BAKAN SEVGİLİ Mİ, SEVGİLİ BAKAN MI?

04-10-2015

Malumunuz ulusal medyaya da yansıdı İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Çelik görevden alındı.

Çelik’in kaç yıldır oturduğu o makamda, yürüttüğü görevinde başarılı olup olmadığı tartışılır ama bu şekilde görevden alınmayı da hak etmiyordu diye düşünüyorum.

Göreve geldiği güden beri, Memur-sen, Eğitim Birsen, İlim Yayma Cemiyeti üzerinden kurumda neredeyse bütün idarecileri yöneticileri değiştirdiğini kimse inkar etmez sanırım. Sözde 3 Milli Eğitim Müdür Yardımcısı, 10 Şube Müdürünün hepsinin sözde yardımcı özde müdür olduğunu söylemek de yanlış olmaz.

Her biri farklı referanslarla, kimi milletvekilinin, kimi bakanın, kimi Ak Parti İl Başkanlığının, kimi Memur-sen Genel Merkezinin, kimi de İlim Yayma Cemiyetinin torpiliyle oturdukları makamlarında 13 müdürün tek yardımcısıydı Mehmet Çelik.

Maksadım Çelik’i aklamak değil elbette aklanabileceğini de düşünmüyorum çünkü tüm bu olanlara yani o zevatın sözde altına özde üstüne atanmasına bırakın itiraz etmeyi aksine destek verdiğini ve bu tavrın onu koltuğunda daha uzun süreli tutacağını sanıyordu.

Fakat bir şeyi hesaplayamamıştı. Referans ve torpillerle gelenlerin sırtlarını dayadıklarından aldıkları güçle hiçbir iş yapmayacağını ve bütün işin ona kalacağını düşünemedi. Bunu düşünebilse belki enerjisini de hesaplayabilir ve tüm bu yükün üstesinden gelemeyeceğini bilirdi.

Bilemedi ve gitti…

Gitmeyi hak etmedi mi kesinlikle hak etti.

Hiçbir Müdür Yardımcısının ve de Şube Müdürünün tek bir işle ilgilenmediği yerde bütün iş ona kalacak ve telefonlarına cevap vermekten yorulup bıkınca, bir gün Milli Eğitim Bakanı arayınca numarayı tanımayacak ve ona da cevap vermeyecekti.

Haşmetmeap Bakan telefonuna cevap vermeyen Çelik’in tez elden kellesinin vurulmasını değil de görevden alınmasını emredecekti.

Şimdi duyduğuma göre gerek Memur-Sen gerekse de İlim Yayma Cemiyeti Mehmet Çelik’i görevine tekrar geri getirmeye çalışıyormuş.

Yok, öyle vefayla ilgili değil bu, memleketin hayrı için de olduğunu sanmıyorum. Olsa olsa korkularındandır. Yerine atanan Müdür maazallah biraz dişli çıkarda neme lazım Müdürlük eder onlara. Öyle yan gelip yatmalarına izin vermez, diledikleri gibi at koşturmalarına izin vermez. 

Geri getirebilirler mi?

Sanmam.

Olay ulusal basına malum şekilde yansımasaydı belki, görevden alındıktan sonra Bakanı İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde protesto etmeselerdi ihtimal vardı. Ama bunca artistik hadisenin ardından kim geri adım atar ki?

Ama işin komik tarafı Bakanın müdürü bu şekilde görevden alması telefonuna cevap vermeyen sevgili tribine benziyor.

Sevgili Bakan çok alınmış. Sen misin telefonunu açmayan. Ya da Bakan Sevgili mi, Sevgili mi Bakan? Gerçekten böyle mi yürüyor işler.

Öyleyse yanmışız sevgiliden beter kaprisleriyle idarecilerle hayat çekilmez arkadaş…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?