İnsanlık sana uzak Kavatlar aşka tuzak İsyan et ey yüreğim Godot'u mu Covit'i mi Bekleyeceğiz yarınlar için Sen bana uzak Sensizlik bana tuzak Bugünler yetmez yarınları da yeryüzü yetmez gökyüzünü de istiyoruz.... Dünya hem durmadan dönüyordu hem de durmadan değişiyordu bir pervane misali; hatta fırıldak misali.Hiçbir şey artık eskisi gibi olmayacak diye yazıyordu haber bültenleri aralıksız nefes almadan.. Yeni normallere yeni norm'lar diyordu hep bir ağızdan 35 derce doğu meridyeni ve 45 derece batı boylamı yönündeki korolar...Her şey değişiyordu. Değişmeyen tek şey değişim kalıyordu. Ama insan değişmiyordu ve aslında fırıldak olan insandı, corona değil. Bir çocuk meydanda bağırıyor. Yazıyorrrr, yazoyoooor Selanik'te Atatürk'ün evine Yunanlılar tarafından bomba atıldı. Mozaik çatladı. Ellerinde kazma, balta ve sopalarla sokaklara dökülen binlerce kişi kendisinin gayrimüslim olduğunun farkında bile olmadan gayrimüslimlere ait ev, kilise, sinagog ve iş yerlerini yakıp yıktı.Papaz Odonsa doğruluk diyordu, odunluk değil. 1955 ile 2020 arasında bir oyun oynuyorum adına gel-git denilen Kalmak mı gitmek mi Henüz bilinmeyen Ve hiçbir zaman bilinmeyecek olan. Yıl 1955.... Amerika da bir zenci kadın bir beyaz adama yer vermedi diye tutuklanıyor, İstanbul 6 eylül gayri müslümlere saldırılar devam ediyor tarihe ve insanlığa utanç mührünü basıyor Dabbetülarz (27 Mayıslara/darbelere basket üçlüğü zannedilen üçlü idamlara, kardeş katline ve insan katline zemin hazırlanıyor), Fas'ta 1500 kişi deprem felaketinde ölüyor, Afrika'da çocuklar açlıktan ve susuzluktan ölmeye devam ediyor, Bir kapitalist daha çok para nasıl kazanırım diye yine Ortadoğu'da yeni virüsler yayıyor Meksika'da Hidalgo kasırgası'nda 200 kişi ölüyor Panama başkanı öldürüyor, Vietnem savaşı başladı tarihe bir başka utancın mührü vuruluyor, Zonguldak Ereğli'de grizu patlaması 52 işçi öldü 19 yaralı; yeni Somalara zemin hazırlanıyor, Rus casuslar ivan ve nikola idam ediliyor...Öte taraftan Türk bayrağını yırrmaktan sanık 4 ABD'li beraat ediyor. Sonra Adnan Mendereslerle devam edip Denizlere kadar devam eden bir gelenek oluşturuluyor, Fenerbahçe ve Galatasaray maçında taraftarlar birbirine girdi bir kişi öldürülüyor, Akis dergisi yazı işleri müdür 6 ay hapse mahkum ediliyor söz varsa susturula başa varsa kestirile provaları yapılıyor ABD havayolu şirketi Colorado yakınlarında infilak ediyor 44 kişi ölüyor,Trump doğdu şakası bir şarkının kollarında ırkçılığa bestelenirken, Arjantin cumhurbaşkanı Juan peron darbeyle devriliyor ;masa başlarında içkiler ardı ardına devrilirken 1954 seçimlerinden sonra DP'den ayrılan bazı milletvekilleri yeni parti kurdu. Partilerarası ticari transferler devam ediyor, Doğa Kan kusuyor insanlık kendine gelsin diye bitmek bilmeyen elektrik faturalarının sonuncusu: Lanet başladı, BALAT/Sokia depremi...
Hayat normale dönüyor ama asıl normale dönmesi gereken insan.artık biliyoruz. Akarsular da akıyor, denizler de büyüyor her şey de kirleniyor hâlâ. Tarihler değişiyor; ama insan hep aynı yerde. Diğer bir yandansa o güzel insanlar bir araya geliyor ve insanlık adına güzellikler devam ediyor. Muammer Karaca ilk tiyatrosunu kuruyor, Samuel Beckett Londra'da Godot'u beklerken oyunun ilk gösterimini yapıyor. Türkiye'de anneler günü kutlanıyor 1995'te ;biz sene 2020 hala Godot'u beklemeye devam ederken,Godot yerine bize Covit/ kavat 19 uğruyor pişmiş kelle misali..Her şeye rağmen biz umutluyuz, umut etmeye devam ediyoruz mücadelemizle.Çünkü hem biz aşkın da ve Prometheus'un da çocuklarıyız. Çünkü bize dövene dilsiz, sövene dilsiz olmayı da isyan etmeyi de severiz. Çünkü biz bilimden de doğadan da vazgeçmeyiz, ilahi adaleti de biliriz. Hem her kışın sonu bahardır ve insanlık da uyanmaya başlıyor. Çünkü biz sadece bugünü değil yarını da ve sadece yeryüzünü de değil gökyüzünü de istiyoruz.. Bugünü de yarınları da ve yeryüzünü de gökyüzünü de aşkın yüzü yapıncaya dek bitmedi sürüyor bu kavga ve sürecek bu kavga...