ZEHİRLİ GAZLAR SİZE AFİYET OLSUN

31-08-2016

Petrol Tesislerinden çevreye yayılan pis kokulu zehirli gazlar,

Anız yangınları ve sanayi kuruluşlarından, araç egzozlarından çıkan dumanlar,

Altyapı, inşat ve çukur yollardan çıkan dumanlardan dolayı Batman’ın hava kalitesi gittikçe bozuluyor.

Toz ve dumanlar birbirine karışınca çoğu zaman bu şehirde nefes bile almak neredeyse zorlaşıyor.

Son zamanlarda gittikçe etkisini artıran zehirli gazların kaynağının bulunup önlenmesine dönük ciddi manada bir tepki var.

Batmanın en etkin ve duyarlı sivil toplum örgütü olan Batman Çevre Gönüllüleri Derneği, zehirli gazlara dikkat çekmek ve bu sorunun çözümü için günlerdir mücadele veriyor.

Dernek yönetimi defalarca yazılı ve sözlü olarak kurum yetkililerine zehirli gazlar ile ilgili uyarılarda bulunmasına rağmen soruna herhangi bir çözüm bulunamamış bu güne kadar.

Çevre Derneği bunun üzerine geçen Cumartesi günü zehirli gazlardan, toz ve dumandan kaynaklı olarak sağlığımızı tehlikeye atan hava kirliliğine dikkat çekmek için TÜPRAŞ rafinerisi karşısındaki Salih Özdemir Parkında basın açıklaması yaptı.

Basın açıklamasını Salih Özdemir Parkında yapmaları birçok açıdan önemliydi.

Çünkü bu parkın yerinde İpragaz Tesisleri vardı.

Sürekli havaya zehirli gazlar yayan ve adeta patlamaya hazır saatli bir bomba gibi bir tehdit oluşturan İpragaz’ın kapatılması ve bu alanın parka dönüştürülmesinde Çevre Gönüllüleri Derneğinin öneri ve baskılarının payı vardı.

Tüm canlıların sağlığına ciddi manda etki etmekle birlikte özelikle kanser ve kalp hastalıklarına yol açan, hatta ölümlere bile neden olacak kadar tehlikeli olan zehirli gazlara karşı bir protesto ve basın açıklaması yapma kararını alan çevreciler, bir kez daha bu şehre karşı sorumluluk örneğini göstermişlerdi.

Zehirli gazlar noktasında aylardır herkesin tepki göstermesi üzerine dernek yönetimi, yetkililerin sorun karşısındaki sessiz duruşlarına karşı güçlü bir uyarıda bulunmak için muhtar derneklerini, bununla yetinmedi muhtarlarla bire bir görüşmüş, sivil toplum örgütlerine çağrıda bulunmuştu.

Çevreciler yine  “bu şehirde maskesiz dolaşılmaz” sloganı ile afiş ve pankartlar hazırlayıp kahvehanelere, işlek caddelere, kurumlara dağıttılar, sosyal medya aracılığı ile her kesime duyurdular.

Ayrıca basın yolu ile halkı protesto eylemine çağırdılar.

Sonrasında ne oldu biliyor musunuz?

Her çevre sorunu yaşandığında “çevreciler nerede” diye eleştirenler başta olmak üzere ne muhtarlar, ne sivil toplum temsilcileri ne de doğru dürüst basın mensupları katılım sağladı.

Her zaman olduğu gibi sadece bu kentin cefakâr ve fedakâr bir avuç duyarlı çevrecileri, zehirli gazları protesto etti.

Etkinliğe çevrecilerden başka birkaç vatandaş, Derneğin Gönüllü Av. Erkan Şenses, bir STK Üyesi, Kent Konseyi Genel Sekreteri Özgür Özbek ve Akyürek Mahalle Muhtarı Abdülnur Oğuzhan katıldı.

Hemen hemen her fırsatta  “ boğuluyoruz, zehirleniyoruz” diye feryat figan edenlerden ise kimse yoktu ortalıkta. 

Ancak her şeye rağmen benim de aralarında olduğum çevreciler, kararlı ve inançlı bir şekilde güçlü bir sesle şehirlerine ve doğalarına bir kez daha sahip çıktı.

Protesto ve basın açıklaması etkinliğinde Çevre Derneği yönetimi kararlı bir şekilde kamuoyuna şu mesajı verdi;

“Kentimizin hava kalitesini olumsuz etkileyen, bizi zehirleyen ve sağlığımızı bozan etkenlerin ortadan kaldırılmaması halinde bundan böyle daha fazla ses getirecek protestolar gerçekleştireceğiz.

Oluşan kirliliği görmezden gelip kabulleneceğimizi düşünenler varsa onlara şu hatırlatmada bulunmak istiyoruz;

Biz Batman Çevre Gönüllüleri Derneği olarak 15 yıldır kesintisiz olarak her türlü kirillilikle mücadele edip, temiz bir çevre ve halk sağlığının korunması için ne gerekirse yaptık. Bundan sonra da şehrimizi kirleten kim olursa olsun bizi karşısında bulacaktır”

Çevrecilerin iyi niyetli yaklaşımı, samimiyeti ve özverisi takdir edicidir.

Ancak başta halk olmak üzere, STK’ların, siyasi partilerin, meslek odalarının toplumsal meselelere yaklaşımında bir terslik var.

Batman’ın böylesi hayati mesele karşısında sessiz kalmak, Çevre Derneğinin öncülüğünü yaptığı protesto etkinliğine karşı duyarsız davranmak “zehirli gazları doya doya içinize çekebilirsiniz, size afiyet olsun” anlamına gelmektedir.

Allah’tan bir avuç Çevre Gönüllüsü “zehirli gazlar afiyet olsun” demiyor ve bu anlayışı reddediyor.

Yoksa hepimiz zehirlensek, hastalansak da kimsenin umurunda olmayacak.

Sonuç olarak “Çevreciler de olmasa, kim bilir bu kent ne halde olurdu?

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?