SAVAŞ ÇIĞIRTKANLIĞI YAPMAYIN!

17-10-2014

 “Dünyayı başlarına yıkarız" 

Son Kobani olayları üzerinde değerlendirme yapılırken söylendi bu sözler.

AK Parti içerisinde ağabey olarak sıfatlandırılan, yufka yürekli ve babacan olarak bilinen Başbakan yardımcısı Bülent Arınç’a ait bu sözler.

Bu sözlerin manası en etkili silahlarla devlete baş kaldıranı yok edip imha etmektir.

Bu sözler Sayın Arınç’ın inancı ve kişiliği göz önünde bulundurulduğunda, kendisine hiç yakıştırmadık.

Kamu mallarına ve yurttaşlara zarar verenlere gözdağı anlamında sarf edilen bu sözler, gerekçesi ne olursa olsun çok sert ve yakışıksız sözlerdir.

Yine bir süre önce İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın yine Kobani olayları ile ilgili şiddet mislisi ile karşılık bulur sözleri de düşündürücüdür.

Bu sözlerin taşraya yansıması daha sert ve daha acımasız oluyor.

40 canımız daha yitirdik bu anlamsız savaşta.

40 ocağa daha ateş düştü.

Devlet adabı ve adamlığına yakışan ortada bir suç varsa bunun hukuk devleti yöntemi ile çözmektir.

“Dünyayı başlarına yıkarız, şiddet mislisi ile karşılık bulur sözleri” çözüm sürecinin de ruhuna terstir.

Bu sözler barışa, demokrasiye de katkı sunmaz.

Çünkü söylenen sözler Türkiye’yi tehdit eden dış güçler için değil.

Bizzattı Türkiye Cumhuriyeti nüfusuna kayıtlı kişiler için söyleniyor.

Diğer bir tarafta barışın müzakere edildiği bir dönemde Kobani de yaşanan katliamlar gerekçe gösterilerek, KCK, HDP ve DBP içerisinde bazı yetkililerin halkı serhildan (ayaklanma) için sokaklara çağırmaları da barışa hizmet etmez.

Bu sözler ve çağrılar olsa, olsa ancak savaşa hizmet eder.

Bir daha bu topraklarda savaşın kızışması hiç kimsenin yararına olmayacaktır.

Bunu herkeste çok iyi biliyor.

Madem bu gerçek biliniyor o zaman geriye yapılacak tek bir şey kalıyor oda herkesin barışa hizmet edecek dili kullanmasıdır.

Şiddetin egemen olduğu, anti demokratik yöntemlere başvurulduğu ve silahların patladığı bir yerde barışmanın şansı azalır, hatta yok olur.

30 yıldır devam eden savaş sürecinde birçok kez barış için girişimler başlatıldı ancak hiçbir dönem şimdiki kadar barış için umutlanmamıştık.

Barış neredeyse bir adım ötede duruyor.

Bu fırsatı kaçırmamak gerekir.

Barışı mutlaka ve mutlaka bu topraklarda hakim kılmak gerekir.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?