24 Haziran Seçimlerine sayılı günler kaldı.
İki seçimin, yani hem Cumhurbaşkanı hem de Milletvekilliği Seçiminin aynı anda yapılmasına rağmen geçmiş seçimlere oranla Batman’da ortada bir heyecan ve büyük bir telaş yok.
Sonucu belli bir maç gibi sandıktan çıkan sonuç tahmin edildiğinden midir nedir bilinmez, ancak büyük bir sessizlik söz konusu.
İnşallah bu sessizlik, hepimiz ve ülkemiz için hayırlı sonuçlara vesile olur.
Seçimdeki sessizlik, ister istemez sokaklar ve seçim lokallerindeki hareketliliği de etkiliyor.
Batman’da seçimlerin favorisi olarak görülen HDP ve Ak Parti’de lokallerinde de eski dönemlerdeki heyecan ve hareketlilik yok.
Tabi bunun birçok nedeni var;
Bunun, sadece adaylarla ilgisi yok.
Elbette sadece bir nedene bağlamak doğru değildir.
Birincisi ve en önemlisi Olağanüstü Hal Koşullarında seçimin yapılıyor olması da elbette seçim havasına olumsuz açıdan etki ediyor.
Seçim heyecanın olmamasının en büyük nedeni, ebette ki vatandaşın siyasete olan inancı ve yaklaşımıdır.
Diğer bir önemli neden de siyasilerin verdiği vaatleri yerine getirtmemsidir.
En önemli neden de son 3 yılda 4. kez seçimlerin yapılıyor olmasıdır.
7 Haziran, 1 Kasım 2015 Genel Seçimleri ve 16 Nisan 2017 referandum seçimlerinden sonra 24 Haziran 2018 seçimlerinin arka arkaya yapılmasının da elbette etkisi vardır.
Seçmen de haklı olarak ikide bir sandık başına gitmekten yoruldu.
Seçmenin yorulduğu, en çok da kendini hala aşiret reisi olarak gören seçim fırsatçılarının, her seçimde siyasi partilere yaptıkları katılımları, bu seçimde yapmamalarından da belli oluyor.
Oysa aşiret şov yapanlar, hayatta bu tür fırsatları kaçırmazlar.
Her seçimde kimini rica, kimini de şantaj ve hile ile 100–150 kişiyi peşlerine takarak gövde gösterisi yapıp “partilere falanca aşiret katıldı” şovunu gerçekleştiriyorlar.
İlginçtir şu ana kadar Batman sokakları, sözde aşiret şovlarına sahne olmadı.
Öyle ki geçmişte seçimlerde bir aşiretin üç hatta dört ayrı partiye katıldığı da oluyordu.
Aslında bu durum, onları yeteri kadar itibarsızlaştırmıştı ancak yine de uslanmadan fırsatçılar, aşiret kozunu ellerinden bırakmıyordular.
Galiba bu numara artık tutmuyor da biraz.
Seçmen zaten inanmıyordu.
Siyasiler de sözde aşiret liderlerine inanmamaya başlamış olacak ki bu tür organizasyonlar gerçekleşmiyor artık.
Böylece seçim fırsatçılarının bir oyunu daha bozulmuş oldu.
Haa.. Elbette bu şu anlama gelmiyor;
Aşiretler tümü ile bağımsız hareket ediyorlar!
Çünkü aşiretlerin siyasi birlikteliği henüz tam olarak bitmiş değil.
Mesela Faris Özdemir’in Saadet Partisinden aday olması ile birlikte düne kadar Ak Parti ve HDP’de olan birçok Raman Aşireti mensubu, Saadet Partisi lokaline gitmeye başladı.
Elbette bu tür örnekler gelecekte de yaşanabilir.
Ancak her şeye rağmen tüm siyasi partiler, aşiretlerin hiç gündeminde, ön planda olmadığı bir seçim yaşanıyor.
