YENİ BİR SAYFA AÇILSIN

25-06-2018

Bir seçimi daha geride bıraktık.

Eminim ki bu baskın seçim, Cumhurbaşkanı ve Milletvekillerin bir arada seçildiğinden bir ilk olmasının yanında, seçim ittifakları, yaşanan olumsuzluklar ve sonuçları ile de yıllarca çok tartışılacak.

Çünkü fırsat eşitliği, medya ve görsel propaganda imkânların kullanılması açısından çok da adil bir seçim olduğu söylenemez.

Çünkü seçim sonuçlarını etkileyen en önemli faktör de bir siyasi partinin gücü ve imkânlarıdır.

Siyasi tercihlerde ideolojinin gittikçe değer kaybetmesi üzerine etkileme sanatı, daha çok değer kazanıyor.

Toplumu etkilemek için etkili yöntemler ve bunu sağlayacak güçlü ekiplere ihtiyaç vardır.

Bu imkânlara sahip olanlar bu seçimde en çok oy alanlar oldu.

İmkânı olmayanlar ise geçmiş seçimlerde olduğu gibi yine hedefledikleri başarıyı elde edemediler.

Vaatleri tıpa tıp birbirine benzeyen bütün siyasiler gelecek için adalet, iş, aş huzur ve özgürlük vaat ettiler.

Yıllardır aynı jargonu kullanıyorlar.

Söyledikleri de bir türlü gerçekleşmiyor.

Ama biz seçmenler de her seferinde bunu yutuyoruz.

Bu seçimde yine yuttuk.

Evet, bir türlü gerçekleşmeyen vaatleri yuta, yuta bir seçimi daha geride bırakmış olacağız. .

Biliyoruz bize vaat edilenlerin çeyreği bile gerçekleşmeyecek.

Yaşanan süreçte adeta buz pistinde ayakta durmaya çalışan ülkemizin artık bu kaygan zeminden kurtulması gerekir.

Emin adımlarla ilerleyeceği bir yola girmelidir artık.

Ben bu yazıyı yazarken henüz oy kullanma işlemi devam ediyordu.

Dolayısı ile sandıktan nasıl bir sonucun çıkacağını bilmeden bu yazıyı kaleme aldım.

Ama sonuç ne olursa olsun ve kim iktidara gelecekse gelsin artık ülkemizde önümüzdeki denem yeni bir sayfa açılmalardır.

Toplumsal barışı sağlayacak dil ve politikalar geliştirilmelidir.

Bağımsız yargı ve hukukun üstünlüğüne dayalı bir devlet anlayışı hakim kılınmalıdır.

İçte ve Dışta herkesle bir barış rüzgârı ettirilmelidir.

Ortadoğu’yu karıştırmaya devam eden emperyalist güçlerin Türkiye’yi de bu projenin bir parçası haline getirme oyununu bozmak gerekir.

Gittikçe artan hayat pahalılığının önüne geçip ekonomik istikrarı bir an önce sağlamak gerekir.

İnsan haklarına saygılı ve demokrasiye sahip çıkılmalıdır.

Fikri, etnisitesi, inancı ne olursa olsun İnsanları ötekileştirip dışlamalıdır.

Doğaya ve onu var eden canlılara sahip çıkılmalıdır.

Eminim böyle bir yaklaşımla ülke bütün sorunlar kendiliğinden çözülür ve bütün riskler ortadan kalkar.

Huzur ve barış için bir an önce bu sıraladığım konular hayata geçirilmelidir.

Kim iktidar olacaksa olsun siyasi kavgayı bırakmalıdır.

Bu yapılmadıkça kaygan buz zemininde ayakta kalabilme mücadelesi sona ermeyecektir.

Umarım önümüzdeki dönemde oylarımızla devletin başına gelenler bu kaygı ve önerilerimizi dikkate alır ve gerekli mesajı alırlar.

Sakın ha seçimi kazanan kim olursa olsun zafer sarhoşu olmasın.

Kazanan da kaybeden de halkın iradesine saygı gösterip mutlu bir gelecek için yeni bir sayfa açmalıdır.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?