YOLSUZLUĞA BULAŞMAYAN VAR MI?

23-10-2019

 Dünya genelinde bir türlü baş edilemeyen yolsuzluk, ciddi bir sorun olarak varlığını sürdürüyor.
Yolsuzluk denince genelde kamu kurumlarından direk veya dolaylı olarak rüşvet almak olarak anlaşılıyor.
Oysa kamu, STK, siyasi kimlik sahibi hiç fark etmez, görevinden aldığı güç ve yetkiyi özel çıkarları için kullanan her kişi, yolsuzluk yapmış sayılır.
Tabi yolsuzluk, sadece para almak veya vermekle sınırlı değildir.
Akraba, ahbap ve yandaşa para karşılığı yaptığı iş esnasında göz yummak,
İş, hizmet ve işçi alımlarında satın alma işine fesat karıştırmak,
Satın alınan malzeme kalitesi ve sayısından ödün vermek,
Haraç alınmasına, verilmesine göz yummak gibi yolsuzluk yöntemleri ile ilgili daha birçok örnek verebilmek mümkündür.
Tabi ticaret dışında haksız bir alışverişe aracılık yapmak da bir nevi yolsuzluk yapmaktır.
Meseleye böyle geniş bir çerçeveden bakacak olursak, aslında sadece şehrimizde değil, dünyada yolsuzluğa bulaşmamış çok az sayıda kişi varmış gibi görünüyor.
Bu perspektifle meseleye yaklaşırsak Batman’ın yolsuzluk karnesi, pek temiz görünmüyor doğrusu.
Her iş ve işlemde torpil ve adam kayırma, o kadar çok yaygın ki hemen hemen herkes bir şekilde yolsuzluğa bulaşmış durumda.
Neden bu kanıya vardığıma gelince;
Geçici bir iş ya da stajyerlik için bir kuruma yerleşmek için bile insanlar araya koymadık adam bırakmıyor.
Yolsuzluğu sadece para alan yapmıyor, işe hile karıştıran yani para ödeyen de yolsuzluk yapıyor.
Hem para veren hem alan, çıkar sağlayan ve yarar elde eden de yolsuzluk yapıyor.
O yüzden Batman’ın yolsuzluk karnesi çok temiz değil tespitinde bulunuyorum.
İnsanlar çıkar amaçlı bir şekilde yolsuzluğa bulaşıyorlar.
Kimisi boğaza kadar, kimisi de bir şekilde kirlenmiş yolsuzluk lekesi ile.
Tabi işin bu boyuta gelmesinde birçok etken söz konusudur.
Maddiyatın insan yaşamındaki önemi.
İnanç ve vicdan zayıflığı.
Basın ve STK’ların yeteri kadar denetçilik görevlerini yapmamaları.
İşlenen suçların cezasız kalması.
İhale ve satın alma yasasının sürekli değişikliğe uğraması.
Toplumsal yanlış algılar.
Aşırı derecede çıkarcılık, gibi daha birçok neden sayabiliriz.
Toplumun geneline yayılan bu virüs, toplumda güven ve adalet duygusunu da ciddi manada zedeliyor.
Bunun için acilen yolsuzlukla ciddi manada topyekûn mücadele etmek gerekir.
Özelikle kamu kurumlarında adam kayırma ve haksız kazanç sağlamak, acilen önlenmelidir.
Bunun için öncelikle liyakat sahibi insanları kilit noktalarda yetkili kılmak gerekir.
Rüşveti sadece haksız bir kazanç elde etmek olarak değil, günahların ve kötülüklerin en büyüğü olarak görmek gerekir.
Ancak bu anlayış hâkim olursa yolsuzluğun önüne geçilebilir.
Yolsuzluğa bulaşanların en büyük marifeti de suçlarına kılıf bulmaktır.
Oysa hırsızlığın nasıl haklı hiçbir gerekçesi yoksa, yolsuzluğun da asla olamaz olmamalıdır. 
Bu nedenle rüşvet alan da veren de, her türlü yolsuzluğa bulaşan ve bulaştıran da cezasız kalmamalıdır

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?