Şu vekil (Belediye Başkanları ve Milletvekilleri ile) ve müvekkilleri (sivil toplum örgütleri temsilcileri) bir araya getirerek sorunların tartıştığı platform olan Küçük Millet Meclisinde geçen toplantısında bir STK Başkanı, tüm katılımcıları hayrete düşüren bir çıkış yaptı.
Yine vekillerin her zamanki gibi davete icabet etmedikleri KMM’nin Ocak ayı toplantısında 4 saat boyunca genel konu olarak “Devlet-Paralel Yapılar, Güvenlik ve Yargının Saygınlığı” yerel konu olarak da “Okulların ve Okul Kantinlerinin Temizlik Ve Gıda Kalitesi Sorunu” tartışıldı.
Tabi yerel konu temizlik ve sağlık sorunu olunca laf lafı açtı ve temizlik ile diğer kentsel sorunlar da konuşuldu.
Bu arada toplantıdaki oturuşundan bile dertli olduğu görülen Özgür Eğitim Sen Batman Şube Başkanı Mustafa Sevinçer, kentin bozuk yollarından, toplanmayan çöplerden, halkın ve basının duyarsızlığından yakınarak “bu kentten kaçıp gidesim geliyor” diyerek herkesi şaşırtan bir çıkış yaptı.
Kısacası terki diyarı düşünecek kadar dertliydi Eğitimci Başkan.
Eminim ki onun gibi düşünen daha nice kişi var.
Batman’da yaşayıp da duyarlılık sahibi olmak gerçekten zordur.
Çünkü kentsel her türlü sorun mevcuttur Batman’da.
350 bin nüfuslu Batman adeta köy kent görünümündedir.
Çılgınca tüketimin yapıldığına, modern binaların harbe yükseldiğine, lüks otomobillere bakmayın siz.
Bu Batman’ın modern bir kent olduğu anlamına gelmez.
Kentin altyapı ve üstyapısına, ekonomik ve sosyal göstergeleri göz önünde bulundurulduğunda gerçekten de üzücü bir tablo ile karşılaşıyor insan.
Sorunlar da genelde vatandaşlığın duyarsızlığı ve kurumların yetmezlik ve ihmallerinden kaynaklanıyor.
Sorunları kendine dert edinen ve çözümü için mücadele edenler, gidişatın değişmediğini görünce daha çok umutsuzluğa kapılıyorlar.
Mustafa Başkan’ın yaşadığı, geleceğe ilişkin umutsuzluktur.
Onu anlamıyor değiliz, ancak sorumsuzlardan ve sorunlardan dolayı kaçış hiçbir zaman duyarlı insanlar için bir çözüm yolu değildir.
İnsanda toplumsal duyarlılık olduktan sonra nereye giderse gitsin, benzer sorunlarla karşılaşacak ve orada da mutsuz olacaktır.
O yüzden de sorunlar karşısında umutsuzluğa düşmekten ziyade, sorunlara ve sorumsuzlara karşı verilen mücadele ve bedelden ötürü insanın kendisini vicdanen huzurlu ve mutlu hissetmesi gerekir.
Bu kenti yönetenler, sorunlar yüzünden bu kentten kaçmayı kafasına koyanlar hakkında ne düşünüyorlar merak ediyoruz doğrusu.
