Çağımızın en büyük vebalarından biri, uyuşturucu hastalığıdır.
Ben bu hastalığa “bulaşıcı” diyorum.
Çünkü çoğu kişi uyuşturucu belasına arkadaş ortamı veya da uyuşturucu tüccarlarının kurdukları tuzaklar sonucu bulaşıyor.
Yani birçok kişi, etkileşim ve birilerinin pazar oluşturma çabaları sonucu madde bağımlısı oluyor.
Dolayısı ile kişiden kişiye bağımlılık yaratan maddeler yayıldığı için hem “veba” hem de “bulaşıcı” demek doğru bir tanımlamadır kanımca.
Ben bu tanımı kendiliğimden geliştirdim ve bu kanaate vardım.
Bu bulaşıcı illet günden güne şehrimizde yayılmaktadır.
Devlet kurumları kendince bir takım tedbirler alıyor.
Emniyet Görevlileri, Halk Sağlığı, İl Sağlık Müdürlüğü ve Sosyal Politikalar Müdürlüğü, madde bağımlılığı ile ilgili mücadele ediyor.
Bir de şehrimizde birkaç sivil toplum örgütleri, kamu kurum ve kuruluşlardan oluşan Uyuşturucu İle Mücadele İl Kurulu 16. kezdir toplanıp sorunla mücadelenin yol ve yöntemlerini tartışıyor.
Ama ne yazık ki diğer bir yandan da uyuşturucu maddeleri bulaştıranlar da boş durmuyor.
Her gün yeni kurdukları tuzakla ağlarına yeni bir genç ve çocuğu düşürüyorlar.
Bu tuzaklar birer birer tespit edilip ortadan kaldırılmadan ne yapılırsa yapılsın uyuşturucu ile baş edilemez.
Bu nedenle Emniyet Güçlerine, Yargıya özelikle çok büyük iş ve sorumluluk düşüyor.
Tabi sadece devlet kurumlarına değil toplumun bütün dinamiklerine ve bireylerine iş ve sorumluluklar düşüyor.
Madde bağımlılarını bu beladan kurtarmak için kötülemek, ötekileştirmek ve dışlamak, çözüm değildir.
Aksine onu anlayabilmek, arkadaşlık etmek ve bu illetten kurtarmak için çabalamak gerekir.
Ben şahsen bu yaklaşımla hareket ediyorum.
Bu güne kadar onlarca madde bağımlısı kişi ile madde bağımlılığının zararları ve bu beladan kurtulmanın yol ve yöntemlerini konuştum.
Gerçekten de çok faydalı olduğunu gördüm.
Hatta tedaviye gerek duymadan tümü ile bu işi bırakanlar da oldu.
Hala madde bağımlısı olup görüştüğüm birkaç kişi var.
Onlarla da sürekli diyalog içerisindeyim.
Ancak madde bağımlısı olmalarının anlaşılması durumunda deşifre olma ve tedavi yöntemleri ile ilgili kaygı ve endişeleri var.
Bu endişelerini giderecek bir üslup ve yaklaşımla onları ikna etmek de çok kolay.
Ancak ne yazık ki madde bağımlılığın toplumumuzda yarattığı tahribat ve zararın ve bu sorunla mücadele etmede kendilerine düşen görevin farkında değiller.
Oysa her bireye bu mesele ile ilgili çok iş ve sorumluluk düşüyor.
Ne yapmaları ve madde bağımlılarına karşı nasıl davranmaları gerektiğini çok kolay bir şekilde öğrenebilirler.
ALO 191 Uyuşturucu İle Mücadele Danışma ve Destek Hattı ile iletişmişe geçtiklerinde uzamanlar çok iyi bilgiler veriyor.
Bir vaka ile ilgili aradığımda telefona bakan görevli gerçekten çok yardımcı oldu.
Hatta görüşme sonucunda “bundan sonra sizin ilgilendiğiniz vaka ile ilgili sizi arayabilir miyiz?” diye de sordu.
Yani işlerini çok ciddi yapan bir sistem kurulmuş.
Bu tür örneklerin artmasını diliyorum.
