YAŞANANLARA DAİR İKİ ÖNEMLİ TESPİT

18-03-2016

Çözüm sürecinin anlamsız ve basit gerekçelerle tıkanması üzerine yaşanan gerilimi fırsata dönüştürenler de var.

Uluslararası güçlerin yanı sıra Türkiye’de de bunu fırsat olarak gören ve bu işten siyasal ve ekonomik açıdan kazançlı çıkanlarda var.

Ne yazık ki bizler barışın bayramını hayal ederken, Savaş’tan nemalananlar bayram ediyor şimdi.

Yine, Tv Kanallarında yeni yeni güvenlik ve siyasi strateji uzmanları türemeye başladı.

Haber programlarında hemen hemen her gün yaşananlara dair yanlış, eksik tespitler içeren saçmalıkları izliyoruz .

 Bir de Türk ve Kürt devşirmelerin siyasi arenada değer bulduğu günlerden geçiyoruz.  

Bu tip kişiler söylem ve davranışları ile çözümsüzlüğü körüklüyor tabi.

Bu gerilimli, karmaşık ve zorlu süreçte mantıklı ve vicdanlı sözler söyleyen kurum ve aydınlar tek tük olsa da çok şükür hala varlar.

Yaşanan çatışmalara ilişkin yapılan iki önemli tespiti sizinle paylaşmak istiyoruz. 

İlk olarak Ülke TV’de Gazeteci Elif Çakır’ın sorularını yanıtlayan 23. Dönem AK Parti Batman Milletvekili Emin Ekmen Bölgede yürütülen operasyonlar nedeniyle halkın, PKK ve Devlete kırgın olduğu açıklamasını yaptı.

İkinci önemli tespit ise Mazlum-DER genel merkezinin Bölgede yaptığı incelemeler sonucunda yaptığı basın açıklamasıydı.

Mazlum-Der şehir merkezlerine taşınan çatışmaların ortaya çıkardığı trajedideki sorumluluklarını hatırlatarak bölge halkını her gün ölüm, yaralanma, iç göç gibi daha büyük mağduriyetlere maruz bırakan ve yaşam hakkı başta olmak üzere eğitim, sağlık, barınma, seyahat gibi temel hakları tamamen ihlal edecek sonuçlar doğuran tüm eylemleri durdurma çağrısında bulundu.  

 Mazlum-der Yönetimi açıklamasının sonunda da bir an önce müzakerelerin başlatılıp Çözüm sürecinin devam ettirilmesi uyarısında bulunuyor.

Gerçekten iki tespit’te çok yerinde tespitlerdir.

Adeta genel anlamda Halkın beklentileri ve bakışı ortaya konulmuş.

Halk şiddet yöntemi ile hiçbir çözümün sağlanamayacağını 30 yıllık çatışmalı dönemde de gördü.

Bu yüzden biran önce ortak akılla ve şiddetsiz yol ve yöntemlerle sorunun çözülmesini istiyor.

Sorun’un tam olarak kimin yanlışlarından ve samimiyetinden kaynaklandığını bilemiyoruz.

Ancak Sayın Ekmenin de söylediği gibi Halk her iki tarafa da kırgın ve kızgın.

Biri savaşı dayatabilir ama bu ötekisini yanlışa yanlışla cevap vermesini gerektirmez.

Türkiye’nin önemli İnsan hakları kurumlarından olan Mazlum-der’in tespitlerinde olduğu gibi Ne yazık ki bu şiddet sarmalı içerisinde Bölge halkına faturası çok ağır ve kabarık oluyor.

Bu çok açık bir şekilde his ediliyor ve görülüyor.

Tabi sadece bu kirli savaştan Bölge halkı zarar görmüyor bütün Türkiye zarar görüyor.

Hepimiz ekonomik, sosyal ve insanlığımızdan her gün bir şeyler kaybediyoruz.

Bu güzel bahar günlerine savaş değil barış yakışır.

Cennet ülkemiz Suriye’nin, Irak’ın konumuna düşmeden bu çatışmalı ortamı sonlandıracak bir çözüm yolunu hep beraber mutlaka bulmalıyız.

Çözüme yanaşmayan kısa vade de her ne kadar galip gelmiş görünse de uzun vadede tam tersi bir durum ortaya çıkıyor.

Bu yüzden Allah rızası için her kim ve ne amaçla bu işe sebep oluyorsa bu şiddet yol ve yöntemlerinden vazgeçin biran önce.

Bu Halka, Bu güzel ülkeye, her şeyden önce bu masum çocuklara yazık...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?