünleri arasında sanki kilometrelerce mesafe varmış hissine kapılıyorum.
Taraftarlar, hapishanenin demir parmaklıklarını andıran demirler arkasına hapsedilmiş gibi.
Taraftar ve yönetim arasındaki bu mesafeyi ortadan kaldıracak bir çözüm bulmak gerekir.
Sadece Batman’daki maçlara değil, Petrolspor’un dışarıdaki maçlarına da taraftar destek veriyor.
Nitekim Ligin 20. haftasında oynanacak olan Altındağspor takımına karşı Petrolspor’u desteklemek için kendilerine tahsis edilen bir otobüsle onca yolu kat edip Ankara’ya kadar da gittiler.
Ligin 22. haftasında Soma’da oynan lig maçında İzmir Gurbetçi Petrolsporlular Taraftar Grubu Başkanı Veysi Saran’ın basına yansıyan bir sitemi oldu.
Her takım yöneticisi, taraftar gelsin diye çabalarken, mevcut Petrolspor Yönetiminin şayet Soma’da yaşananlar doğru ise işin taraftar boyutunu çok önemsemediği kanaati oluşuyor.
İddialar doğruysa Petrolspor Yönetimi, taraftara karşı yanlış bir politika izliyor.
Kar, yağmur, çamur demeden Petrolspor’u yalnız bırakmayanların emeği görünmüyor.
Petrolspor’un çok zor bir döneminde özveri ile devralındığını biliyoruz.
Küme düşme potasında olan Petrolspor’un her maçı, final değerinde.
Bu yüzden elimden geldiği kadar yazılarımda yönetimin moral ve motivasyonunu bozmamaya çalışıyorum.
Ancak Petrolspor’da başarı bekleniyorsa bu, taraftarsız mümkün değildir.
Petrolspor Yönetiminin özel bir çabası olmadan iç sahada oynanan Bayrampaşa maçına kar, kış, soğuk demeden akın eden binlerce taraftarın desteğinin nasıl başarı getirdiğini hep birlikte gördük.
Bir takım yönetiminin görevi, en az futbolcu kadar takım taraftarına da sahip çıkıp onu desteklemektir.
Zor günde ve iyi günde takımını gerek metropolde gerek Batman’da destekleyen taraftar ile doğru bir iletişim kurulması gerekir.
Taraftarların da bireysel çıkarlar ve yanlış hesaplar peşinde koşan art niyetli kişilere itibar etmemesi gerekir.
Ön koşulsuz ve şartsız, bu zor dönemde herkes gibi onların da takımı desteklemeleri gerekir.
Yönetimin ise mevcut taraftar politikasını biran önce gözden geçirmesi gerektiğini düşünüyorum.
