Gün geçmiyor ki bir arkadaşım doğrudan ya da dolaylı banka mağduru olmasın.
Gün geçmiyor ki bir banka hikâyesi duymayayım.
Ondan ötürüdür ki yazdığımı çalakalem milletin derdine tercüman olmaya çalıştığımı bilen eş dost şu son zamanlarda aynı şeyi tekrarlayıp duruyor “Bankaları yaz bankaları”
O değil de bilmeyen bankalara borç taktığımı sanacak, paçayı kaptırdığımı düşünecek. Ama yok değil çok şükür bankalardan alacaklı olmadıysam da borçlu olmadım hiç.
Son duyduğum mevzua gelince adam yüksek meblağlı kredi kartının limitini artırmak için bankaya başvurmuş. Haliyle banka hesap hareketlerini baz alarak limiti artırmaya dönük adamdan 2 ay boyunca yüze yakın evrak istemiş. Adam iki ay boyunca evrak taşıyıp durmuş bankaya. Bununla da yetinmemiş, iş ve şahsi hesaplarının hepsini söz konusu bankaya taşımış. En nihayetinde adamın elinde taşıyacak başka bir hesap kalmayınca banka bu sefer teminat istemiş adamdan. Adam teminat göstermeyince, banka limit arttırma talebine red cevabı vermiş.
Bu hinlik değil de nedir.
Milletin mağduriyetinden beslenen bir hinlik.
Milletin çaresizliğinden beslenen küstah bir yaklaşım.
Madem teminata bağlıyorsun limit artırımını neden bütün hesapları diğer bankalardan çekip üstüne alma hinliğine düşüyorsun.
Arkadaşım güzel bir şey söyledi, eskiden dedi insanlara Allah hastaneye düşürmesin derdik şimdilerde ise Allah kimseyi bankalara düşürmesin diyoruz.
Siz siz olun özellikle banka reklâmlarındaki yalanlara aldanmayın.
***
HİÇBİR ŞEY YAPMA BASIN AÇIKLAMASI YAP
3 Aralık Dünya Engelliler günüyle ilgili gırla basın açıklaması yapıldı.
Basın açıklamalarının nasıl bir tılsımı varsa artık. Basın açıklaması kurumlar ve yetkilileri için hiçbir şey yapmadıkları ya da yapamadıkları konuların makyajı gibidir.
Bir basın çalışanı olarak şu tavsiyede bulunabilir ve şu sloganı önerebilirim “Hiçbir şey yapma basın açıklaması yap” Hem bize de kolay işçilik haber kovalamaktansa masa başında iki takla attır açıklamayı habere çevir bitti. Sen sağ ben selamet.
Keşke engelliler günüyle ilgili basın açıklaması yapan her bir kuruma sorsak. Engelliler ile ilgili basın açıklamasından başka ne yaptınız diye. Afallayıp kalır hepsi. En fazla engellilerle yemekte buluştuk diyecek. Ya da eğlence tertip ettik diyecekler. Mevzuu bu mu? Bütün dertleri bir yemek yiyip 2 saat eğlenmek mi?
Onların derdi onlara acımanız ve yılda bir bakın biz sizi seviyoruz hadi eğlenelim deyip onları toplamanız değil. Onların derdi onlara acımadan aşağılamadan gurularını kırmadan kendinize layık gördüğünüz yaşam kalitesini onlardan esirgememeniz. Ve bunun için evlerinizi, iş yerlerinizi, yollarınızı, binalarınızı, mahallelerinizi, toplu taşıma araçlarınızı ve dikkatinizi onların yaşamını kolaylaştırmak ve zenginleştirmek çabasıyla revize etmeniz.
Öyle hepimiz engelli adayıyız gibi klişe bencilliklerle ahkam kesmeniz ve gösterişlerde bulunmanızı kimse istemiyor. Engelli adayı olmasanız bişey yapmayacak mısınız? Bilinç altınızda ki körlüklerden ve çirkinliklerden arının artık.
Basın açıklamasından başka bir şey yapın basın açıklamasından fazla çok şey yapın..
