YAZI MI ÖNEMLİ , TİLKİ Mİ ?

16-04-2019

Başka önemli iş ve uğraşlarıma daha fazla zaman ayırmak için bu köşedeki yazılarıma10 Nisan’da son verme kararı almıştım.

Bu kararımı gazete yönetimine de dolaylı olarak söylemiştim.

Beni bu kararı almaya iten önemli sebeplerden biri doğrusunu söylemek gerekirse benim gibi bu işi yapanların emeğinin boşa kürek çekilmesi olarak görmemdir.

Yazı yazmaya ayırdığım enerji ve zamanımı, çok anlamlı bulduğum diğer uğraşlara ayırmamın daha doğru olacağını düşünüyordum.

Bu kararım, en çok da doğa, yabani hayat, zor durumda olan mülteciler ve yoksullar için fayda sağlayacaktı. 

Hazırlıklarını sürdürdüğüm ikinci kişisel fotoğraf sergim İlk Baharın Renkleri’ne daha fazla yoğunlaşacaktım.

Arada sırada hiç kimse ile paylaşmayacak kaçak yazılar yazıp biriktirecektim.

Etrafı dört duvarlı alan içinde yuvası kalan tilkiye, daha düzenli yiyecek ve su götürecektim.  

Yazı yazmayı bırakmak için bir sürü gerekçe oluşturmuştum kendi kendime.

Aldığım kararı ise sadece ve sadece yakın dost bildiğim 4 veya 5 kişi biliyordu.

10 Nisan’a bir ay kala da buradaki yazılarıma son vermek için gün saymaya başlamıştım.

30, 29, 28… diye geriden saymaya başlarken daha önce yazılarımı düzenli takip ettiğini bildiğim bilmediğim bir sürü okurdan çok olumlu tepkiler geldi o sırada.

Belki inanmazsınız yurt dışından bile bana yazılarımla ilgili mesaj atanlar oldu.

Tüm okurlarım, yazılarıma ilişkin takdirini, övgüsünü, teşekkürü sanki 2019 Mart’a saklamıştı.

Hele hele akşamüstü bir kahvehanede bulunduğum sırada hızlı adımlarla geldiğini gördüğüm ve nefes nefese kalan emekli öğretmenin, karşısında beni görürken “ben normalde her sabah kahvehaneye geldiğimde gazetedeki köşeni okurum. Sabah gelemediğim için sırf gazetedeki köşeni okumak için uğradım, iyi ki varsın ve yazıyorsun” demesi…

Yine bir kurumun basın işlerine bakan ve düşüncelerine değer verdiğim birinin beni arayıp “sizin yazılarınız sayesinde Batman’ın güncel meselelerinin tarafsız ve cesur bir şekilde değerlendirmesini her gün okuyoruz” demesi gibi onlarca olumlu tepkiler aldım.

İşte bütün bu geri dönüşler, kararımda geri adım atmama neden oldu.

Tabi karar öncesinde şunu sordum kendime;

Bundan sonra yapmayı düşündüğüm işlerden yazı mı yoksa tilki mi önemli?

Tilki derken sadece doğal yaşam alanı talan edildikten sonra bir de yuvasının bulunduğu alan dört duvarla çevirip, üstüne dikenli tellerle kapatılıp adeta hapsedilen tilkiye karşı görevi anlamayın sadece.

Doğal yaşam için zor durumdaki insanlar için yaptıklarımın hepsini tilkiye yardım kapsamında görüyorum.

Çok sıkı düşündüm ve şu sonuca vardım;

Gönüllü yaptığın işler arasında seçimin doğru olmadığını, ne yazı ne de tilki birbirinden daha değersiz olmamakla birlikte her biri kendi çapında değerli ve önemli vazifelerdir.

Ayrıca birine daha çok zaman ayırmak için diğerinden vazgeçmek gerekmediği kararına vardım.

Yani anlayacağınız şimdilik ne tilkiden ne de yazmaktan vazgeçmiyorum.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?