RAMAZANI TANIMAK!

03-07-2014

Mübarek dediğimiz Ramazan ayı, kimin için ne ifade ediyor?

Gerçek misyonunu kaçımız biliyor?

Bilenlerden kaçı bunu olması gerektiği gibi yaşıyor?

Aslında Ramazan bir yerde ömrümüzün zekatı, sadakası gibidir. 11 ay boyunca tepe tepe kullandığımız bedenimizin, birazda Allah için kullanılması, daha doğrusu dinlendirilmesidir. Zevk ve sefayla geçen 11 ayın finalinde uzuvların, 1 ay ibadetle meşgul edilmesidir. Dünyalık hırs ve ihtiraslarla kirlenip yıpranan duygularımızın, maneviyatla temizlenmesidir. Kin ve düşmanlıklarla kararan dünyamızın güzellik molasıdır…

Ramazan, günümüzdeki toplum için nedir? Oruç tutma ayı. O nedir, sabahtan akşama kadar aç kalma, ayın sonunda da fitre vermedir!!!

Kıvırmaya gerek yok, çoğu kişi için Ramazan sadece bunu ifade etmektedir. Buda Müslümanlığına toz kondurmayan kişilerin yaklaşımıdır. Oruç tutmayıp, Ramazan’ı görmek istemeyen zavallıları saymıyorum.

Halbuki aç kalmak, Ramazan ayının belki de en küçük ayrıntılarından biridir (En küçük ayrıntının üzerine kitaplar yazılır.). Bizde genelde ayrıntılara takılıp asıl mevzular unutulur.

Tüm uzuvlarımızın, duygularımızın, malımız ve mülkümüzün orucunu bilmeyiz çoğumuz. Açsak, akşama kadar yiyip içmiyorsak, tamamdır diyoruz.

Halbuki gözümüz, kulağımız, dilimiz, burnumuz, arzu ve isteklerimizin tümünün oruçlu olması gerekir. O zevklerden yararlanmayan insanların halini tefekkür etmek gerekir. Onların halini düşünüp, sıkıntılarını paylaşmak, imkan varsa yaralarına derman olmak gerekir.

Ama nerdeeee!

Biz sahurda tıkınıp yatıyoruz, öğlen kalkıp yine yatıyoruz, iftarda tıkınıp şişiyoruz! Üstüne sodayla, şerbetle, ilaçla kendimizi geyirtip, sonrada bir kısmımız camiye bir kısmımız kahvehanelere gidiyoruz.

Kahvahane kıraathane ve diğer oyun salonlarına gidenlere diyebilecek çok bir şey yok. Çoluk, çocuk, ibadet, bir tarafa, sahura kadar oyun, duman, abur cubur…

Camiye gidenlerse, bir kısmı en hızlı şekilde nasıl çıkabilirimin hesabını yapıyor. Bir kısmı namazı bırakıp, çocuklarla uğraşıyor.

Uğraşıyor derken, pozitif yönde değil. Onları camiden soğutmak için kovmak dahil bir çok fiil içerisine giriyor. Hatta bazı camilerde çocuklardan çok çocukları susturmaya çalışan sofilerin sesi duyuluyor. Bu hiçte estetik değil. İslami de değil!

Velhasıl ı kelam, Ramazan’ın “R” sindeyiz. “amazan” ı atmışız. O muhteşemliği bırakmışız. Kırıntılarıyla uğraşıyoruz. Allah bizi ıslah etsin. En azından dua edelim, kendimize, çocuklarımıza, toplumumuza…

Ramazanın hakkıyla eda edildiği bir toplum dileğiyle, sağlıklı ve mutlu kalın…  

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?